Yaşadıkları geçimsizlik sebebiyle boşanmaya karar veren çift, devreye aile büyüklerinin girmesiyle barıştı. Bir süre sonra 6. Aile Mahkemesi'nde boşanma davası açan koca, kaynanasıyla görüşmek istememesine rağmen, eşinin sürekli baskısına maruz kaldığını iddia etti. Bunun üzerine "Asıl mağdur benim, kaynanamın evindeki işleri yapmak için bana şiddet uyguluyor' diyen kadın da boşanmak için karşı dava açtı. Mahkemede ifade veren davacı-karşı davalı koca, "Eşimin ailesi, her şeye müdahale ediyor. Barıştıktan sonra kredi çekip bir ev aldık. Kredi ödemelerinde sorunu yaşadım. Karımdan çalışmasını isteyince tartıştık. Ailesi, bana hakaret ve küfür etti. Bir süre sonra da ayrıldık. Çocuğumun velayetinin tarafıma verilmesini talep ediyorum" dedi.
FİZİKİ VE PSİKOLOJİK ŞİDDET İDDİASI
Mahkemede savunma yapan davalı-karşı davacı kadın ise; eşinin ailesinin evliliğe ilk evlendikleri günden itibaren müdahale ettiğini öne sürdü. Davacı kadın, "İşe girmem için baskı uyguladı. Kaynanamın ev işlerini yaptırmak için şiddet uyguladı. Sürekli fiziksel şiddete maruz kaldım. Eşim bana, hakaret ve küfürler etti. Eşimin boşanma davasının reddine, karşı davamın kabulü ile boşanmamıza karar verilmesini, velayetin tarafıma verilerek 50 bin TL maddi tazminata, 50 bin TL manevi tazminata, 500 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile müşterek çocuk için 500 TL tedbir ve iştirak nafakası talep ediyorum." diye konuştu. Mahkeme, eşine, "ya çalışacak, ya çalışacak, bunun alternatifi yok, ya defolup gitsin, ya çalışsın, geri zekalı kızınızı alın götürün, ben köle miyim, ben çalışacağım da o yatacak mı?" diyen kocayı haksız buldu. Davacı-karşı davalı erkekten kaynaklanan kusurlu hareketler nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı gerekçesiyle davalı-karşı davacı kadının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına hükmetti. Davacı-karşı davalı erkeğin davasının reddine karar veren mahkeme, çalışması konusunda kadına baskı yapan kocanın 5 bin TL maddi, 3 bin TL manevi tazminata hükmetti. Mahkeme, velayetini anneye verdiği çocuğa ise 300 TL iştirak nafakası ödenmesine karar verdi. Her iki taraf avukatı temyiz edince devreye Yargıtay 2. Hukuk Dairesi girdi.
EMSAL OLDU
Mahkeme kararını oy çokluğu ile bozan Daire, kaynananın işlerini yapmaya ve çalışmaya zorlandığını öne süren kadını haklı bulup, davacı-davalı kocanın tüm temyiz itirazlarını reddetti. Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminatın az olduğuna hükmetti. Bozma kararından sonra davayı yeniden gören 6. Aile Mahkemesi, ilk kararında direndi. Direnme kararı davalı karşı davacı kadın tarafından temyiz edilince devreye Yargıtay Hukuk Genel Kurulu girdi. Emsal nitelikteki Kurul kararında, "Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen özel daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır. Mahkeme kararının bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir." ifadeleri yer aldı.