Yaşanabilir Kentler Kongrede Tartışıldı

Mimarlar Odası Bursa Şubesi tarafından düzenlenen 25. Uluslararası Yapı ve Yaşam Kongresi geniş bir katılımla başladı.

Mimarlar Odası Bursa Şubesi tarafından bu yıl 25.’si düzenlenen Uluslararası Yapı ve Yaşam Kongresi’nin açılış konuşmasını yapan Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp Muhcu, “Yaşanabilir kentlerin yeniden oluşmasında bu kongreden destek alacağız.” dedi.
İklimsel ısınmaya bağlı olarak önemli bölgelerin çölleşmeye başladığını ifade eden Eyüp Muhcu, “Küresel ısınma neticesinde insanlar kuzeye yönlenecek ve o bölgeler bu yükü kaldıramayacağı için savaşlar çıkacaktır. Şehirlerde yaşanabilirlik bu bağlamda yeniden sorgulanmaktadır.” diye konuştu.

Kentsel dönüşüm konusuna değinen Muhcu, şunları söyledi: “Karar verenlerle bu süreçte diyalog kurmak mümkün değildir. Gelinen aşamada küreselleşme karşısında yaşanabilir kentler için kimlikli bir kent ihtiyacı vazgeçilmez bir konudur. Tarihsel, kültürel ve doğal ögelerin korunması çok önemlidir. Bir diğer önemli konu da demokratik kent anlayışıdır. Dayatılan politikalar ile toplumsal sınıflar arasında mesafeler artmaktadır. Demokratik kent anlayışı bu bakımdan olmazsa olmazdır. Diğer bir konu ise kentlerin dayanışma ve kardeşliğinin öne çıkarılması zorunluluğudur.”

Kentsel dönüşüm konusunun fiziksel bir dönüşüm olarak algılandığının altını çizen Mimarlar Odası Bursa Şube Başkanı Nizamettin Kaya ise şunları kaydetti: “Kentlerin dönüşüm sürecinde ‘Yaşanabilirlik’ kavramı, gelecek kuşakların nitelikli bir yaşam sürmelerinde ekonomik, sosyal ve kültürel yapılarının dikkate alınmasını önemli kılmaktadır.”
‘Yaşanabilir kent’ kavramının insan doğasına uygun olmayan ve insanların mutlu olmadıkları yaşam çevrelerinin değiştirilmesi düşüncesinin etkin hale getirilmesini sağlayacağını ifade eden Kaya, “Yaşanabilir kent kavramının, yaşam kalitesi ve sürdürülebilirlik kavramları ile birlikte eşanlamlı olarak kullanılmaya başlandığını görmekteyiz. Yaşanabilirlik kavramı ekoloji, arazi kullanımı, kamusal alanlar, ulaşım, sağlık, güvenlik tasarım ve eğitim gibi alanlarda ilke ve değerleri belirleyerek kent planlama ve mimarlık alanlarında etkin hale getirilebilir.” ifadelerini kullandı.

YAŞANABİLİR KENTLER VE YAŞAM KALİTESİ TARTIŞILDI

Açılış konuşmalarından sonra oturum başkanlığını Neslihan Dostoğlu’nun yaptığı oturumda ‘Yaşanabilir Kentler/ Yaşam Kalitesi’ konuları masaya yatırıldı. Bursa’da Kentsel Yaşam Kalitesinin Ölçülmesi konusunda katılımcılara bilgi veren Handan Türkoğlu, “Bursa’da genelde hem mikro hem de makro konut çevresinden memnuniyet düzeyi yüksektir. Diğer yandan ise bazı ilçelerde bu değer düşüktür. Memnuniyet düzeyi düşük çevrelerde ivedilikle yaşam kalitesini artıracak projeler ele alınmalıdır. Yeni gelişecek konut alanlarında ve dönüşüm alanları karma kullanımlı, yürünebilir, sağlık, eğitim, rekreasyon ve diğer sosyal donatılara ve iş alanlarına erişebilirlik şekilde tasarlanması gerekmektedir. Yeşil alanlara ve açık alanlara özel bir önem verilmelidir. Bu yaklaşım yaşam kalitesini yükseltecektir.” dedi.

Ulaşım konusuna da değinen Türkoğlu, “Raylı kamu ulaşımının desteklenmesi kentin kompakt yapısının korunması, sürdürebilirliğin sağlanması ve yaşam kalitesinin yükseltilmesi açısından önemlidir. Genişletilecek metro ağı işe gidiş gelişlerde metro kullanımını artıracaktır.” şeklinde sözlerini tamamladı.

İngiltere’den kongreye katılan Alan Jackson Simpson ‘Güzel Şehirler- Yüzyıllık Kentsel Rönesans’ konusunda tematik bir sunum gerçekleştirdi. Tayfun Salihoğlu ‘Farklı Konut Yerleşim Dokularında Yaşanabilirlik’, Gözde Ekşioğlu Çetintahra ise ‘Yapı Adası Tasarımının Yaşam Kalitesine Etkileri: İzmir Güzelyalı Mahallesinde Bir Araştırma’ konularında bilgiler verdiler.