Ankara 7. Tüketici Mahkemesi, faiz oranları düşünce bankadan aldığı konut kredisini yeniden yapılandırmak için başvuran kişiden “erken ödeme ücreti” ve “ödeme planı değişikliği” adı altında para alınmasını haksız buldu.
Bankadan aylık faizi 1.28'den konut kredisi alan bir kişi, faiz oranları düşünce borcunu yeniden yapılandırmak için bankaya başvurdu. Banka, borçludan, yeniden yapılandırma karşılığında, “yüzde 2 erken ödeme ücreti” ile birlikte, “ödeme planı değişikliği” adı altında bin 930 lira tahsil etti.
Borçlu, “haksız alınan bu paranın iadesi” için Ankara Tüketici Sorunları İl Hakem Heyetine müracaat etti, ancak heyet talebi Ağustos 2010'da reddetti. Bunun üzerine borçlu, Avukat Haluk Bayram aracılığıyla “Tüketici Hakem Heyeti kararının iptali ve haksız tahsil edilen paranın iadesi” için dava açtı. Davaya Ankara 7. Tüketici Mahkemesi baktı. Mahkeme, bankanın uygulamasının yasaya aykırı olduğuna hükmederek, hakem heyeti kararının iptaline ve alınan paraların iadesine karar verdi.
“Faiz oranı dolaylı şekilde artırılıyor”
Mahkeme Hakimi İlhan Kara, gerekçeli kararında, kredi sözleşmesi yapılıp, taksitler ödenmeye başlandıktan sonra faizlerin düşmesi nedeniyle bankayı yapılandırmaya zorlamanın hukuken mümkün olmadığını belirtti.
Ancak serbest piyasa koşullarında tüketicilerin, krediyi tümüyle kapatarak başka bir bankadan daha uygun şartlarda kredi alabileceğini ifade eden Kara, bunu dikkate alan bankaların “yapılandırma” adı altında yeni bir uygulama geliştirdiklerini kaydetti.
Tüketici Kanunu'nun tüketicilere sağladığı en önemli haklardan birisinin bilgilendirme ve aydınlatma hakkı olduğunu vurgulayan Kara, bu kapsamda bankaların; masraf, komisyon ve diğer tüm giderler dahil olmak üzere çekilecek kredi tutarını, taksit miktarını ve sabit aylık ödemeyi tüketiciye bildirmek durumunda olduklarını belirtti.
Ancak piyasadaki rekabet nedeniyle bankaların, mümkün olduğunca düşük oranlı faiz ilanları verdikleri, ardından da “masraf” ve “komisyon” adıyla alınan ücretlerle faiz oranını dolaylı şekilde artırdıklarını kaydeden Kara, tüketici mevzuatı yönüyle bu durumun kabul edilemeyeceğini bildirdi.
Kara, gerekçesinde şu değerlendirmelere yer verdi:
“Somut olayda bankayı yeniden yapılandırmaya zorlamak yasal olarak mümkün olmamakla birlikte, banka kendi inisiyatifiyle yapılandırmayı kabul ettiğine göre tüketiciye yapılandırma ile ilgili faiz oranını, her şey dahil olmak üzere net biçimde ve kalan süre için ödenecek taksit tutarını bildirerek yapmak zorundadır. Borç yapılandırmasını kabul eden bankanın erken ödeme komisyonu adı altında ve plan değişikliği adı altında yeniden ücret talep etmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Dosya içerisinde toplanan tüm deliller, Hakem Heyeti kararı, konut kredisi sözleşmesi, ödeme planı, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre, faiz oranlarındaki düşüş nedeniyle bankanın yeniden yapılandırma talebini kabul ettiği, bu nedenle masraf, komisyon adı altında ücret talep etmesinin usul ve yasaya uygun olmadığı, aksi halin haksız şart niteliğinde olacağı, yapılandırmanın tümüyle bankanın inisiyatifinde olduğu, bu işlem kabul edildiğinden ayrıca masraf ve kararının iptaline, dava konusu bin 930 liranın davalıdan tahsiline, davacı tarafa ödenmesine karar vermek gerekmiştir.”
Yargıtay onadı
Yerel mahkemenin kararı üzerine banka temyize başvurdu. Dosyaya bakan Yargıtay 13. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin kararını yerinde bularak onadı.
Bankaya karşı açtığı davayı kazanan Avukat Haluk Bayram yaptığı açıklamada, daha önce bu şekilde bankalara ödeme yapan tüketicilerin paralarının iadesini isteyebileceklerini belirterek, “Bankaların, bu şekilde binlerce kişiden milyonlarca lira parayı haksız olarak aldıkları mahkeme kararıyla kesinleşmiş oldu. Bankalar bu paraları iade etmek zorunda kalacaklar. Mağdur kişiler bankaya 'ihtar' yollayıp parasını isteyebilecek. Eğer banka bu karara rağmen ödeme yapmazsa dava açma hakkı doğacak” diye konuştu.