Yaşam üçgeni nedir? Yaşam üçgeni nasıl oluşturulur? İşte hayat üçgeni detayları...

İzmir’de gerçekleşen depremin ardından enkaz altından müjdeli haberler gelmeye devam ediyor. Son olarak 3 yaşındaki Elif’in ardından minik Ayda’nın da enkaz altından çıkartılması tüm Türkiye’ye umut oldu. Bu nedenle şimdi yaşam üçgeni konusu araştırılmaya başlandı. Peki, yaşam üçgeni nedir? Yaşam üçgeni nasıl oluşturulur? İşte hayat üçgeni ile ilgili detaylar…

İzmir’de gerçekleşen 6.6 şiddetindeki sarsıcı depremin ardından enkaz altında arama kurtarma çalışmaları devam ederken enkaz altından kurtarılan vatandaşlarla alakalı olarak yaşam üçgeni konusu merak edilmeye başlandı. Ancak doğru bir şekilde yaşam üçgeni oluşturmak için bazı önemli noktalara dikkat etmek gerekiyor. Peki, hayat üçgeni nedir? Hayat üçgeni nasıl oluşturulur?

YAŞAM ÜÇGENİ NEDİR?

Deprem anında çok sayıda kişinin hayatta kalmasını sağlayan yaşam üçgeni pozisyonu doğru zamanda ve doğru şekilde yapıldığında özellikle insanların kurtulmasına yardımcı olabiliyor. Hayatta kalabilmek için yeterli büyüklükteki boşluklara hayat üçgeni adı veriliyor. Deprem anında uygulanabildiği durumlarda ise kişiyi kurtarabilecek önlemlerin başında geliyor. Genel olarak evlerdeki hayatta kalınabilecek büyüklükte olan boşluklara bu isim veriliyor.

Reklam
Reklam

Vatandaşların deprem anında sağduyulu davranmaları ve çevreyi doğru bir şekilde değerlendirmeleri gerekiyor. Dolayısıyla en çok korunma olanağı sunan ve yaşam üçgeni oluşturulabilecek bir alanda hedef küçültülerek yere yaklaşıp başın korunması yani Çök Kapan Tutun hareketi yapılması önem taşıyor. Bunun yaralanma ve ölüm gibi durumlardan önemli ölçüde koruyabileceği belirtiliyor. Peki, yaşam üçgeni nasıl olur?

YAŞAM ÜÇGENİ NASIL OLUŞTURULUR?

Deprem sırasında bina içinde olanların kesinlikle panik yapmaması gerekiyor. Özellikle sabitlenmemiş olan dolap, raf ve pencere gibi eşyalardan uzak durulması gerekiyor. Eğer varsa sağlam olan sandalyeler ile desteklenen masanın altına ya da dolgun ya da hacimli bir kanepe benzeri kişiye koruma sağlayabilecek eşyaların yanına çömelip hayat üçgeni oluşturulması önem arz ediyor.

Bu sırada başın iki elin arasına alınıp korunmasına ya da koruyucu bir malzemeyle korunmasının sağlanmasına dikkat edilmesi gerekiyor. Sarsıntı bitene kadar bir şekilde bekleniyor. Bu noktada Çök-Kapan-Tutun hareketine dikkat ediliyor. AFAD’ın aktardığı önerilerde Çök-Kapan-Tutun hareketi ile ilgili olarak “Güvenli bir yer bulup, diz üstü ÇÖK, Başını ve enseni koruyacak şekilde KAPAN, Düşmemek için sabit bir yere TUTUN” ifadesi bulunuyor. Merdiven veya çıkışa doğru koşulmaması gerekiyor.

Reklam
Reklam

AFAD’ın yapılmaması gerekenler ile ilgili önerileri de bulunuyor. Balkondan veya pencereden kesinlikle atlanmaması, asansörün kullanılmaması ve telefonların da acil durumlar ya da yangınların bildirilmesi haricinde kullanılmaması gerekiyor. Aynı zamanda elektrik düğmesine dokunulmaması, çakmak veya kibrit yakılmaması öneriliyor. İmalathane, laboratuvar ve mutfak gibi yerlerde ise ocak, fırın ve cihazlar kapatılması, dökülme riski bulunan malzemelerden uzak durulması konusunda uyarıda bulunuluyor. Sarsıntının ardından gaz, elektrik ve su vanası kapatılması, soba ve ısıtıcı söndürülmesi tavsiye ediliyor.

Tüm güvenli önemleri alındıktan sonra gerekli eşyalar alınarak bina güvenli bir şekilde terk ediliyor ve toplanma bölgesine gidiliyor. Büroda ya da okulda bulunulduğunda sağlam olan masaların altında ya da yanında, koridordayken de duvar yanında hayat üçgeni oluşturularak “Çök-Kapan-Tutun” hareketiyle başın ve boynun korunması sağlanıyor. Her koşulda pencereden ve camdan yapılan eşyalardan uzak duruluyor. AFAD'ın internet sitesinde deprem sırasında ve depremden sonra yapılabileceklerle ilgili vatandaşlar için önemli uyarılar bulunuyor.

Reklam
Reklam