Adana Çiftçiler Birliği Başkanı Mutlu Doğru, yeni bir yıla girerken çiftçinin sorunlarını ve beklentilerini anlatarak, çözüm önerilerini de sundu.
Başkan Mutlu Doğru, yaptığı açıklamada yaş sebze ve meyve üretiminden tahıl üretimine kadar tüm tarımsal faaliyetler ve bu faaliyetleri yürüten çiftçilerin rahatlaması ve aynı zamanda ülke ekonomisinin de bundan olumlu etkilenmesi amacıyla yapılması gerekenleri anlattı.
Tarımsal istatistikler
Türk tarımında projeksiyon yapmak, doğru politikalar üretmek için her şeyden önce tarımsal istatistiklerin doğru olarak yapılması gerektiğini belirten Doğru, “ Ne kadar alana, hangi ürünü ekiyoruz, ne kadar üretiyoruz, ne kadar canlı hayvan varlığımız var ? Öncelikle tarımda uydu ve uzaktan algılama yardımı ve arazide yapılacak tespitlerle tarımsal envanterimiz çıkarılmalı ve doğru bir şekilde tarım sayımı yapılmalıdır. Unutulmamalıdır ki ölçemediğimiz hiçbir şeyi yönetemeyiz“ dedi.
Tarımsal destekler
Tarımsal desteklemeler için bütçeden her yıl önemli miktarda kaynak ayrıldığını ancak, destek kalemleri içerisinde hedefine ulaşmayan ve verimliliğe yansımayanların bulunduğunu belirten Mutlu Doğru, “ Bu desteklerle ilgili bizler gibi gerçek çiftçi temsilcilerinin de görüşü alınarak etki ve fayda analizlerinin yapılması ve bazı destekler gerekirse kaldırılarak daha etkin bir destekleme kararnamesi hazırlanmalıdır” görüşünü dile getirdi.
Stratejik tarım ürünleri
Mutlu Doğru, arz açığı olan stratejik tarım ürünlerinin ekimini teşvik için fiyat fark desteği uygulamasının devam etmesi gerektiğini savunarak, “ Bu desteklemeler her yıl üretim miktarları, piyasada oluşan fiyatlar ve üretim maliyetleri göz önüne alınarak hesaplanmalı ve yılbaşı civarında açıklanmalıdır. Susam gibi dışa bağımlı olduğumuz ve geleneksel gıdalarımızdan olan ürünler de bu destekleme kapsamına alınarak üretimi arttırılmalıdır” diye konuştu.
Desteklerin amacı
Tarımsal desteklerin iki temel amacının bulunduğunu, bunlardan ilkinin çiftçiyi ihtiyaç duyulan ürünleri ekmeye teşvik, ikincisinin ise üretim maliyetlerini düşürerek tarımı sürdürülebilir hale getirmek olduğunu ifade eden Doğru, “Bu iki hedefe ulaşmak için destekleme kararnamesini çiftçi ekim desenini belirlemeden, yani yılbaşından önce açıklamak ve geçmiş yılın destekleme ödemelerini ise finansmana en çok ihtiyaç duyulan ekim zamanı yapmak gerekir. Yaşanan gecikmeler nedeniyle destekler bu hedeflere ulaşamamaktadır” dedi.
Tarım ürünleri piyasasının takibi
Adana Çiftçiler Birliği Başkanı Doğru, tarım ürünleri piyasalarını daha yakından takip edecek özel sektör ve kamudan oluşan yetkili bir kurul oluşturulması ve tarımsal desteklemelerin, tarım ürünleri ile ilgili gümrük vergi oranları ve tarımsal projeksiyonların bu kurulun görüşü alınarak hayata geçirilmesi gerektiğini dile getirdi.
Girdi maliyetleri sorunu
Çiftçilerin bitkisel üretimde en önemli sorununun gübre ve mazot gibi temel girdi maliyetlerinin yüksekliği olduğuna dikkati çeken Mutlu Doğru, “Hayvansal üretimdeki yem maliyetlerinin yüksek olması da bitkisel üretimdeki yüksek maliyetlerden kaynaklanmaktadır. Bu maliyeti düşürmek için desteklerin tabana yayılması ve her çiftçinin faydalanması açısından bu iki kalemin desteklerinin arttırılması gerekmektedir” diye konuştu.
Maliyetlere kur etkisi
Mutlu Doğru, çiftçinin önemli girdilerinden olan zirai ilaç ve bitki besleme ürünlerinin büyük bir bölümünün ithal edildiğini anımsatarak, “Kurlardaki artıştan dolayı fiyatları yüzde 80 civarında artan bu ürünler, kurların düşmesine rağmen fiyatlarını geri çekmedikleri için çiftçimizin üretim maliyetleri üzerinde olumsuz etki oluşturacak. Bu ürünlerin gümrük giriş fiyatları ile perakende satış fiyatları tespit edilerek gerekli tedbirler alınmaz ise bu yüksek maliyetler tarımsal ürün fiyatlarına ve verimliliğe de yansıyacaktır” şeklinde konuştu.
Hasat zamanı gümrük vergilerinin durumu
Tarımsal ürün piyasalarının çok kırılgan ve spekülasyonlara çok açık olduğunu, bu nedenle hasat zamanı gümrük vergilerinin düşürülmesi, ithalat yapılması veya TMO gibi kamu kurumlarına ithalat yetkisi dahi verilmesi çiftçinin piyasalarını olumsuz etkilediğini vurgulayan Doğru, “Hasat zamanı bu gibi haberlerin yayılması bile piyasaları olumsuz etkilediğinden bu konuya azami dikkat gösterilmeli ve hasat zamanı ithalat yapılmayacağı güvencesi piyasaya verilmelidir” dedi.
Future borsaları
Mutlu Doğru, tarımın doğal sorunlarından birisine daha dikkati çekerek, şöyle konuştu:
“Bir yıl boyunca talebi olacak ürünün, piyasaya kısa sürede hasat edilerek arz edilmesi fiyatların hasat zamanı düşmesine neden olmaktadır. Bunu önleyecek çözüm gelişmiş ülkelerde de uygulanan future borsalarıdır. Türkiye’de lisanslı depoların kurulması ve depolanabilecek ürünlerin bu depolarda saklanarak pazarlanması doğru atılmış bir adımdır. Ancak bu depolara teslim edilen ürünlere ait elektronik ürün senetleri ürün ihtisas borsalarında işlem görmeli ve yatırımcıya açılmalıdır. Finans piyasaları ile lisanslı depolar ve ürün ihtisas borsaları entegre edilerek bu önemli yapısal sorun çözüme kavuşmalıdır.”
Tarla fiyatı ve tüketici fiyatı arasındaki fark
Yaş meyve sebzede üreticinin tarla fiyatı ile tüketici fiyatları arasındaki uçurumun devamlı gündeme geldiğini ve çare olarak hal yasasında değişiklik yapılarak çözüm arandığını belirten Mutlu Doğru, “Bu sorun ancak üreticilerden direk alım yapan ve satış ağı çok geniş market zincirleri, üretici kooperatifleri satış noktaları veya üretici birliklerinin kuracağı pazarlama zincirleriyle çözüme kavuşabilir. Buralarda satılacak ucuz sebze ve meyve piyasayı da regüle edecektir” ifadelerini kullandı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz