1. Endüstriyi anlamaya zaman ayırırlar.
Var olanı anlamadan yenilik yapamazsınız. Oyun alanınıza biliyor olduğunuzu düşünseniz bile, aslında gerçek öyle değil.
Endüstriler -eğer ölmüyorlarsa- durağan değillerdir. Ki o durumda bile kişinin herhangi bir endüstriden öğrenebileceğini birçok yeni bilgi vardır. Her şeyi bilmek imkansızdır.
Ve eğer endüstri hâlâ büyümekteyse, tüm değişimi takip edebilmek imkansızdır.
Her şeye rağmen, en yenilikçi insanlar endüstriyi tanımazlarsa neyin eksik olduğunu da hiçbir zaman bilemeyeceklerinin farkındadırlar.
2. Hedef pazarlarını/müşteri tabanlarını tanımaya zaman ayırırlar.
Ne tür bir yenilik yaratma aşamasında olursanız olun, insanları yani yaşayan canlıları içerecektir.
Müşterilerinizin ihtiyacı olanı onlara sunabilmeniz için müşterinizin neye ihtiyacı olduğunu bilmeniz gerekir.
Yenilik budur; insanlara ihtiyacı olan şeyi daha iyi, daha işe yarar ve daha memnun edici bir sekilde sunabilmek.
3. Problem çözücüdürler.
Başlarda iyi iş yapan ama popüler olur olmaz ölen birçok iş alanı vardır.
Bu yüzden de, tek faydalı yanı olarak 'eğlence' sunan birçok ürün ya da hizmet start-up girişimi patlamaya mahkûmdur.
Buradaki sorun 'eğlence'nin devamlı yenilik isteyen ve sıkıcı hale dönme riski olan bir özellik olmasıdır. Yenilik ise gelişimin önemli bir parçasıdır ve bu yüzden de "eğlence"nin ötesine geçilmelidir.
Yenilik yapmak demek bir eksiği doldurmak demektir. Eğer bir problemi çözmüyorsanız problem yaratıyorsunuz demektir.
4. Kaliteye odaklanırlar.
Düşük kalite bir ürün veya hizmet oluşturarak da yenilik yapabilirsiniz ama bu durumda eninde sonunda rakipleriniz tarafından alt edilirsiniz. Bu her zaman böyle olur.
Eğer yenilik yapıp kötü bir ürün yaratıyorsanız ve biri gelip sizin sunduğunuz çözümü daha iyi şekilde sunuyorsa, ne olur sanıyorsunuz?
O fikirle ilk ortaya çıkan siz bile olsanız, kimse sizi hatırlamaz, çünkü piyasadan silinirsiniz.
5. Tasarımın önemini bilirler.
Apple tasarım ve işe yararlılığı birleştirdiği için Apple'dır.
Tasarım sizi tek başına bir yere götürmeye yetmez, ama tasarımsal olarak çekicilik olmadan da bir yere varamazsınız.
Eğer sattığınız şey harika gözükmüyorsa ve kullanımı kolay değilse, o ürün eksiktir. Ve eğer eksikse geliştirilmeye açık demektir. Muhtemelen sizden bir başkasının yapacağı bir değişiklik...
6. Kuralları bilirler. Ama kurallara göre oynamasını daha iyi bilirler.
Sürekli diğerlerinin yaptığı şeyleri, diğerlerinin yaptığı şekilde yaparak yenilik yaratamazsınız.
Bir endüstrinin kuralları basit olarak; piyasaya girme, değişiklik yapma veya ince ayar verme noktalarına dair temel esaslarıdır.
Eğer bir işi şimdiye dek yapılmış şekilde yapıyorsanız, o zaman şimdiye dek yapılmış sonuçlara çok benzer alırsınız.
7. Çoğu kişinin tersine, kendilerini belirsizliğin ortasına atmaktan çekinmezler.
Yenilik yapmadaki zorluk, ona her zaman eşlik eden belirsizliktir.
Yenilik yapmak ve belirsizlik el ele gider, eğer sizden önce yapan biri olmadıysa, işe yarayacağından nasıl emin olabilirsiniz?
Eğer bu gerçekten bir yenilikse, işe yarayıp yaramayacağı da tamamen bilinmez olacaktır.
8. Verimliliği asıl nokta olarak görürler.
Yenilikçilik her zaman bir şeyi daha iyi, daha hızlı, daha kolay, daha işe yarar yapmaya yani kısaca daha verimli yapmaya bağlıdır.
Verimlilik yenilikçiliğin arkasındaki itici güçtür. İnsanoğlu verimliliği sever çünkü biyolojimize böyle kazınmıştır.
Hem çok tembel hem de en iyisini isteyen egolarımız vardır.
9. Yaratıcıdırlar.
Neyle çalıştığınızı, insanların ne istediğini, neyle karşı karşıya olduğunuzu ve önünüze çıkması muhtemel engelleri nasıl aşacağınızı artık anladığınızda, yaratıcı olma zamanı geldi demektir.
Hiçbir fikir, gerçekten aptalca olduğu ortaya çıkana kadar aptalca değildir. Not almak, karalamak, başkalarıyla fikir teatisi yapmak; hepsi bu sürecin parçalarıdır.
10. İşi başaracakları konusunda kendilerine güvenirler.
Yenilikçi bireyler, yenilikçi olma kapasitesine sahip olduklarına inandıkları için yenilikçidirler.
Eğer bir şeyi başarabileceğinize inanmazsanız, başarmak için gerekli olan eşiği asla aşamazsınız.
Yenilikçilik zordur ve her şeyin olduğu gibi yenilikçiliğin de bir sınırı vardır.
Yenilikçi bir şey, problemleri çözerse bunun sonucunda doğal olarak insanların daha az problemi olacaktır.
Eğer kendinize, sonuna kadar gidecek kadar güveniniz ve inancınız yoksa, daha başlamadan vazgeçersiniz. Hatta çoğunlukla olan da budur.
11. Öngörülerine güvenirler.
Kendinize inanmak işin bir parçası. Ve her zaman da kolay olmayan bir parçası.
Ama inandığınız bir görünüz olması bunu kolaylaştırır. Ürününüze, hizmetinize, firmanıza/ekibinize güveniyorsanız, bazen bu yeterli olur.
Aklınızda kimsenin hayalinize inanmadığını canlandırın. Ki muhtemelen inanmayacaklardır.
Hayatlarında hiçbir şey başarmamış insanlar, kendilerini daha iyi hissetmek adına başkalarıyla dalga geçmekten hoşlanırlar.
Ne olursa olsun, sizden başka kimse inanmazken, bir şeyin işe yarayacağına inanan tek kişi olmak hedefinize odaklanmanızı zorlaştırır.
Bu yüzden de, uğraştığınız şeyin gerekli olduğuna kesinlikle ikna olmanız gereklidir.
Aksi takdirde, diğer insanlar sizi hatalı olduğunuza inandırabilir.