İSTANBUL (İHA) - Yabancı Sermaye Derneği (YASED) Başkanı Şaban Erdikler, Türkiye'nin yatırım açığının kapatılabilmesi için yabancı sermaye girişinin kaçınılmaz olduğunu belirtti. Erdikler, "Türkiye'ye bugüne kadar kredi olarak gelen kaynağın bundan sonra yatırım olarak gelmesini sağlamak gerekiyor" dedi.
Active Academy Araştırma Merkezi'nin gerçekleştirdiği 'ARME Soruyor Toplantıları'nın Haziran ayı konuklarından YASED Başkanı Şaban Erdikler, "15 Mart Sonrası Türkiye'de Yabancı Sermayenin Durumu" başlığı altında, yabancı sermaye açısından son dönemdeki gelişmeleri ele aldı. Konuşmasında, yabancı sermayede kabul edilebilir bir düzeye ulaşılamaması halinde sürdürülebilir kalkınmanın gerçekleştirilemeyeceğini vurgulayan Erdikler, Türkiye'nin yatırım açığının kapatılabilmesi için yabancı sermaye girişinin kaçınılmaz olduğuna işaret etti.
Türkiye'nin şimdiye kadar kaynak açığını çeşitli uluslararası kuruluşlardan borçlanarak temin ettiğine değinen Erdikler, bunun, beraberinde, Türkiye'nin öncelikleriyle tam olarak örtüşmeyen belli koşulları getirdiğini söyledi. Bu noktadan hareketle, konunun sadece ekonomiyi ilgilendiren bir durum olarak düşünülmemesi gerektiğini belirten Şaban Erdikler, "Türkiye'nin milli politika üretmesine imkan kalmıyor. Tarımda, sağlıkta, yatırımlarda, eğitimde, kısacası her alanda bir strateji belirlenip bunu hayata geçirecek aksiyonlar uygulanamıyor. Bu nedenle, sorunların çözümsüz kalması, özellikle gençlerde ümitsizliğe, ümitsizlik de irrasyonaliteye yol açıyor. Rasyonel olmayan beklentiler içine giriliyor. Seçmen kitlesi olarak bizler irrasyonel davranışlar sergilediğimizde, hükümetler de politika uygulama imkanı içinde bulunamayınca, aklın gerektirdiği çözümler yerine, retorik diyebileceğimiz bazı çözümler peşinde koşuluyor. Bu durumda belli kırılma noktalarının oluşması, güven ortamını bozarak yatırımları engelliyor. Dolayısıyla, bu döngünün bir şekilde dışına çıkılması ve Türkiye'ye bugüne kadar kredi olarak gelen kaynağın bundan sonra yatırım olarak gelmesini sağlamak gerekiyor" dedi.
İstanbul'da dünyanın önde gelen şirketlerinin üst düzey yöneticilerinin bir araya geldiği Yatırımcı Danışma Konseyi toplantısının yapıldığı 15 Mart 2004'ün yabancı sermaye için önemli bir tarih olduğuna değinen Şaban Erdikler, o tarihten bugüne dek geçen sürede, toplantıda alınan kararlarla ilgili hiçbir çalışmanın yapılmamasından yakındı ve şu yorumu yaptı: "Zaman su gibi akıp geçiyor. Altı ay sonra belki de rapora ne yazalım diye kara kara düşünüp şimdiye kadar hep yaptığımız gibi, 'Şu çalışmalar başladı; bu çalışmalarda buraya gelindi' türü yuvarlak laflarla işi geçiştirmeye çalışacağız."
Bugün Türk yatırımcının dahi Türkiye'de yatırım yapmadığını belirten Erdikler, geçen yılki rakamlar itibariyle, Türkiye'nin net sermaye ihraç eden bir ülke konumunda olduğunu hatırlatarak, "Türk yatırımcı dahi bu ülkedeki yatırımlarını başka ülkelere kaydırıyor; Bulgaristan'a, Romanya'ya, Ukrayna'ya gidiyorsa, o zaman yabancı sermayenin de gelmeyeceğini kabul etmek gerek" diye konuştu.
"Dünyada yabancı sermaye için neler yapıldığına baktığımızda, öncelikle mevduatın liberalleştirildiğini, ikinci adımda ülkenin tanıtımının, üçüncü adımda ise proje hedeflemesinin yapıldığını görüyoruz" diyerek, yabancı sermayenin teşvik edilmesine ilişkin bir yol haritası çizen YASED Başkanı, Türkiye'deki uygulama açısından ise daha mevduatın liberalleştirilmediğini, tanıtım için aktif bir çalışma içine girilmediğini ve proje hedeflemesine de sahip olunmadığını söyledi. Bütün bu şartlar ortadayken, "Yabancı sermaye gelecek mi?" sorusunu sormak için erken olduğunu ifade eden Erdikler, "Biz üzerimize düşeni yapalım. Eğer gelmezlerse, bizim sermayemiz yatırım yapacak; başka ülkeler arama gereği duymayacaktır. Fakat ben, yabancı sermayeyi çekmek için yapılması gereken bütün çalışmalar tamamlandığında, geleceğine şiddetle inanıyorum" dedi.