Yeni James Bond Zenci Mi Olacak Diye Bekliyorduk, Yapımcılar "Kızıl" Dedi!

Bizim içimizdeki ses yine de "zenci" diyor ama, hadi neyse...

Artık büyük yaz filmlerinin aylarını arkamızda bıraktık. Mayıs ile başlayıp, inceden Eylül’e sarkan süreç net bir şekilde sonlandı. Bu saatten sonra vizyona ekseriyetle stüdyoların pek bir şey beklemediği ortalama filmler ve festivallere yönelik hazırlanmış eserler hükmedecekler. Elbette iki istisna haricinde. Biri, 18 Aralık’ta Noel dönemine tek başına mühür koymaya gelen Star Wars: The Force Awakens; diğeri ise 26 Ekim’de vizyona girecek olan yeni Bond filmi Spectre.

Spectre’ın bir özelliği var elbette. Sam Mendes’in yönettiği ikinci Bond filmi, yüksek ihtimalle Daniel Craig’in 007’nin smokinlerini üzerine çektiği son eser olacak. Bunu EON Productions uzun süredir bildiği için, yeni Bond arayışlarına hummalı bir şekilde başlamıştı. Kamuoyu uzun süredir oyunu Luther’ın yıldızı Idris Elba’dan yana kullanmaktaydı, ama bahisler de bir süredir Damian Lewis’i önde gösteriyordu. Şimdi son dedikodu, bu yarışın nihayete ermek üzere olduğunu söylüyor.

Reklam
Reklam

İngiltere’de faaliyet gösteren tabloid Sunday Mirror’ın haberine göre, içeride Damian Lewis üzerine ciddi bir mutabakata varılmak üzere. Yapımcı ekip hâlâ Daniel Craig ile çalışmak istiyor, ama İngiliz aktör ayrılmak isterse de yerine Damian Lewis’i getirecekler. Kendisini, alıntılıyoruz, “rol için mükemmel olan bir uluslararası yıldız” olarak görüyor ve, yine alıntılıyorum, “yaşlandıkça daha karizmatik ve sofistike gözüktüğünü” düşünüyorlar.

Ben bu iki tespite de katılmıyorum. Damian Lewis’in bugüne kadar benim gözüme çarpan üç büyük rolü var. Birincisi, Band of Brothers elbette. İkincisi, çok uzun sürmemesine rağmen kısa vakitte eğlencelik bir iş olarak hafızalarda yer eden Life¸üçüncüsü de haliyle Homeland. Bu üç rolde de Lewis belirli derecede mesafeli ve donuk bir performans sergiledi. Benim kafamdaki Bond’da sahip olması gereken o hükmedici karizma ve oturaklılığı göremedim hiçbir zaman. Ben hâlâ bu tanımlara Idris Elba’nın fersah fersah oturduğunu düşünüyorum, ama kaynak bir tabloid olduğundan, hiçbir şeyin bitmediğinin de farkındayım. Bakalım, hayırlısı!

Reklam
Reklam