Yerli Kırtasiye Ve Ayakkabı Ürünlerinde Güvensizlik Oranı Yüksek

Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Bu yıl iç piyasadaki kırtasiye denetimlerinde özellikle halk arasında merdiven altı diye tabir edilen yerlere ağırlık verdiklerini belirterek, bu nedenle yerli kırtasiye ve ayakkabı ürünlerindeki güvensizlik oranının yüksek tespit edildiğini vurguladı.Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, 2013 yılı okul ve kırtasiye malzemelerine yönelik Piyasa Gözetimi ve Denetimi (PGD) sonuçlarını açıkladı. Ürün güvenliğinin idari, hukuki ve teknik düzeyde sürekli güncellenen ve gelişen bir yapıya sahip olduğunu ifade eden Bakan Yazıcı "Üreticiler ve tüketiciler nezdinde 'güvenli ürün' bilincinin oluşturulması, piyasada güvenli ürünlerin dolaşımını sağlayacak en önemli araçtır. Kamuoyunun bu yönde bilinçlendirilmesi bugün dünya çapında uygulanan önemli bir piyasa gözetimi ve denetimi politikasıdır. Tüketicinin korunması; tüketicinin ekonomik menfaatlerinin yanı sıra, sağlık ve güvenliğinin korunmasını da içermektedir. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı olarak, piyasaya arz edilen ürünlerin mevzuata uygun olmasına yönelik denetimler yapıyoruz. Denetim sonuçlarının, üreticilerimiz için düzeltici ve eğitici olmasını sağlamak, farkındalığı artırmak üzere de farklı uygulamalarımız var. Örneğin; Ürün güvenliği” konusunda broşürler hazırlanarak tüketicilerimize ve denetimler esnasında firmalara dağıtıyoruz. Denetim personeli tarafından; üretim aşamasında, üreticilere yönelik bilgilendirme ziyaretleri yapılmaktadır. Benzer şekilde tüketicilerden gelen ihbar ve şikayetler; denetimin hangi alanlarda yapılması gerektiğini göstermesi bakımından oldukça faydalıdır. Tüketici bilincinin yaygınlaşması ile, ihbar ve şikayetler aracılığıyla güvensiz ürünlere daha kolay ulaşmamız mümkün olacaktır" dedi.Bakan yazıcı mevzuat bakımından ülkemizde daha önce düzenleme yapılmamış ürünlere yönelik iki temel mevzuat hazırladıklarını ve uygulamaya koyduklarını söyleyerek, "Özellikle, hassas tüketiciler dediğimiz bebekler, çocuklar, öğrenciler tarafından kullanılan ürünlerin taşıması muhtemel riskleri bertaraf etmek önceliğimizdir. Ayrıca standartlara uygun üretim yapan firmaların korunması ve haksız rekabetin önlenmesini önemsiyoruz. Piyasa gözetimi ve denetimi faaliyetinin etkin olabilmesi için idareye görev düştüğü kadar, ebeveynlere de büyük iş düşmektedir. Anne-babalar, çocuklarımızın sağlıklı yetişmesi için ürün alırken; bilinçli olmalı ve aldıkları ürünlerin güvenli olup olmadığını sorgulamalıdır" dedi.Bakan Yazıcı, yaptıkları PGD denetim sonuçlarını da paylaştı. Bakanlık tarafından yürütülen piyasa gözetimi ve denetimi faaliyetlerinin tekstil, ayakkabı, kırtasiye, mobilya, çocuk bakım ürünleri gibi doğrudan tüketiciye arz edilen ürünlere yönelik olduğunu belirten Bakan Yazıcı, "Bu alanlar, özel bir önem ve hassasiyet gerektirmektedir. Bu konuda ilgili tüm kuruluşlarla koordineli çalışıyoruz. İlgili Bakanlıklar nezdinde konuyu hassasiyetle takip etmekteyiz. Uluslararası kuruluşlarla, ülkemizde konuyla ilgili tüm kurumlarla ve sektör temsilcileri ile çalışmalar, toplantılar ve iş birliği yapıyoruz.Bunların neticesinde, güvensiz ürünlerin tespit edilmesi ve piyasadan uzaklaştırılması hedefine yönelik önemli ilerlemeler kaydettik" dedi.Bakanlığın kırtasiye, okul önlüğü ve ayakkabılarına yönelik ilk uygulamayı 2011 yılında yaptığını dile getiren Yazıcı, bu denetimlerde 33 bin 556 ürünün denetlendiğini ve 12 bin 718 ürünün güvensiz bulunduğunu belirtti. 2012 yılında ise Bakanlığın görev alanında 9 bin 49 ürün incelendiğini ve 2 bin 200'i güvensiz bulunduğunu ifade etti. 2011'e oranla 2012 yılında ciddi bir düzelme gerçekleştiğinin altını çizen Yazıcı, 2011'de kırtasiye ürünlerinde yüzde 53 olan güvensizlik oranının 2012 yılında yüzde 24'e düştüğünü vurguladı. Yazıcı, "Tüm ürünlerdeki güvensizlik ise 2011 yılında yüzde 38.6 iken; 2012'de yüzde 8.7'ye gerilemişti" dedi.Bu yıl okullar açılmadan, Ağustos ve Eylül aylarında 10 şehirde denetimler yaptıklarını söyleyen Bakan Yazıcı, "Denetimlerde kırtasiye, okul önlüğü ve ayakkabı gibi okul çağındaki çocuklarımızın kullandığı tüketici ürünlerinden numuneler alındı. Denetimlerde alınan numunelerin nerelerden alındığı, son derece önemli ve fark oluşturan bir durumdur. Denetimlerimiz başlamadan önce konuyla ilgili uzmanlarımız risk analizi yaptılar. Bu analizlere göre; özellikle güvensiz ürün satılması muhtemel satış noktaları ve güvensizlik riski taşıyan ürünler tespit edildi. Bu şekilde, sınırlı kaynaklarla daha etkin ve sonuç odaklı denetimler yapmayı hedefledik" dedi.Denetimlerin Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürlüğü ile ticaret il müdürlüklerinin işbirliği ile gerçekleştirildiğini vurgulayan Yazıcı, şunları söyledi: "Bu yıl Bakanlığımızın görev alanına giren toplam 26 bin ürün denetlenmiştir. Bu ürünler arasından güvensizlik şüphesi nedeniyle 102 farklı marka ve modelden numune alınmış; Ve test edilmek üzere akredite laboratuvara gönderilmiştir.Laboratuvardan yapılan analiz sonuçlarına göre; 37 markanın numuneleri güvensiz bulunmuştur. Güvensiz bulunan 37 farklı markaya ait numune toplamda 1.310 adet ürüne tekabül etmektedir.Bu seneki denetimlerimizde ürünlerde azo boyar ve fitalatın yanı sıra ağır metal de aranmıştır. Güvensiz bulunan ürünler, ağırlıklı olarak kullanımı kısıtlanmış olan kimyasallardan “fitalat” maddesini içermektedir. Güvensiz bulunan 1.310 ürünün yüzde 29’u ithal üründür. Geri kalanı ise yerli üretimdir. Bu yıl iç piyasadaki kırtasiye denetimlerimizde özellikle, halk arasında “merdiven altı” diye tabir edilen yerlere ağırlık verdik. Bu nedenle yerli ürünlerdeki güvensizlik oranı yüksek tespit edilmiştir. "Bakan Yazıcı, yerli tekstil ürünlerinin tamamına yakınının güvenli bulunduğunu bildirdi. Yerli kırtasiye ve ayakkabı ürünlerindeki güvensizlik oranının ise yüksek olduğunu ifade eden Yazıcı, ürün grupları itibari ile bakıldığında "güvensiz ürün" sonuçlarını şöyle sıraladı: "6 bin kırtasiye ürününden bin 59'u, yüzde 17.65'i, 700 ayakkabının 233'ü, yüzde 33.28'i, 19 bin 300 kıyafetin 18'i, yüzde 0.09'u."Hayati Yazıcı, tüm ürün grupları dikkate alındığında güvensizlik oranının yüzde 5 olduğunu bildirdi. 2011 yılından önce herhangi bir şekilde denetlenmeyen kırtasiye piyasası ciddi oranda düzene girdiğini dikkat çekti.Yapılan denetimler sonucunda bugüne kadar uygulanan ve bu sene de uygulanacak yaptırımlara değinen Bakan Yazıcı, "4703 sayılı Kanun gereğince güvensiz ürünlerin üreticilerine 2011 yılında 555 bin Lira; 2012 yılında 148 bin Lira, idari para cezası kesilmiştir. Bu sene ise 37 üreticiye yaklaşık 542 bin Lira idari para cezası uygulanacaktır" dedi.Hedeflerinin para cezası kesmek değil üreticilerin daha sağlıklı ürünleri piyasaya arz etmelerini sağlamak olduğunu belirten Bakan Yazıcı, "Denetimlerin yanı sıra eğitim ve bilinçlendirme çalışmaları yapıyoruz. Ayrıca aynı kanun uyarınca güvensiz ürünlerin toplatılması, piyasaya arzının yasaklanması ve iki ulusal gazete ve televizyonda ilanına ilişkin yaptırımları da kararlılıkla uygulamaktayız. 2011 ve 2012 yıllarında yapılan ilanlar Bakanlığımız internet sitesinde de yayımlanmıştır. 2011 ve 2012 yılına ait güvensiz ürün ilanlarını Bakanlığımızın web sitesinde yer almaktadır. Bu yılki denetimler sonucunda güvensiz bulunan ürünler de yasal süreç tamamlanır tamamlanmaz Bakanlığımız web sayfasında yayımlanacaktır. Zaman içinde her kesimde bu konuda hassasiyetin geliştiğini görmekteyiz. Dileğimiz hiçbir denetim olmasa dahi üreticilerin insan ve çevre sağlığına zarar verecek üretim biçimlerini tamamıyla terk etmesidir" dedi.