Yaşam tarzı değişiklikleri kolon kanseri riskini azaltıyor

"Kolon Kanseri Farkındalık Ayı" dolayısıyla toplumda farkındalık oluşturmak amacıyla açıklama yapan Genel Cerrahi ve Onkoloji Uzmanı Opr. Dr. Volkan Kınaş, ”Diğer kanser türlerinde olduğu gibi kolon kanserleri de belirti vermeden tehlikeli boyutlara ulaşabilir. Bu nedenle kişi kendisinde oluşan olağan dışı belirtiler ve dışkılama alışkanlığında gelişen değişikliklerde uzman doktor desteği almalı ve düzenli kontrolden geçmelidir" dedi.
"Mart Ayı Kolon Kanseri Farkındalık Ayı" dolayısıyla Büyük Anadolu Hastaneleri Genel Cerrahi ve Onkoloji Uzmanı Op. Dr. Volkan Kınaş, kolon kanserine farkındalık oluşturmak, toplumu bilgilendirmek amacıyla açıklama yaptı. Gerekli yaşam tarzı değişikliklerinin kolon kanserinde riski azalttığına dikkat çeken Kınaş, "Yapılan araştırmalara göre; dünya çapında her yıl yaklaşık bir milyon kişiye kolorektal kanser tanısı konulurken, 500 bin hastanın kolorektal kanser nedeniyle kaybedildiğini, kolorektal kanserlerin erkekte ve kadında eşit oranda ve 3. sıklıkta görüldüğü belirtilmektedir. Kolorektal kanserinin değiştirilebilir risk faktörleri, aşırı kilolu veya obez olmak, fiziksel olarak aktif olmamak, fazla miktarda işlenmiş (sosis, salam ve benzeri) veya işlenmemiş kırmızı et tüketimi, sigara dahil tütün ürünlerinin kullanımı, fazla alkol kullanımı ve genetik yatkınlıklardır. Kolorektal kanserinin değiştirilemez risk faktörleri ise ileri yaş, kişinin kalın bağırsak polipleri veya kalın bağırsak kanseri öyküsü olması, kişinin inflamatuvar bağırsak hastalığı öyküsü olması, ailede kalın bağırsak polipleri veya kalın bağırsak kanseri öyküsü, kalıtsal bir sendromun olması ve tip 2 diyabet hastası olmadır. Kolorektal kanserlerinde en sık görülen belirtiler, bağırsak alışkanlıklarında ishal-kabızlık gibi değişikliklerin meydana gelmesi ve bu değişikliklerin birkaç günden uzun sürmesi, bağırsakta tam boşalmama hissi, dışkıda kan, veya dışkı renginde koyulaşma, karında şişkinlik, kramp tarzında ağrı veya gaz şikâyeti, bilinen bir neden olmaksızın kilo kaybı, güçsüzlük ve yorgunluktur. Diğer kanserlerde olduğu gibi kolon kanserleri de iyice büyüyene kadar belirti vermeyebilir. Bu nedenle amaç, daha kanser belirti vermezken tümörü ortaya koymak olmalıdır. Belirtiler gelişmeden önce bir kişinin kanser için taranması poliplerin ve kanserin erken tanınmasında yardımcı olur. Poliplerin erkenden tanınıp çıkartılması, kolorektal kanserini önleyebilir. Bu nedenle, 50 yaş üstündeki kişiler taranmalı ve kolorektal kanser için artmış riski olan kişiler ise daha erken tarama programına alınmalıdır. Kolorektal kanserinde cerrahi, ilaç tedavisi ve ışın tedavisi gibi farklı tedavi seçenekleri uygulanmaktadır. Kolorektal kanserini önlemek için atılması gereken en önemli adımlardan biri tarama olmakla birlikte aşağıdaki sağlıklı yaşam davranışlarını uygulamak da sadece kolorektal kanserinden korunmada değil birçok kanserden korunmada da önemlidir: Sağlıklı kiloda kalmak ve bunu sürdürmek, taze meyve ve sebze ağırlıklı beslenmek, posa içeriği yüksek besinlerin tüketimi artırmak. Posa içeriği en yüksek besinler sırasıyla; kuru baklagiller, tahıllar, sebze-meyvelerdir, günde 30-60 dakika orta düzeyde fiziksel aktivite yapmak, sigara ve alkol kullanmamak" diye konuştu.