ANKARA (İHA) - Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Türk Ceza Kanunu'nun 1 Nisan'dan itibaren uygulanacağını vurgulayarak, "Bu yasa kapalı kapılar ardında hazırlanmadı. Bugüne kadar bu katkılar yapılsaydı" dedi.
Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından bir açıklama yaptı. Toplantıda ilk olarak Bingöl'de meydana gelen depremin konuşulduğunu ifade eden Çiçek, depremde can kaybı yaşanmadığını ancak yaralananlar bulunduğunu belirterek yaralılara acil şifalar diledi. Kış şartlarından dolayı bölgede bazı sıkıntılar yaşandığını ifade eden Çiçek, kapalı olan köy yollarının açıldığını ve yardım malzemelerinin hasar gören köylere nakledildiğini ifade etti. Erzurum ve Bingöl valiliklerinin bütçelerinde depremler için yeterli ödenek bulunduğuna işaret eden Çiçek, Bingöl Valiliği'nde 1 trilyon lira, Erzurum Valiliği'nde ise 600 milyar lira deprem ödeneği bulunduğunu kaydetti. Çiçek, ihtiyaç olması halinde yeni ödenek gönderileceğini bildirdi.
Bakanlar Kurulu'nda Özürlüler Yasa Tasarısı'nın da ele alındığını belirten Çiçek, Devlet Bakanı Güldal Akşit'in tasarı hakkında Kurul'a bilgi sunduğunu söyledi. Türkiye nüfusunun yüzde 12'sinin özürlülerden oluştuğunu ifade eden Çiçek, özürlülerden 1 milyon 800 bininin fiziki özürlü olduğunu söyledi. Özürlülere yönelik hizmetlerin dağınıklık arzettiğine işaret eden Çiçek, bu hizmetlerin tek elden yürütülmesi ve sosyal devlet ilkesi gereği özürlülerin güç ve kabiliyetlerden azami faydanın elde edilmesi için böyle bir yasaya ihtiyaç olduğunu ifade etti. Çiçek, tasarının Bakanlar Kurulu'nda imzaya açıldığını açıkladı.
Bakan Çiçek, toplantıda ayrıca bir genel durum değerlendirilmesi yapıldığını bildirdi.
Açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını cevaplayan Çiçek, 1 Nisan'da yürürlüğe girecek TCK'nın ertelenmesine yönelik talepler bulunduğunun hatırlatılması üzerine bir iktidar için en sıkıntılı yasaların, temel yasalar olduğuna dikkat çekti. Temel yasalar hazırlanırken kimsenin memnun edilemeyeceğini söyleyen Çiçek, işbaşına gelen bütün iktidarların işin kolayına kaçarak temel yasaların tümünü değiştirmek yerine ihtiyaca göre 3-5 değişiklik yaptıklarını belirtti. TCK'nın bugüne kadar 60'tan fazla değişikliğe uğradığını, Ceza Muhakemeleri Yasası'nda ise 32 kez değişiklik yapıldığını anlatan Çiçek, bu yasaların delik değik edildiğini ve işi bu şekliyle yürütme imkanı kalmadığını vurguladı.
Çiçek, yeni TCK ile süreci de ayrıntılarıyla aktardığı açıklamasında AB'nin 17 Aralık'ta müzakere tarihi verilmesi için 6 yasanın çıkarılmasını şart koştuğunu hatırlattı. Bu yasalardan bir tanesinin de TCK olduğunu hatırlatan Çiçek, bu 6 yasanın birbiriyle bağlantılı yasalar olduğunu ifade etti. Artık Türkiye'de adli yargıda üçlü sisteme geçildiğine işaret eden Bakan Çiçek, Yargıtay'ın dosya yükünün azaltılması ve yargının hızlandırılması için bazı davaların Yargıtay'a gelmeden istinaf mahkemelerinde sonuçlandırılacağını anlattı. "Keşke bu yasalar Türkiye'nin önünde uzun bir süre varken hazırlansaydı" diye konuşan Çiçek, TCK'nın, 1985 yılından beri işbaşına gelen hükümetlerin gündemlerine aldıkları bir yasa olduğunu kaydetti. Hükümet olarak katılıma açık olduklarını ve herkesin söylediklerine itibar ettiklerini belirten Çiçek, çıkarttıkları yasaları, konunun tarafı olan herkese göndermeye çalıştıklarını anlattı. TCK'nın tasarı olarak 12 Mayıs 2003'te TBMM'ye gönderildiğini hatırlatan Çiçek, 28 Temmuz 2003'te Adalet Komisyonu'nun tasarıyı alt komisyona havale ettiğini ve alt komisyonun tasarı üzerinde 12 Mayıs 2004'e kadar, yani 10 ay boyunca çalıştığını söyledi. Bu dönemde herkesin ne söyleyeceği varsa alt komisyon çalışmalarına katılarak söyleyebileceğini açıkladıklarını hatırlatan Çiçek, tasarının 10 aylık süre içinde 400'e yakın kuruma gönderildiğini ifade etti. Tasarının Genel Kurul'da görüşülmeye başladığı tarihe kadar da 2.5 aylık bir sürenin geçtiğine işaret eden Çiçek, bu süre içinde de tasarının bine yakın kişi ve kuruluşa gönderildiğini bildirdi. Bu tasarının kapalı kapılar ardından hazırlanmadığını dile getiren Çiçek, "Talepleri değerlendirmeye gayret ettik. Bu süreci 1 resmi 1 de sivil kuruluş tepeden tırnağa takip etti. Bunlar Yargıtay ve kadın dernekleri. Tasarı 12 Ekim 2004'te yasalaştı. Bizim önümüzde Hükümet olarak 5 sene 10 sene yoktu. Herkes AB diyordu. Bu tasarılar yasalaştırılmak suretiyle birinci hedefe ulaşıldı. Bu yasalar çıkmasaydı bugün 3 Ekim müzakereleri yoktu" şeklinde konuştu.
TCK'nın bir temel yasa olduğunu ve bu temel yasa ile bazı değişiklikler yapıldığını kaydeden Çiçek, yepyeni bir bina yaptıklarını söyledi. Çiçek şöyle konuştu:
"Eski binadan yeni binaya geçerken bütün eşyalarınız bu binaya uymayabilir. Perdeleriniz kısaysa, yeni binaya daha uzun perdeler almanız gerekebilir. Bu yasa özü itibariyle doğru bir yasadır. Eksiklikleri de olabilir. Genellikle tenkitler Mart ayına girince başladı. Mart'a kadar birşey söylemeyip Mart ayında şunlar şunlar eksik dendiğinde ben de diyorum ki bu katkılar bu süreçte bize yapılsaydı. 1 Nisan'da bu yasalar uygulanacaktır"