Başrollerinde Birkan Sokullu, Ezgi Mola, Farah Zeynep Abdullah ve Merve Dizdar’ın oynadığı Masumlar Apartmanı dizisi salı gecelerini adeta abluka altına aldı. Reyting listelerinde rakiplerine fark atmayı başaran yapımın konusu Gülseren Budayıcıoğlu’nun Madalyonun İçi kitabına dayanıyor. Senaryo hazırlanırken kitaptaki hikayenin temeline bağlı kalınan dizi bazı noktalarda romandan ayrılıyor. Sizler için bu noktaları araştırdık...
Gülseren Budayıcıoğlu’nun Madalyonun İçi kitabında birbirinden ilginç hikayeler anlatılıyor. Romanın ilerleyen sayfalarında “Çöp Ev” hikayesi ise dikkatleri çekiyor. Safiye, Gülben ve Neriman kardeşlerin hayatı konu alan olay örgüsü dizinin aksine Ankara’da geçiyor. Maddi durumu yerinde olan bir ailenin psikolojik problemlerini anlatan hikayede, büyük abla Safiye’nin temizlik hastalığı, ortaca kız kardeş Gülben’in altını ıslatması ve küçük kız kardeş Neriman’ın mazosişt ruh hali anlatılıyor. Kitapta yer almamasına rağmen Birkan Sokullu’nun hayat verdiği Han karakteri ise dispozofobi bozukluğu yaşıyor.
Ezgi Mola’nın canlandırdığı Safiye karakterinin sahip olduğu hastalık ileri derecede obsesif-kompulsif bozukluk olarak tanımlanıyor. Halk arasında temizlik hastalığı olarak da bilinen bu rahatsızlık, her şeyin kirli olduğu hissini yaratıyor ve sürekli tekrar eden hareketlere sebep oluyor. Safiye sürekli beyninin içinde dönüp duran düşünceleri kovmak için temizlik yapmayı çare olarak görüyor. Hatta bir şeyleri yıkarken belirli bir sayıyı tutturma isteği de tamamen obsesif-kompulsif bozukluktan kaynaklanıyor. Safiye, rutin içinde devam eden hareketlerinde bir değişiklik olması halinde kirlenmiş hissediyor ve rutinine dönmek için büyük reaksiyon gösteriyor.
Merve Dizdar’ın hayat verdiği Gülben karakteri ilk başta temizlik konusunda obsesif-kompulsif bozukluk hastası gibi görünse de onun en büyük zaafı aşk... Han’ın arkadaşı Esat’a büyük bir tutukuyla bağlı olan Gülben onun da kendisine aşık olduğunu düşünerek aşkı için her şeyi göze alabilecek bir cesarete sahiptir. Panik, stres ve korku anları çocukluğundan itibaren bilinçaltını tetikleyen Gülben’in geceleri altını ıslatmasının temel nedeni de bilinçaltına attıklarıdır.
Birkan Sokullu’nun nefes verdiği Han karakteri ilk başta oldukça normal ve sıradan gözüken bir ruh haline sahiptir. Ancak sevdiği kişilere karşı aşırı derecede bağımlı olan Han öfke kontrol problemi yaşıyor. Sevdiği kişileri korumak konusunda takıntılar yaşayan Han, çöp topladığı sahnelerle dikkatleri üzerine çekmişti. Zengin bir ailenin oğlu olmasına rağmen çöp toplayan Han’ın hastalığı dispozofobi olarak biliniyor. Halk arasında istifçilik olarak bilinen kompülsif biriktirme takıntılığı, genellikle herhangi bir değeri olmayan sağlıklı ve eski eşyaları atmayıp biriktirme hastalığı olarak ifade ediliyor.
Gizem Katmer’in canlandırdığı Neriman karakteri ailenin diğer fertlerine göre daha normal bir ruh hali çiziyor. Astım hastası olan Neriman aslında mazosişt bir yapıya sahiptir. Ev içerisinde yaşadığı travmatik durumların sonucunda kendine zarar vermeyi tercih eden Neriman, strese girdikçe kollarına yara açana kadar kaşıyıp ardından kolonya döküyor. Canının yanmasından zevk alıyor.