BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, BBP'nin merhum Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun hayatını kaybettiği kazayla ilgili, "İlgili kurumlar bugün hala şaibe altındadır. Bu kurumlar kapılarını sonuna kadar özel yetkili savcılığa açmalıdır" dedi.
BBP Genel Başkanı Destici, BBP Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında, Yazıcıoğlu'nun hayatını kaybettiği helikopter kazasıyla ilgili soruşturma başladığından bu yana kendilerine çok önemli bilgi ve belgelerin ulaştığını, bunları da yetkililerle paylaştıklarına dikkat çekerek, "Fakat ilgili kurumlar, elde ettiğimiz son bilgiler ve iddiaların araştırılmasıyla alakalı kamuoyunun ve bizlerin beklentilerini karşılamamıştır. Özellikle kamuoyunda 'Muhsin Yazıcıoğlu öldürüldü' algısını derinleştiren kuvvetli şüpheler ortadan kalkmamış, sorular cevabını bulmamıştır" dedi.
Destici, kuvvetli şüphelerin ortada olmasına rağmen tutuklananların suçun vasıf ve mahiyeti değişmediği halde serbest bırakıldığını vurgulayarak, bunun da kendilerinde derin şüpheler uyandırdığını kaydetti. Yeni ve daha fazla tutuklamalar beklentisi kamuoyunda oluşmuşken bu tahliyelerin suçun üstünün örtüleceği kanaatini oluşturduğunu ifade eden Destici, "Türk Silahlı Kuvvetleri, ihmal ve kasıtları kuvvetli delillerle ortaya konulmuş olan Sivil Havacılık Kurumu, diğer ilgili kurumlar bugün hala şaibe altındadır. Bu kurumlar kapılarını sonuna kadar özel yetkili savcılığa açmalıdır. Bu süreçte savcılar yasadan aldığı tüm yetkileri sonuna kadar kullanmalıdır. Dosyada ismi geçen sivil ve askeri kurumlar, bugüne kadar takındıkları korumacılık tavrını terk etmelidirler. Ancak bu şekilde kendileriyle ilgili kamuoyunda oluşan şaibeden bir nebze kurtulabilirler. Bu kişi ve kurumların, bu sürecin bu kadar gündemde kalmasından, soruşturma sürecinin devamından, özellikle de özel yetkili savcılık tarafından soruşturulmasından büyük endişe ve rahatsızlık duyduklarını biliyoruz. İnşallah bu endişe ve rahatsızlık, hukuka bir müdahaleye dönüşmez. Artık kısa vadeli taktik kazanımlarla ve iç politik hesaplarla olayın üstünü örtmeye çalışanlara, ben ve ekibimi basit tehditlerle yıldırmaya çalışanlara açık bir şekilde sesleniyorum. Hiçbir hareket reaksiyonsuz olmaz. Biz bugüne kadar hukuk içinde kaldık. Doğru olan neyse, neye inanıyorsak onu yaptık. Süreç bizi ve aileyi, büyük Türk milletini tatmin etmeyecek, 'Muhsin Yazıcıoğlu öldürüldü' algısını ortadan kaldırmayacak şekilde sonuçlanırsa altını çizerek söylüyorum, biz şehit liderimiz için her şeyi ama her şeyi yaparız" diye konuştu.
Basın mensuplarının sorularını da cevaplandıran Destici, "Son iki tahliyenin Adalet Bakanının özel yetkili savcılarla görüşmesi sonucunda gerçekleştiği yönünde iddialar var. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?" şeklinde sorusuna şöyle cevap verdi:
"Sayın Bakan beni sabah aradı. Bugün de basına yansıyan iddiaların olduğunu ve kendilerinin bu iddiaları yalanladığını söyledi. Dava sürecine kesinlikle bir müdahalesinin olmadığı, sadece bu sürecin daha olumlu gitmesi açısından bizim kendisinden dönem dönem taleplerimizi karşılama noktasında girişimleri dışında bir girişimi olduğunu söyledi."
Adalet Bakanı Sadullah Ergin'in bu görüşmede kendisinin il dışında olduğunu, dönüşte görüşmek istediğini ilettiğini söyleyen Destici, Bakan Ergin ile görüşeceğini vurguladı.
Dava sürecinin birileri tarafından engellenmek istendiği yönündeki bir başka soru üzerine Destici, kendilerine gelen bütün bilgi ve belgeleri savcılarla paylaştıklarını belirterek, "Yani kim tehdit edildi, kimler tarafından nasıl yapıldı bu işler, hangi uyarılarla karşılaşıldı, bütün bunları savcılarla anında paylaşıyoruz" karşılığını verdi.
Bilgileri kamuoyuyla paylaşıp paylaşmayacağının sorulması üzerine Destici, "Yok çünkü dava süreci devam ediyor. Biz bekleyeceğiz makul bir süre, eğer süreçle ilgili somut bir gelişme yaşanmadığını görürsek, kamuoyu desteği alma adına bunu kamuoyuyla, basınla paylaşacağımızı ben bildirdim zaten" dedi.
Bahsekonu belgelerin kaza öncesinde iki helikopterin kaza bölgesinde olduğuna dair olup olmadığını sorulması üzerine Destici, "Evet, tabii. Bu belgeler o belgelerdir. Bizi bir kere şu hiç tatmin etmedi, kamuoyunu da tatmin etmediğini biliyorum. VIP uçan bir helikopterin radardan takip edilmiyor olması veya ediliyor idi de alçaktan uçtuğu için radara girmedi, kör noktalarımız vardı. Bir kere, helikopter düştükten sonra İsmail Güneş 'alo' dedikten 2 dakika sonra 112, hem emniyete hem de jandarmaya haber veriyor, 'Muhsin Yazıcıoğlu'nun helikopteri düştü ve sinyal alınmıyor' diyor. O zaman hem emniyetin hem Jandarma'nın GSM operatörlerden yer temininin talep edilmesi lazım. 45 dakika bu işlem yapılmıyor" diye cevap verdi.
Bir gazetecinin " Bu iş savsaklanmış mıdır?" şeklindeki sorusu üzerine ise Destici, "Biz bir iddia koyuyoruz ortaya, eğer bizim iddiamız doğru değilse, bize gelen bilgi ve belgeler doğru değilse, bizim tanıklarımız doğru şeyler söylemiyorsa o zaman bunlar araştırılsın. Yok bizim söylediklerimiz doğruysa, bizim hem Sayın Cumhurbaşkanımızla, hem savcılarla paylaştığımız bilgi ve belgeler doğruysa, tanıklar doğru şeyler söylüyorsa o zaman da bu işin gereği yapılsın" şeklinde cevap verdi.
Bir gazetecinin 'biz her şeyi yaparız' ifadesinin ne maksatla söylediğini sorması üzerine Destici, "Muhsin Yazıcıoğlu bizim sadece genel başkanımız değildi. Allah'ın gücüne gitmesin her şeyimizdi, ağabeyimizdi, kardeşimizdi, dava arkadaşımızdı, liderimizdi. Onun için de bunu bir kez daha altını çizerek söylüyorum, süreç bizi, aileyi, büyük Türk milletini tatmin etmeyecek, 'Muhsin Yazıcıoğlu öldürüldü' algısını ortadan kaldırmayacak şekilde sonuçlanırsa biz şehit liderimiz Muhsin Yazıcıoğlu için her şeyi yaparız. Kim nasıl anlıyorsa öyle anlasın" dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz