Ankara (AA)- TBMM Adalet Komisyonunda, yargılamanın doğru, hızlı ve etkin yürütülmesini sağlamak için hazırlanan Hukuk Muhakemeleri Kanunu Tasarısının görüşmelerine bugün devam ederken tasarının, "hakim, yargılamanın makul süre içinde yapılmasını sağlamakla yükümlüdür" maddesi uzun süre tartışıldı.
CHP Ordu Milletvekili Rahmi Güner, sıkıyönetim mahkemeleri döneminde, 3-4 ayda iddianame hazırlanırken, günümüzde bu sürenin 1,5 yılda çıktığını söyledi.Güner, "Makul süre nedir, bu makul süre neye göre belirlenecek? Şimdi, insanların özgürlüğü ellerinden alınıyor, haksız yere gözaltına alınıyor ve tutuklanıyorlar. Ancak neden tutuklu olduklarını bilmiyorlar. Niye? İddianame hazırlanmadığı için. Ceza Kanununda olduğu gibi, bu makul süre beni ürkütüyor.
Hukuk, bu kelimeden çok büyük bir yara aldı" diye konuştu.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi Üyesi Ömer Uğur Gençcan ise mahkemelerindeki raflarda, 15 bin dosyanın incelenmeyi beklediğini belirterek, "Günde 120 dosya inceliyoruz. Makul süre içinde karar vermemiz mümkün mü? Bir davanın dosyası 15 ayda geliyor. 15 ayda çocuk ergen oluyor" dedi.
Gençcan "Günde 120 dosya inceliyoruz, 17 tetkik hakimini dinliyoruz. Ben 20 yıldır bu dairedeyim. 20 yıl önce 7 tetkik hakimini dinliyorduk ama şimdi 17 tetkik hakimini dinlememize rağmen, dosyalara yetişemiyoruz. Kendinizi bizim yerimize koyun. Makul süre içinde karar vermemiz mümkün mü?" diye konuştu. Gençcan'ın sözlerine katılmadığını belirten CHP'li Öztürk, "Yargıtayın iş yükünü biliyoruz. Ama hukuktaki bütün sorunlar giderilmediği sürece dava dosyası 15 bin değil, 25 bin de olur. Doğru karar verilmediği sürece, dosyalar temyiz edilir ve Yargıtayın da iş yükü artar" dedi.
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya ise Yargıtayda, incelenmesi için bir dosyaya 1,5-3 dakika süre düştüğünü ifade ederek, "Peki, bu sorun Yargıtayın, hakimlerin sorunu mu? Hayır. Sistemin suçu, hepimizin müşterek sorunu. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde, Türkiye'nin, geciken adaletten dolayı mahkum olmaması mümkün değil" diye konuştu.
İyimaya, "Makul süreyi buraya koysak bile, bu bir düzen süresi olduğu için sadece temenni olur. Bu nedenle koyamayız" dedi.
Tartışmaların ardından "makul süreye" ilişkin madde tasarıda yer aldığı şekliyle kabul edildi.