Memorial Antalya Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü’nden Op. Dr. Tamer Bakalım, kalp hastalığı riski bulunan ve kalp hastası olan kişilerin, yaz sıcaklarında ve özellikle de klimalı ortamlarda dikkat etmesi gerektiğini belirtti
Aşırı sıcaklarla birlikte tansiyon seviyesindeki ciddi artışın, kalp krizi riskini de tetikleyebildiğini belirten Memorial Antalya Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü’nden Op. Dr. Tamer Bakalım, “Çünkü hava sıcaklıklarındaki değişiklikler, özellikle havanın çok sıcak ve çok soğuk olduğu dönemler kalp damarları üzerinde olumsuz etki yaparak, kalbin yükünü de artırmaktadır. Bu nedenle yazın, klimalı ortamlara ihtiyaç duyulması ile birlikte özellikle aşırı sıcaktan klimanın etkisi ile soğuyan bir alana ani geçişler, kalp spazmına yol açarak kalp krizi tehlikesini ciddi oranda yükseltmektedir” dedi.
Hava sıcaklığının çok yüksek oranda seyrettiği şehirlerde 40-50 derece sıcakta, klimanın çalıştığı 18-20 derecelik bir ortama girmenin özellikle kalp hastaları için hayati risk taşıdığını belirten Op. Dr. Tamer Bakalım, “Hava sıcaklığının yüksek olduğu dış ortamdan, eve gelip klimayı açarak karşısına geçmek kalp krizi riskini tetiklemektedir. Klimalı ortamlar akciğer hastalıklarına da neden olabilmektedir. Hastanın akciğerlerdeki oksijen kapasitesine ait bir bozukluk, kalp krizine ve kalp yetmezliğine yol açabilmektedir. Bu nedenle klimalı ortamda bulunulacaksa, ideal klimalı ortam ısısının 22 derecenin altında olmaması çok önemlidir. Klima kullanımında önemli olan, soğuk değil serin ortamlar oluşturmaktır” diye konuştu.
Op. Dr. Tamer Bakalım sözlerine şöyle devam etti:
”Yaz mevsiminde kalp hastalarını bekleyen en önemli tehlikelerden biri de sıcak altında uzun süre kaldıktan sonra birden soğuk bir havuza ya da denize girmektir. Çünkü soğuk su, kalp ve damar sağlığı açısından soğuk havadan daha tehlikeli olabilir. Soğuk su, kalp spazmına zemin hazırlar. Yani kalp damarları soğuğun etkisi ile ciddi oranda büzülür ve kan akımı bozulur. Kişinin damar sertliği problemi olmasa bile daralmaya meyilli damarlar varsa bunlar bir takım tetikleyici faktörler sonucu kalp krizine kadar gidebilir. Bu nedenle güneşlenmenin ve yüzmenin uygun olduğu saatlere özellikle dikkat edilmelidir.”
Güneş ışınlarına direkt olarak uzun süreli maruz kalmanın, çok önemli sağlık sorunlarına yol açabildiğini ifade eden Op. Dr. Tamer Bakalım, “Bu nedenle güneşlenme, gölgede ya da şemsiyenin altında ve güneşin zararlı ışınlarının dik gelmediği saatlerde olmalıdır. Yüzme, çok sağlıklı bir egzersiz de olsa havanın çok sıcak olduğu saatlerde sakıncalıdır. Yüzme için en uygun saatler, sabah saat 10.00-12.00 arası, öğleden sonra da 15.00’ten sonra sıcaklığın azaldığı zamanlardır” şeklinde konuştu. Özellikle yazın, sauna, hamam ve kaplıca gibi sıcak ortamların yanında, evde de çok sıcak su ile banyo yapılmasının kalp ve damar sağlığı açısından riskli olduğunu kaydeden Op. Dr. Tamer Bakalım, “Bu nedenle banyo suyunun ılık olması ve banyoda kalış süresinin de uzun olmaması çok önemlidir” dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz