ANKARA (ANKA) - Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Cihaner ve Berk'leyönelik incelemesini istediği evraklarla ilgili taleplerine Erzincan İl Emniyet Müdürlüğü'nün "...yürütülmekte olan soruşturma konusuyla irtibatlarının ilişkilendirilmesi, başlı başına suç teşkil eden verilerin ayrıca belirlenerek değerlendirilmesi, şüphelilere ait suç unsurlarının ayrı ayrı CD'lerinin oluşturularak düzenlenecek raporun Başsavcılığa gönderilmesi istenilmiştir" denilmesi davaya paralel soruşturma yapılıyor yorumlarına neden oldu. Soruşturmanın tamamlanarak yargılamanın başlamasına karşın Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talepleri üzerine Erzincan İl Emniyet Müdürlüğü'nün raporlar hazırlaması kafa karıştırdı. Erzincan İl Emniyet Müdürlüğü'nden Başsavcılığa, oradan da Yargıtay'a gönderilen raporun üst yazısında "yürütülen soruşturma ve Cihaner ile Berk'ten de şüpheliler" şeklinde bahsedilmesi dikkat çekti. Söz konusu raporda yer alan bilgiye göre Cihaner ve Berk, Yargıtay'da yargılaması devam eden iddialar yönünden halen soruşturuyor.
-İDDİANAMEDEKİ BİLGİLER EMNİYET RAPORUNDA YENİDEN İRDELENDİ-
Erzincan İl Emniyet Müdürlüğü tarafından Erzurum Özel Yetkili Savcılığı'na gönderilen yazılarda "yürütülen ya da yürütülmekte olan soruşturma konusuyla ilgili" ibareleri yer alıyor. Yargıtay'da Cihaner ve Berk'in de aralarında bulunduğu 11 sanık hakkındaki davanın iddianamesini 2 Mart 2012 tarihinde kabul ederek, 15 Haziran 2012 tarihine ilk duruşma için gün verdi. Erzincan İl Emniyet Müdürlüğü'nün 8 Haziran 2012 tarihli raporunda, Cihaner ve Berk'in isimleri şühpeli olarak yer aldı. Söz konusu raporda yer alan bilgiler ise Yagrıtay 11. Ceza Dairesi'nin masasında bulunan iddİanemedeki bilgilerle aynı. Tanık ifadelerinin de değerlendirildiği raporda, yürütülen soruşturma kapsamında, şüpheli konumundaki şahıslardan elde edilerek Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 27 Mart 2012 tarih 2010/329 (Cihaner ve Berk'in davasının savcılıktaki hazırlık dosyası numarası) 2010/347 sayılı talimatlarıyla TEM Şube Müdürlüğü'ne incelenmek üzere gönderilen dijital materyaller üzerinde yapılan inceleme şahıslar aşağıda çıkarılmıştır" deniliyor.
-"İDDİANAMEDE BELİRTİLDİĞİ GİBİ..."-
Raporda, sanık Saldıray Berk'ten şüpheli olarak bahsedilirken, iddianamenin eklerinde yer alan "Saldıray Berk Erzincan ve civarında bulunan Alevi köyleri ile yakından ilgilenmektedir" değerlendirmesi Emniyet tarafından savcılığın isteği üzerine hazırlanan raporda da yer aldı. Raporda, Cihaner'in komplonun içerisinde, başında, hukuki ayağında olduğu ve sağladığı hukuki destek-güvencenin şüphelileri nasıl cesaretlendirdiğini göstermektedir" yorumları da yer aldı. Emniyetin değerlendirme raporunda, Yargıtay'da sanık, Erzurum'da şüpheli olan isimlerin Erzincan ilinde kurulmaya çalışılan komplonun adım adım ikrarı olduğu savunuldu. Raporda, eylem planlarının uygulamaya konulması çalışmalarının hiyerarşik yapı içerisinde kamu imkânları kullanılarak ve kurumsal olarak yapıldığını gösterdiği belirtildi. İddianamede belirtildiği gibi denilerek Yargıtay'daki dosyaya atıfta bulunulan raporda, "İddianamede belirtildiği gibi "sol terör örgütü faaliyetleri artırılacak' yazılı bir not bulunmuştur. Bazı tanık ifadelerinde geçen sağ görüşe mensup insanları sokak eylemlerine azmettirme girişimlerini gerçekleştirebilmek için planlandığı değerlendirilmektedir. Yıllardır Türkiye'de farklı görüşlere mensup insanları karşı karşıya getirerek kaos oluşturmak suretiyle darbeye zemin hazırlamak ülkemiz darbe geçmişinin en önemli gerçeğidir. Notta da planlan budur" yorumları yapıldı.
-SAVCILAR HEM İDDİANAMEYİ HAZIRLASIN HEM DE HÜKMÜ KURSUN-
Rapora ilişkin ANKA'nın sorularını yanıtlayan Saldıray Berk'in avukatı Zeynel Yüksel, "Bilgilerin tamamı iddianamede var. Savcılık iddianameyi polislere doğrulatıyor. İddianame kabul edildikten sonra savcılık elini dosyadan çeker, 347 nolu dosya ile başka bir soruşturma yürüttüğü söyleniyor, bizim 329 hazırlık numaralı dosya üzerinden soruşturmaya devam ediliyor" dedi. Savcılığın Yargıtay'daki dava ile ilgili ek delil bulması durumunda bir üst yazısı ile göndermesi gerektiğini, Emniyete bilirkişi görevi vererek değerlendirme raporu hazırlatamayacağını belirten Yüksel, sözlerine şöyle devam etti:
"Adil yargılamayı etkilemeye çalışıyorlar. İddianamede yer alan eylemleri tanıklarla tartışarak sanıkları mahkûm ediyor, "suçlular' diyorlar. Bazı şüpheliler üzerinden soruşturma yapılarak Yargıtay'ın görev ve yetkisini gasp ediyorlar. Savcılık dava açıldıktan sonra yeniden bilirkişi raporu hazırlamış ve Yargıtay'a "mahkûm edilmeleri gerekir' demeye getiriyor. Adil yargılamayı etkileme ve görevi kötüye kullanma suçları var bu raporda. Bu rapora göre mahkemelere gerek yok artık savcılar hem iddianameyi hazırlasın hem de hükmü kursunlar. Bu bir hukuk devletinde kesinlikle olamaz. Çağ dışı bir anlayış."