Boduroğlu'nun hasta yatağından aktardıkları okuyucuların adeta kanını dondurdu. Yangın esnasında evlatlarını korumak için her şeyi yaptığını belirten Boduroğlu, yaşadıklarını A Haber'e aktardı.
Odaları kıra kıra gidiyorduk, başka insanlarda vardı. Camlar kırılmadı zaten camı kırmak doğru değildi daha çabuk alevler dışarı gidiyor. Camı kırılmamış bir oda buldum ve Alican'ı cama çıkardım trabzana tutunuyordu yandan.
Elif ile Ebru da aynı durumdaydı. Elif dayanamadı bu sefer Ebru'yu çıkardım o da gitti. Balkondan sarkıyorlar dayanamıyorlar tabi. Rüzgar nereden eserse duman oraya gidiyordu. Oğlum Alican'a dedim hadi gel yana geçelim dedim ama bana çok kötü olduğunu söyledi. Bana sarılmasını söyledim.
Ben kendimi tamamen suya sokmuştum. O bana sarıldı, bu sefer yan odaya gittik orada bir çocuk ağlıyordu, bebekti. Onu aldım ve cama çıktık. Sağ tarafta ben vardım sol tarafta kızım vardı. Solumda da Alican vardı. Artık kollarının ağrıdığını ve dayanamadığını söyledi.
Ona dayan bekle dedim, kız ölünce Alican'ı aldım ve alt kata atladım. O sırada Alican üstümdeydi ve kemiklerim orada kırıldı. Alican kaydı gitti ellerimden sonra atladım. 6 kat aşağı çakıldım.
Kaynak: A Haber