Yeni yasalar, yayıncıları zorda bıraktı

İZMİR (İHA) - Son dönemde yasaların büyük değişikliklerle yeniden yapılandırılması, özellikle yasalarla ilgili kitap basan yayınevlerinin 5-6 ay içinde binlerce basılı yayınının depolarda veya kitapçı raflarında kalmasına ve her birinin ortalama 70-80 milyar zarar etmesine neden oldu.

Adalet Yayınları Şirket Müdürü Hakan Karaaslan, 5-6 ay içinde yasalardaki değişiklikler nedeniyle, yasalarla ilgili olarak basılan binlerce kitabın depolarında kaldığını belirterek, "Dağıtımdaki eski basım kitapların iadesiyle zararımız 70 milyarı aştı. Herkes yeni baskı peşinde. O kadar emek ve masrafla yayınladığımız kitaplar hurdacıya gidecek ve bunlar kağıt hamuru haline gelecek" dedi.

Reklam
Reklam

1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren Ceza Muhakemesi Kanunu, Ceza İnfaz Kanunu ve Türk Ceza Kanunu (TCK) ile işlerinin daha da zorlaştığını belirten Ümit Yayıncılık'ın sahibi Ümit Gürtuna, yayınevlerinin hukukçusu bulunduğunu, ancak hukuk bürosu bile olsa yeterli olmayacağını ifade ederek, "TCK'daki basınla ilgili hükümlerin yoruma açık olması karşısında mahkemeler benzer olaylarda farklı kararlar verebilir. Bu da her davanın üst yargıya taşınması sonucunu doğurur. Uygulama süresi içinde yasalar oturdukça, değerlendirmeler netleşecek. Ancak bu koşullarda uzun bir süre nihai kararı Yargıtay içtihatlarında arayacağız" şeklinde konuştu. İzmir Barosu avukatlarından Sema Karhan, yasalardaki sürekli değişimin kendilerini de olumsuz yönde etkilediğini belirterek, güncel olayları izler gibi yasal değişimleri izlediklerini belirtti. Karhan, "İşin maddi boyutunda yayınevleri zarar ediyor ve bu gelişmelerin bizim açımızdan yararından söz etmek mümkün değil. Hukuk kitapları pahalı. Biz bütün gelişmeleri internetten takip etmemize rağmen, 5-6 ay içinde 500 milyon liraya yakın kitap parası ödemek zorunda kaldık. İzmir'de 5 bin, İstanbul'da 15 bin, bütün Türkiye'de 40 bin civarında avukat olduğunu düşünürsek mesleğimizle ilgili devasa kitap masrafı ortaya çıkar" dedi.

Reklam
Reklam

Ceza Muhakemesi Kanunu'na göre, adliyede duruşma salonunda fotoğraf çekimi ve görüntü kaydının yasaklanması nedeniyle gazetelerin kadrolarına ressamları da dahil etmek zorunda kalacağını öne süren Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Oğuzhan Kavaklı, ressamların fikir işçisi olarak istihdam edilmeleri gerekeceği, dolayısıyla 5953 Sayılı Kanunu değiştiren 212 Sayılı Basın-İş Yasası'na göre mukavele zorunluluğunun ortaya çıkacağını ileri sürdü.