Yaşatma Girişimi: Hasankeyf’in dokunulmazlığı tehlikede

Hasankeyf’i Yaşatma Girişimi, 648 sayılı karar hükmünde kararname ile 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını...

Hasankeyf’i Yaşatma Girişimi, 648 sayılı karar hükmünde kararname ile 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu`nun 47, 51, 55, 61'inci maddelerinde yapılan değişiklik ile Hasankeyf’in dokunulmazlığının tehlikeye girdiğini ileri sürdü.

Yaşatma girişimi yaptığı açıklamada, bu değişiklikle başta birinci derece sit alanı olan Ilısu Barajı tehdidi altındaki Hasankeyf olmak üzere birçok kültürel miras ve doğal sit alanının “sit”ten kaynaklı dokunmazlıkları kaldırılarak sular altında bırakılmasının önünün açıldığını kaydetti.
17 Ağustos 2011'de Resmi Gazete`de yayımlanan 648 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin, baraj tehditleri altındaki başta Hasankeyf, Munzur Vadisi, Loç Vadisi ve Fırtına Deresi olmak üzere birçok sit alanın geleceğini de tehlikeye soktuğunu ileri süren girişim, “Çağdaş ülkelerde doğa ve tarihi sit alanlarının korunmasına yönelik radikal önlemler alınırken ülkemizde son yapılan yasal değişikliklerle talan-tahribatın önünü açmıştır.” görüşünü savundu.

Reklam
Reklam

Kanun hükmünde kararnamenin kültür varlıkları ve sit alanları açısından kaygı verici olduğunu ileri süren yaşatma girişimi, açıklamada şu ifadelere yer verdi: “648 sayılı karar hükmünde kararname ile 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 47, 51, 55, 61'inci maddelerinde değişikliğe bazı kararların merkezi olarak oluşturulan ve büyük çoğunluğu merkezi idarenin bürokratlarından oluşan Koruma Yüksek Kurulu tarafından görüşülmesi, karara bağlanmasının önü açılması kaygı vericidir. Yapılan yeni düzenleme ile kültürel miras ve doğal sit alanları ile ilgili alınacak kararların yeniden koruma bölge kurulu tarafından görüşülemeyecek, kültür varlıklarımız ve sit alanlarımız üzerinde koruma bölge kurulu kontrolünü kaldıracak, koruma bölge kurullarını fiiliyatta devre dışı bırakacaktır. Bundan böyle kurulların alacağı kararlara yapılacak itirazların Bakanlıkça değerlendirilmesi ve gerekli görüldüğü takdirde Koruma Yüksek Kurulu gündemine alınacağına ilişkin düzenleme, itiraz haklarının kısıtlanmasının yanı sıra itiraz konusu ve itirazcılara bağlı olarak ayrımcılık yapılmasının önünü açacak bir düzenleme niteliğine sahiptir. Yapılan düzenlemede komisyonlarda farklı meslek alanlarından uzmanların yer almasına ilişkin düzenleme yapılırken, planlama meslek alanı tümüyle dışlanmıştır. 648 sayılı KHKnin 52 nci maddesi ile 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu`na iki geçici madde eklenmesine karar verilirken, Geçici Madde 10 ile Türkiye genelinde var olan tüm koruma bölge kurullarının üyelerinin görevlerine son verilmiş, koruma bölge kurullarının Bakanlık kontrolünde yeniden biçimlendirilmesinin önü açılmıştır.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz