Yeşil Belarus’ta

Eski Jandarma İstihbaratçı Oğuz konuştu. Çarpıcı bir iddiada bulundu.

Geçen hafta eski özel harekatçı Ayhan Çarkın’ın 1995 yılında kaçırıldıktan sonra haber alınamayan eski MİT muhbiri Tarık Ümit’in cesedinin yerini bildiğini iddia etmesi gündemde geniş yer bulmuştu. Çarkın, Silivri’de Ümit’in gömüldüğü yeri işaret etti ancak kazılardan sonuç elde edilemedi. Kazıya katılan Tarık Ümit’in amcası Cemalettin Ümit ise önceki gün bir televizyon programına çıkarak çarpıcı bir iddiada bulundu.

Amca: Cesedi Trakya’da değil

Vatan Gazetesi'nin haberine göre, Amca Ümit, yeğeninin Trakya dışında bir istikamette gömülü olduğunu iddia etti. Yeğenini Ayhan Akça ve Ziya Bandırmalıoğlu’nun pastaneden alarak İbrahim Şahin’le birleştiklerini ve başka bir ekibe teslim ettiklerini söyledi. PKK’nın uyuşturucu trafiğini kontrolü altına alan bu ekibin başında Mehmet Ağar olduğunu ve Ağar’a yardımcı olan Korkut Eken’in Tarık Ümit’i tehdit ettiğini de sözlerine ekledi. Programa katılan bir isim ise oldukça dikkat çekti. ‘Yüksekova Çetesi’ni ortaya çıkaran ve Susurluk Komisyonu’na verdiği ifadede Yeşil’i deşifre eden emekli Jandarma İstihbaratçı Astsubayı Hüseyin Oğuz birçok bilgiyi ilk kez programda dile getirdi. VATAN’a da konuşan Oğuz şunları söyledi:

Reklam
Reklam

‘Mehmet Altan doğru yazmış’

“Bana 1997 yılından sonra Tarık Ümit’in akıbetiyle ilgili Muğla Jandarma Komutanlığı’ndan bir arkadaşım dosya getirdi ve Ümit’in cesedinin Muğla’da olduğunu söyledi. İnfazı yapanlardan biri Yeşil. Diğer kişinin ismine ise Tarık Ümit olayı basında tartışılırken birkaç kez yer verildi ve ismi çözüldü. Bu kişinin ismini İzmir Emniyeti’nde verdiğim ifadede söyledim ve emniyet güçleri şu anda bu kişiyi arıyor. Yeşil’e ilişkin olarak da bazı yazılar yazıldı. Yeşil hakkında Mehmet Altan, Belarus’ta olma ihtimalini yazmış. Doğru yazmış.

Çobanlık yapıyor

Emekli Jandarma İstihbarat Astsubay’ı Hüseyin Oğuz 1977 yılında başladığı mesleği boyunca görev yaptığı yerlerde faili meçhul olayların üzerine gitmesiyle tanındı. 1997’de emekli olan Oğuz, eşiyle birlikte İzmir’in Karaburun ilçesine yerleşti. Her şeyden elini eteğini çekip çobanlık yapmaya başladı.