Değişen fizyoloji nedeniyle kadınların hamilelik döneminde çok dikkatli olması gerektiğine vurgu yapan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Erhan Karaalap, bu dönemde kilo artışıyla beraber vücut ısısı ve ödemin de arttığını, akciğer kapasitesinin azaldığını söyledi.
Bu nedenle gebeler için sıcaktan korunmanın büyük önem taşıdığını aktaran Dr. Karaalp, sıcak ve nemli yaz aylarını sorunsuz atlatmaları için anne adaylarına şu önerilerde bulundu:
D VİTAMİNİ İÇİN SAĞLIKLI GÜNEŞLENİN
"Özellikle yaz döneminde hamilelerin, D vitamini kaynağı olan güneşten mutlaka faydalanmaları gerekiyor. Ama güneş ışınlarının dik geldiği saatlerde dışarı çıkmamak büyük önem taşıyor. Sıcaklarda sentetik olmayan ince pamuklu, açık renkli kıyafetler tercih edilmeli. Ciltte güneş lekelerinin oluşmaması için ise yüksek faktörlü güneş koruyucu kremler kullanılmalı. Ayrıca güneşli havalarda şapka takmak da hamilelerin dikkat etmesi gereken noktalardan.
SIVI TÜKETİMİNE DİKKAT!
Hamilelikte vücudun artan sıvı ihtiyacı yaz döneminde daha da belirgin hale geliyor. Bu nedenle hamilelerin özellikle sıcak yaz günlerinde günlük sıvı alımını arttırması gerekiyor. Hamileler, dışarı çıkarken yanlarında mutlaka su bulundurmalı ve günde en az 10-12 bardak su tüketmeliler. Taze meyve suyu, probiyotik özellikli kefir, çorba, az şekerli komposto, limonata, ayran gibi sıvılar mineral dengesinin korunmasını ve su tüketiminin desteklenmesini sağlıyor. Gerekli olan sıvı ihtiyacı karşılanmaz ise hamilelikte zaten daha sık olarak görülen idrar yolu enfeksiyonları, kabızlık, hemoroid, erken doğum veya düşük tehdidi, oligohidramnios (bebeğin amnion suyunun normalden azlığı), rahim içi gelişme geriliği gibi birçok istenmeyen durumla karşılaşma riski de artıyor.
YAĞLI YİYECEKLERDEN KAÇININ
Hamileler yaz aylarında az yağlı ve az tuzlu yiyecekler yemeli, kızartmalar ve yağlı yiyeceklerden kaçınmalıdır. Bu tarz bir beslenme, vücutta sıvı kaybına neden olur. Bunun için salata, zeytinyağlı sebze yemekleri daha çok tüketilmeli. Et, süt, yoğurt, peynir gibi temel protein kaynaklarının da az yağlı olmasına özen gösterilmeli. Ayrıca hamilelikte her zamankinden daha riskli olan besin zehirlenmelerine de dikkat edilmeli. Besin zehirlenmeleri sıcak havalarda daha sık görülüyor. Bu durum normal insanlar için genelde hayati risk taşımazken hamileler açısından daha risklidir. Açıkta uzun süre beklemiş sütlü gıdalarda ve etlerde kolayca mikrop üreyebileceği unutulmamalı, bilinmeyen gıdalar tüketilmemeli, olabildiğince dışarıda yemek yemekten kaçınılmalı.
YÜRÜYÜŞ PSİKOLOJİNİZİ RAHATLATIR
Yaz aylarında hamileler için en çok önerilen sporlar uygun saatlerde hafif tempolu yürüyüş ve yüzmedir. Spor yapmak için kendinizi yormanıza gerek yok. Beklenmeyen şeyler yaşanmasına izin vermeyin. Eşinizle birlikte yapacağınız sabah ve akşam yürüyüşleri hem el ve ayaklarda ödem oluşmasını azaltıyor hem de psikolojik açıdan çok fayda sağlıyor.
YÜZME, BULANTI VE KUSMALARI AZALTIR
Yüzerken mikrop kapma ve bulaşıcı hastalıklara yakalanma ihtimali göz ardı edilmemeli. Denizin dezenfektan özelliği düşünüldüğünde, havuzdan daha kolay mikrop ve bulaşıcı hastalık kapmak mümkün. Havuz yerine deniz tercih edilmeli. Havuz tercih edilecekse de hijyen ve bakımından emin olunan sürekli denetlenen havuzlar özellikle kalabalık olmayan zamanlarda kullanılmalı. Sabah erken saatlerde yüzme, hamileliğin ilk 3 aylık dönemdeki bulantı ve kusmaları azaltmada olumlu yönde etkilidir ve günün kalan kısmının daha rahat geçirilmesine yardımcı oluyor. İkinci ve üçüncü 3 aylık dönemlerde ise eklem ve bağları destekleyerek bel ve sırt ağrılarının azalmasında büyük rol oynuyor. Spor sonrası terlemeyle beraber nemli kalan bölgelerde mantar ve enfeksiyonlarda artış olabilir. Bu nedenle sık duş almak ve iyi kurulanmak gerekiyor.
UZUN SÜRE HAREKETSİZ KALMAYIN
Yaz aylarında en sık sorulan soruların arasında ''Seyahat edebilir miyim?'' yer alıyor. 34. gebelik haftasına kadar araç ile ya da kabin basıncı ayarlanmış uçak ile seyahatlerde hiçbir sakınca yoktur. Sadece dikkat edilmesi gereken önemli nokta uzun süre hareketsiz kalan bacaklarda ödem gelişebilme ve damarlarda pıhtı oluşma riskidir. Bu ihtimali göz ardı etmek için varis çorabı kullanmalı, her 2 saatte bir mola verilmeli ya da uçak içinde dolaşılmalıdır."