"Yargı aşırı yük altında"

ANKARA (İHA) - Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Türkiye'de her sorunun çözümünü sadece yargıdan beklemenin yargıyı aşırı yük altına soktuğunu belirterek, "Hukuk bir oksijen kadar ihtiyaçtır" dedi.

Danıştay ve Yargıtay'a yeni seçilen üyeler, Ankara Adliyesi Konferans Salonu'nda düzenlenen törenle mazbatalarını aldılar. Törene, Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bumin, Danıştay Başkanı Ender Çeliker, Askeri Yargıtay Başkanı Hakim Tuğamiral Dr. Ferhat Ferhanoğlu, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başkanı Hakim Tuğgeneral Dr. Erol Alpar, Sayıştay Başkanı Mehmet Damar ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok'un yanısıra çok sayıda davetli katıldı. Törende bir konuşma yapan Bakan Çiçek, Türkiye'nin önemli bir değişim süreci yaşadığını, bunun ekonomik, sosyal ve hukuk alanında yansımalarının bulunduğunu söyledi. Bu sürecin karmaşık, sancılı ve sıkıntılı olduğu vurgulayan Çiçek, bunların aşılmasında yasama, yürütme ve yargıya önemli görevler düştüğünü belirtti. İnsanın kendisi ile ilgili olmadığı zaman herşeyin düzgün ve kuralına uygun olarak işlemesini istediğini ancak kendisi sözkonusu olduğu zaman 'Herşey düzgün gitsin, ben hariç' dediğini kaydeden Çiçek, yargının önündeki en temel sorunun da bu olduğunu dile getirdi. Türkiye'de bir zihniyet karaşıklığı yaşandığını ifade eden Çiçek, "Bu toplumun insanları, gerçekten adalet istiyor mu, istiyor gibi mi gözüküyor? Bana sorarsanız, önemli bir kısmı istiyor gibi gözüküyor. İstiyor olsaydı, karşılaştığı her problemde kestirme bir yol aramaz, hukuk ve yasa yolundan giderek, sorunlarına çözüm arama noktasında olurdu. Sorunların çözülmesini istiyorsa, zihniyet karmaşasından kurtulmamız gerekiyor" diye konuştu. Yargının önündeki diğer bir sorunun da 'zihniyet karışıklığı' olduğunu anlatan Çiçek, bir sorunu kanuni ve hukuki yollarda değil de 'kestirmeden çözmek' istemenin neden olduğu sorunların yargıyı zora soktuğunu kaydetti. "Bizim vatandaşlarımız neticeden hareket ederler, sorunların sebeplerine bakmazlar" diyen Çiçek, vatandaşların bir sorun ile karşılaştırkaları zaman onun sebeplere değil de en son kendisi ile muhatap olana suç bulduğunu ifade ederek, "Oysa yargı bir sonuçtur. Vatandaşlar konu beraat ile sonuçlanıca 'bir yolu bulundu, çözüldü' diyor. Bu da yargıyı töhmet altında bırakıyor" ifadesini kullandı. Türk yargısından aşırı beklenti bulunduğunu söyleyen Çiçek, Türkiye'deki birçok sorunun çözümünün, tek başına yargının gayreti, çabası, fedakar çalışmalarıyla sağlanamayacağının altını çizdi. Her sorunun çözümünü, sadece yargıdan beklemenin, yargıyı aşırı yük altına soktuğuna dikkati çeken Çiçek, bu beklentiler karşılanamadığında yargının sıkıntıya düştüğünü, töhmet altında kaldığını dile getirdi.

Reklam
Reklam

Konuşmasında 'imtiyazlar' konusuna da değinen Çiçek, bu konuyu yargıdan beklentilerin karşılanabilmesi noktasında, siyasetçiler olarak yeni baştan derli toplu hale getirmeleri gerektiğini söyledi. Hukuk devletinde, bazı görevlerde, belli konularda ve belli bir sınıra kadar imtiyazın olmasının doğal olduğunu belirten Çiçek, yaşanan uygulamalara bakıldığında imtiyazlar nedeniyle özellikle savcıların yeteri kadar soruşturma yapamadığını vurguladı. Yargının dışındaki bazı makamların, toplumu, temelinden sarsan bazı olayları soruşturduğunu, dosyaların bekletildiğini, himaye gördüğünü söyleyen Çiçek, "4 sene 9, 10 ay bekletiliyor. Son bir ay kala, güneş batarken yargının önüne geliyor. O makamın sahipleri de 'elimizdeki tüm bilgi, belgeleri yüce yargıya verdik' diyor. Ne zaman? Güneş batarken, zaman aşımına bir ay kala. Niye 3 sene önce getirmedin?" dedi. Soruşturmaların önünü açıp, bu işi kolaylaştırmaları halinde Türkiye'nin daha rahat edeceğini kaydeden Çiçek, yargının herkese gerekli olduğunu vurgulayarak, hukukun bir oksijen kadar bu ülke için ihtiyaç olduğunun altını çizdi.

Reklam
Reklam

Çiçek'in konuşmasının ardından, Yargıtay üyeliğine seçilen Nesrin Yılmazcan, Mehmet Mutlu, Salih Zeki İskender, Ali Muhlis Karakaş, Birsen Karakaş, Emel Özgan, Camal Baş, Zeynep Nilgün Hacımahmutoğlu, Erdoğan Buyurgan, Türkan Erturan, Ali Cengiz Özbek, Emine Saba Yalçın, Muhittin Metin Kaya, Halil Akdağ, Ali Kınacı, Ayşe Doğan, Şerafettin İste, İsmail Rüştü Cirit, Fevzi Elmas, Muammer Öztürk, Necdet Okay, Remzi Balta, Nilüfer Cengiz, Hasan Pürlüpınar, Mahmut Bilgen, Feyzi Altınok ve Danıştay üyeliğine seçilen Habibe Ünal, Özden Şar, Kırdar Özsoylu'nun özgeçmişleri okunarak, mazbataları verildi.

Öte yandan, Salih Zeki İskender, cübbesinini giydikten sonra mazbatasını almadan yerine oturmak üzere hareket etmesi gülüşmeler neden oldu. Mazbatasını almadığını farkeden İskender, tekrar geri döndü.