ANKARA (İHA) - CHP Adana Milletvekili Tacidar Seyhan, Emet Borik Asit Tesisi Atık Barajı'ndan, normalden 180 kat daha yüksek oranda arseniğin yeraltı sularına karıştığını belirterek, "Bu bölgede üretilen suları Meclis de alıyor. Kullandığımız suyun sağlıklı olup olmadığı konusunda endişe duyuyorum" dedi.
Parlamento'da bugün bir basın toplantısı düzenleyen Seyhan, Emet Borik Asit Tesisi Atık Barajı'yla ilgili, su yataklarına zehirli atıkların devlet tesislerinden akıtıldığını ileri sürdü. Seyhan, Kütahya'nın Emet İlçesi'nde, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler'in 2003'te üretime açtığı borik asit tesisinin atık barajının sağ tarafında meydana gelen çatlakların yol açtığı ve 3 yıldır seyirci kalınan zehirli atıkların, çevreye ve insan hayatına zarar verdiğini kaydetti. Seyhan, fabrika üretime başladıktan sonra atık barajının sağ tarafındaki setlerin altında meydana gelen kaçağın biriktiği kuyulardan, periyodik numune alındığını, alınan numunelerde 1 litrede olması gereken arsenik seviyesinin 180 kat, borik asitin 6 bin kat, sülfat oranının ise litrede olması gerekenden 20 kat fazla olduğunun tespit edildiğini bildirdi. Seyhan, buradaki yeraltı sularının, Gelenbe Deresi üzerinden Emet Çayı'na, buradan Kara Çay ve Mustafa Kemal Paşa Çayı yolu ile Ulubat Gölü'ne kadar ulaştığını belirterek, Emet ve Mustafa Kemal Paşa Çayı'nın aktığı güzergahta 2 milyon 174 bin 66 kişinin yaşadığına işaret etti. Seyhan, bu kişilerin, çaylardan akan suyu kullandıkları için hayatlarının tehlikede olduğunu söyledi. Seyhan, devletin, zehir raporlarını gizleyerek vatandaşın hayatıyla oynadığını kaydetti. Çevre felaketi ve çölleşmenin adım adım Türkiye'yi sardığını, bunun tek sorumlusunun da gerçekleri gizleyen, devletin yetkilileri olduğunu savunan Seyhan, "Duyarsız yetkililer hakkında buradan suç duyurusunda bulunuyorum. Bu katliamdan, iki bakanlık sorumludur. Çünkü yetkililer, çevreye karşı suçlar bölümünün 181. maddesini çiğnemektedir. Yani suç işlemektedir. Bu nedenle savcıları derhal harekete geçmeye çağırıyorum. Ayrıca, bölgedeki insanların sağlık durumu hakkında inceleme yapmak, Sağlık Bakanlığı'nın sorumluluğundadır" diye konuştu.
Seyhan, Meclis'te kullanılan suyun dahi sağlıklı olup olmadığı konusunda endişe duyduğunu dile getirerek şu ifadelere yer verdi: "Hangi markanın o bölgelerde su ürettiği biliniyor. O bölgelerde üretilen sular, Meclis tarafından da alınıyor. Bunun için gerekli analiz yaptırılmalı".