Yaptığı şeyle tek başına çölleşmenin önüne geçti!

Yacouba Sawadogo, bilim insanlarının, hatta kalkınma örgütlerinin bile çözemediği bir krizi tek başına çözmeyi başaran sıra dışı biri.

Aşırı tarım, aşırı hayvan otlatma ve aşırı nüfus yıllar içerisinde, denize kıyısı olmayan Batı Afrika topraklarında ağır erozyona, kuraklığa ve çölleşmeye neden oldu. Ulusal ve uluslararası araştırmacılar bu sorunun üstesinden gelebilmek için büyük bir gayret gösterseler de büyük bir fark yaratamadılar. Ta ki 1980 yılında Yacouba bu sorunu kendi yöntemleriyle çözmeye karar verene dek…

Yacouba’nın alışılagelmemiş yöntemleri o kadar sıra dışı ki diğer çiftçiler ilk başlarda onunla dalga geçiyorlar.

Ancak Yacouba’nın kullandığı teknik sonuç vermeye, ormanları yenilemeye başlayınca, başlarda dalga geçen çiftçiler bunun dikkate değer bir teknik olduğunu kavrıyorlar.

Reklam
Reklam

Yacouba, ormanların canlanmasını ve toprak kalitesinin artmasını sağlayan, “zai” isimli eski bir Afrika tarım yöntemine yeniden hayata geçiriyor.

Zai, son derece basit ve düşük maliyetli bir teknik. Bir kürek veya bir balta kullanarak, sert zemine küçük delikler kazılıyor ve içine organik gübre dolduruluyor. Ardından bu gübrenin içine ağaç tohumu, darı veya süpürge darısı ekiliyor. Yağmur sezonu boyunca suyu çeken bu delikler kuraklık sezonunda içindeki nemi ve besleyici ögeleri muhafaza ediyor.

Bölgede uygulanan tekniklerin tam aksine, zai tekniğine göre Yacouba, toprağı kuraklık sezonuna hazırlıyor.

İlk başlarda insanların dalga geçtiği bu etkili ve basit teknik sayesinde Yacouba 20 yıl içerisinde çorak araziyi 60’tan fazla ağaç türünün bulunduğu 30 dönümlük bir ormana dönüştürmeyi başardı.
Uluslararası İşbirliği Merkezi doğal kaynak yönetimi uzmanı Chris Reji’ye göre: Yacouba’nın tekniği sayesinde on binlerce hektar verimsiz ve çorak toprak, verimli hale geldi.

Yacouba kullandığı tekniğin sırlarını kendisine saklamıyor. Bunun yerine çiftliğinde çalışma atölyeleri ve seminerler düzenleyerek ziyaretçilerine tekniğin inceliklerini öğretiyor ve insanları kardeşlik ruhuyla yeniden bir araya getiriyor.

Reklam
Reklam

Bölgedeki değişimin yaygın ve kalıcı hale gelebilmesi için eğitim programları düzenlemek isteyen Yacouba, kaliteli tohum ve tavsiye almak için kendisini ziyaret eden komşu köylerden insanları da asla geri çevirmiyor. Bunun sebebini ise şöyle açıklıyor: “Eğer kendi köşenizde oturmayı tercih ederseniz, sahip olduğunuz bilginin insanlığa hiçbir faydası olmaz.”

2010 yılında, ödüllü film yapımcısı Mark Dodd, Yacouba’nın deneyimlerini konu alan “The Man Who Stopped the Desert” adında belgesel bir film çekti.

Belgesel, tek bir insanın gayretinin, dünyada çölleşmenin en çok görüldüğü yerlerden biri olan Afrika’nın Sahel bölgesindeki binlerce çiftçiyi nasıl kurtardığını anlatıyor. Belgesel aynı zamanda Afrika’nın sorunlarını çözmek için dış yardıma muhtaç olduğu düşüncesine de karşı çıkıyor. Chris Reji şunları söylüyor: “Öğretmeyi ve anlatmayı bırakmalıyız, onun yerine çiftçilerin neler söylediğini dinleme ve öğrenmeye başlamalıyız.”

Belgesel, insanların Yacouba’nın çalışmalarını fark etmesini sağladı ve bu sayede bağışlar arttı.

Reklam
Reklam

Yacouba, Oxfam Amerika’nın desteğiyle, suyun çukurlardan toprağa süzülmesini sağlayacak şekilde su akışını yavaşlatan taş set kullanımı üzerinde çalışıyor. Bu kadar kısa süre içerisinde toprakta meydana gelen bu ilham verici dönüşüm, tekniği ne kadar başarılı olduğunu da kanıtlıyor.

Yacouba’nın başardıklarını Sahel bölgesinde yaşayan diğer çiftçilerin de başarmaması için hiçbir engel yok.

Chris Reji şunları söylüyor: “Asıl büyük mücadele bundan sonra başlıyor, önümüzdeki 5-10 yıl içerisinde milyonlarca çiftçiyi ağaçlara yatırım yapmaları konusunda motive etmek zorundayız. Bu sayede hem gıda güvenliği sağlanmış olacak hem de bölgenin iklim değişikliklerine karşı uyum sağlama kabiliyeti artacak.”

Ancak bunu gerçekleştirmek sanıldığı kadar kolay değil. Belgeselin yakaladığı başarıya rağmen Yacouba, birçok sorunla yüzleşmeye devam etti.

Yıllar içerisinde insanlar yine, bin bir zorlukla canlandırılan ormanların önemli bir kısmını işgal etti. Zar zor kurtarılan topraklara yeniden evler yapılmaya başlandı. Bütün bunlara rağmen Yacouba, umudunu kaybetmedi, ormanlarını geri alabilmek için ihtiyacı olan 20 bin doların bulmaya çalışıyor. Çalışmalarının ne kadar önemli olduğunu çok iyi bilen Yacouba, ekim çalışmalarını ikiye katlayarak yakınlardaki çorak arazilere yaydı.

Reklam
Reklam

Yacouba’nın çevrenin geleceğine ve korunmasına dair düşünceleri çok derin: “Günde on ağaç keserseniz ve yılda bir tane dahi dikmezseniz, yıkım kaçınılmaz olur”.

Anahtar Kelimeler: