Yenidoğan bebek çetesi mağduru aile Fırat Sarı'nın yaptıklarını tek tek canlı yayında anlattı! "Eve git! Hamileliğini unut..."

Aralarında doktor, hemşire, 112 sağlık çalışanları, ambulans şoförlerinin olduğu 47 kişilik yenidoğan bebek çetesinin mağdur ettiği Orhan ve Sevil Dağlı çifti, çete lideri Fırat Sarı'yla yaşadıkları süreci ve bebeklerinin nasıl engelli kaldığını kan donduran detaylarla TV100 canlı yayınında anlattı.

12 bebeğin ölümüne neden olan ve çok sayıda aileyi adeta bebeklerinin hayatlarıyla oynayan katiller, Türkiye gündemine oturdu. Aralarında doktor, hemşire, 112 sağlık çalışanları, ambulans şoförlerinin olduğu 47 kişilik çetenin liderliğini ise doktor Fırat Sarı’nın yaptığı ortaya çıktı.

Hazırlanan iddianamede çetenin hastaların mevcut durumlarını evrak işlemlerine farklı yansıtarak (entübe olanı entübe olmayan, entübe olmayanı entübe olan, kullanılmayan ilaçları kullanılmış şekilde) gibi yöntemlerle evrak sahteciliği yapıp SGK'ya fatura ettiği, hastaların mevcut durumlarını olduğundan daha ağır göstererek daha uzun süre yatış sağlayıp SGK'dan yüksek ücret tahsil ettiği ve bazı hasta yakınlarından fazladan ücret adı altında para almak gibi işlemlerle maddi çıkar elde ettiği de aktarıldı.

Reklam
Reklam

MAĞDUR AİLE CANLI YAYINDA YAŞADIKLARINI ANLATTI!

Yenidoğan çetesinin ağına düşen Orhan ve Sevil Dağlı çifti, oğulları Asilhan'ın Fırat Sarı yüzünden nasıl engelli kaldığını ve yaşadıkları süreci TV100 canlı yayınında anlattı. Kan donduran detayları aktaran acılı anne Sevil Dağlı, "Ben cumartesi gecesi 30 artı 1 doğum yaptım. Bebeğimin kilosu gayet iyiydi fakat akciğerleri gelişmediği için yoğun bakım süreci olacaktı. Tam da o anda onların ağına düştük. Potansiyel müşteriydik. Benim çocuğum kuvözle alınıp götürülmesi gereken bir durumdaydı fakat benim çocuğumu elleriyle taşıyarak götürdüler." dedi.

"HAMİLELİĞİNİ UNUTMAYA ÇALIŞ"

"O şebekenin hastanesi. İşin kötü tarafı doktor yok alıp götüren hemşire. Hanımefendi 'İlk müdahaleyi ben yaptım.' dedi. Biz evladımızla ilgili bilgi bile alamadık. Hastanede karış karış doktor aradık. Çocuğumuz hakkında bilgi alamadık. 2 gün sonra doktor dediğimiz Fırat Sarı geldi. Doğumu yaptıran kadın doktor geldi. Daha sonra Fırat Sarı ile karşılaştığımda 'Çocuğunuz iyi değil 2 hafta ya yaşar ya yaşamaz. Yaşasa bile 6-7 ay burada. Siz eve gidin. Hamileliğinizi unutmaya çalışın' dedi." sözleriyle çetenin ağına düştüğü anı anlattı.

Reklam
Reklam

Bebekleri Asilhan'ı görmek için hemşirelere para verdiklerini belirten aile, Fırat Sarı'nın birkaç gün sonra çocuklarının nöbet geçirdiğini söylediğini aktardı. "Fırat Sarı, 'Çocuk nöroloji uzmanımız gelip gördü. Bir ilaç başladık.' dedi. Sonra o doktora gittim. Doktor 'O hastaneye gitmedim öyle bir şey demedim ve çocuğunuzu görmedim' yanıtını verdi" dedi.

Anne Sevil şu sözlerle süreci anlattı: "Biz çocuğu 35 gün sonra başka bir hastaneye götürdük. Orada başka bir şeyler olduğunu anladık. Yoğun bakımda çocuklar hiç susmadı, hemşirelerin tavırları doktor Fırat Sarı ile hemşireler arasındaki diyaloglar yakındı. İki kanka sohbet ediyor gibiydi."

"GÖTÜRDÜĞÜMÜZ SÜTLERİ VERMEDİLER. ÖMÜR BOYU ENGELLİ KALACAK"

"Önce doktor Fırat Sarı ile konuştuğumuzda 'Çocuğunuzu şurdan şuraya oynatırsanız ölür.' dedi. Ben de korktum. Bir iki gün daha tuttuk. Gebeliğimi takip eden doktorum 'Ambulansla alıp götürün.' dedi ama Fırat Sarı, bizim çıkartmamamız için elinden geleni yaptı. Asilhan ömür boyu engelli kalacak. Yüzde doksan engelli. Doğduğunda kuvöz olmadan alıp çocuğu götürdükleri için beyin kanaması geçirdi." ifadelerini kullandı.

Reklam
Reklam

"Doğum anında oksijen tüpüyle yoğun bakıma kaldırsalardı engelli olmayacaktı. Beslenmesiyle ilgili sıkıntılar olduğu için nöbet geçirmiş. Biz çocuğumuzu oradan aldık. Almasaydım o çocuklar arasında olacaktı. Doğduğu kiloyla çıkardık. Beslenme yapmıyorlar, sütleri vermemişler. Götürdüğümüz süt paketleri duruyor." sözleriyle yaşadıklarını aktardı.

Anahtar Kelimeler: