YGS’ye girecek öğrencilere uyarı

Medical Park Ordu Hastanesinde görevli Psikolog Nagihan Akarsu, sınava sayılı günler kaldığını belirterek, "Sınav kaygısı, birçok öğrencinin temel endişe kaynaklarından biri olduğu için sınav anında önemli başarı kayıplarına neden oluyor" dedi.

15 Mart Pazar günü yapılacak olan Yükseköğretime Geçiş Sınavına(YGS) sayılı günler kala uzmanlardan sınava girecek öğrenci ve velilere uyarılar geldi. Endişe ve heyecanın yaşandığı bu günlerde, yanlış yaklaşımların öğrencilerin daha fazla panik olmasına neden olabileceğini belirten Medical Park Ordu Hastanesi Psk. Nagihan Akarsu öğrencilere ve ailelerine önerilerde bulundu.

Reklam
Reklam

"KAYGILANMANIN SEBEBİ YARIŞ İÇİNDE OLMAKTIR"

Sınav kaygısının başlaca nedenlerini ve çözüm önerilerini açıklayan Psikolog Nagihan Akarsu, "Sınav kaygısının başlıca sebepleri, öğrencilerin mutluluğu sınavı kazanmakta ve sınavı çevresi ile girdiği yarışın bir vasıtası olarak görmesidir. Ayrıca kendisini çevresine kabul ettirmekte zorlanan kişiler, sınavı bir kurtuluş olarak gördükleri için sınava gereğinden fazla vazife yüklerler. Sınavın kişiliğinizi değil, becerinizi ölçtüğünü unutmayın. Değerinizi sınavla kazanmadığınıza göre sınavla da kaybetmezsiniz. Mantıksız ve hissi yarışlara girmeniz sizi yıpratacaktır. Üstelik çoğu zaman geçmişteki başarısızlıklarımıza odaklanıp gelecekte de başarılı olamayacağımıza inanıyoruz. Her başarılı olan, her zaman başarılı olduğu için mi istediği konumdadır, yoksa başarısızlıklarını yenmeyi bildiği için mi? Sınava girenlerin çoğunda heyecan ve kaygı yoğundur. Bu sadece size özgü değildir ve kontrol edilebilir. Gereğinden fazla önem vererek büyüttüğünüz bu sınav da bitecek ve bir gün yaşamış olduğunuz bu kaygıyı gülerek anlatacaksınız" diye konuştu.

Reklam
Reklam

"KAYGI VE STRESİ NEFES İLE AZALTABİLİRSİNİZ

Kaygı ve stresin önüne geçebilmek için belli başlı hareketler yapılması gerektiğini ifade eden Akarsu, "Kaygı ve stresten dolayı gerginleşen vücudunuzu bir nebze olsun rahatlatmak adına daha önce ya da sınav anında 1-2 dakikanızı ayırarak, doğru nefes alış veriş ile vücut ve beyindeki oksijen miktarınızı arttırabilirsiniz. Böylece stres ve kaygıyı o denli azaltabilirsiniz. Gözlerinizi kapatın ve sadece nefes alışverişinize odaklanın. Nefes alırken ağzınızı, verirken burnunuzu kullanın. Nefesinizin akciğerlerinize değil karnınıza gitmesini sağlayın. Derin bir şekilde aldığınız nefesi 3-5 saniye tuttuktan sonra üflermiş gibi sanki içinizdeki bütün nefesi dışarı veriyormuşçasına boşaltın. Rahatladığınızı hissedin ve bu egzersizi birkaç defa tekrarlayın" şeklinde konuştu.

AİLELER DİKKATLİ OLMALI

Sınava sayılı günlerin kaldığını hatırlatan Akarsu, ailelere de uyarılarda bulundu. Ailelerin çocuklarına çok ilgi veya tamamen umarsamamazlık yapamaması gerektiğini ifade eden Akarsu, "Ailelerin kendine has problemleri varsa bunu öğrenciye yansıtmaktan kaçınmalılar. Bazı aileler çocuklarını motive etmek düşüncesi ile yapmacık davranışlara girebilmektedir. Yapmacık övgüler o zamana kadar alışkın olmayan öğrenci için sınavın yaklaştığını hissettirebilir, 'Durumum çok mu kötü de bana moral vermeye çalışıyorlar' diye düşünebilir. Aileler öğrenciden kapasitesini aşacak bir beklenti içerisine girmemelidir. Destek vermek adına söylenen 'Ben sana güveniyorum, yapacağını biliyorum' gibi cümleler öğrencide kaygı yaratabilir. Bu sözleri, 'Elinden geleni yapacağını biliyorum. Kazanamasan da bizim için değerlisin, sınav sadece bir araç, amaç değil' gibi sözlerle iyileştirebilirsiniz" ifadelerini kullandı.

Reklam
Reklam