'Yılan bebek' olarak dünyaya gelmişti... Babasının daha 3 aylıkken açtığı 'soybağının reddi' davasına ret! "Namusum ve gururumu ayaklar altına aldı"

Nadir görülen bir deri hastalığıyla, 'yılan bebek' olarak da bilinen Harlequin tipi iktiyozis hastalığıyla Uşak'ın Eşme ilçesinde dünyaya gelen G. T. bebeğin babası M. T. (32) 'soybağının reddi' davası açmıştı. Bebek, anne ve babadan alınan DNA örnekleri üzerine adli tıp raporunda M. T.'nin, bebeğin yüzde 99 oranında biyolojik babası olduğu ifade edilmişti. Mahkeme soybağı reddi davası hakkında karar verdi. E. F., "Babasının bu davayı açmasıyla, namusum ve gururumu ayaklar altına alındı" dedi.

''Ben, G.'nin cildi kanamasın diye saat başı kremleme işlemi yaparken, babasının acımasızca davranması çok yüreğimi yaktı.'' Bu sözler, yılan bebek hastalığıyla dünyaya gözlerini açan G. bebeğin annesi E. F.'ye ait. Baba M. T.'nin açtığı soybağının reddi davası 2,5 yıl sonra sonuçlandı. Dava istinaf yolu açık olmak üzere reddedildi. Anne E. F.'nin sözleri ise yürekleri dağladı.

DOĞDUKTAN 3 AY SONRA 'SOYBAĞININ REDDİNİ' İSTEDİ

Eşme'de 25 Ocak 2021'de, Harlequin tipi iktiyozis hastalığıyla dünyaya gelen G. bebeğin annesi E. F. (28) ile babası M. T., doğumdan 3 ay önce boşanmak için Eşme Asliye Hukuk Mahkemesi'ne başvurdu. G. bebek doğduktan sonra ise baba M. T., aynı mahkemede soybağının reddi davası açtı. M.T, bebeğin babasının kendisi olamayacağı iddiasıyla çocuğun soybağının nesebinin tespit edilmesini istedi.

Reklam
Reklam

DAHA ÖNCE 'ÇİFT DNA' DAVASINI ÇÖZEN AVUKATA BAŞVURDU

Bunun üzerine anne E. F., daha önce Manisa'nın Sarıgöl ilçesinde 'Çift DNA' davasını çözen avukat Zeynep Avcı'ya başvurdu. Avukatlar Zeynep Avcı ve Ahmet Ocak, E. F.'nin avukatlığını üstlenirken; 18 Nisan 2022'de, mahkemeye verdikleri dilekçede, DNA testi talebinde bulundu.

‘YÜZDE 99 BEBEĞİN BİYOLOJİK BABASI'

İzmir Adli Tıp Kurumu Biyoloji İhtisas Dairesi, G. bebek ile anne ve babasından alınan örnekler üzerinde DNA incelemesi gerçekleştirdi. Mahkemeye gönderilen 29 Haziran 2022 tarihli Adli Tıp Raporu sonucuna göre, M. T.'nin yüzde 99 oranında bebeğin biyolojik babası olabileceği tespitine yer verildi. Ancak babanın avukatları, DNA testine itiraz etti.

DEDESİ KAYYUM OLARAK ATANDI

Ayrıca G. bebeğin anne ve babasının Eşme Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen boşanma davaları, 9 Haziran 2022'de karara bağlandı. Çift boşanırken, mahkeme 19 Ekim 2022 tarihinde G. bebeğe annesinin babası olan dedesi S. F.'yi kayyum olarak atadı. Kayyum kararında, G. bebeğin yasal temsilcileri arasında menfaat çatışması çıktığı için bebeği soybağı davasında temsil edecek kayyuma ihtiyaç olduğu belirtildi. Mahkeme, bebeğin dedesi S. F.'yi kayyum olarak uygun gördü.

Reklam
Reklam

BABA İTİRAZ ETTİ, KARAR BOZULDU

M. T., bebeğe dedesinin kayyum olarak atanmasına itiraz etti. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozdu. Eşme Asliye Hukuk Mahkemesi ise bunun üzerine bu kez çocuğa kayyum olarak Uşak Barosu'ndan bir avukatı kayyum olarak atadı. 

'SOYBAĞI' KARARI ÇIKTI

G. bebeğin soybağına ilişkin davada karar, 14 Haziran'da çıktı. Eşme Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen davanın karar duruşmasına annesin avukatları Ahmet Ocak, Zeynep Avcı ve Ali Arık katıldı. Hakim, M. T.'nin çocuğun babası olmadığı yönünde açtığı davanın reddine karar verdi.

"BEN SAAT BAŞI KREMLEME YAPARKEN BABASININ DAVRANIŞI YÜREĞİMİ YAKTI"

E. F., "Babasının bu davayı açmasıyla, namusum ve gururumu ayaklar altına alındı. Fakat endişelenmem gereken asıl konu bu değildi. Her ne kadar bu durum canımı yaksa da beni korkutan tek şey oğlumdan alınacak kan örneğiydi. Ben G.'nin cildi kanamasın diye saat başı kremleme işlemi yaparken, babasının acımasızca davranması çok yüreğimi yaktı. Avukat Zeynep Hanımla iletişime geçtim. Bu süreçte bizi iş gibi görmeyip davayı sahiplenmesi beni çok duygulandırdı. Ayrıca endişelerimi ortadan kaldırdı. Sadece avukatım değil, elim, kolum, ayağım, dilim oldu" dedi.

Reklam
Reklam

"OĞLU İÇİN SAVAŞÇIYA DÖNÜŞMÜŞ ÇOK GÜÇLÜ, ÇOK ZEKİ BİR KADIN"

Avukat Zeynep Avcı, "E.'ye hayranım. E. gibi annelerimizi her konuda sarıp, sarmalamalıyız. E. oğlu için savaşçıya dönüşmüş çok güçlü, çok zeki bir kadın. Muhteşem bir anne. Bunlar, kadın çocuk namus ile ilgili davalar. Hatta namus cinayetlerinin hala işlendiği de düşünüldüğünde yaşam hakkı ile ilgili konular. Adalet kavramı taviz verilebilecek, geciktirilecek bir konu değil. Kararda her zaman hukuki bilgi ve yeterlilik şart ama bir o kadar da vicdan olması gerekiyor. Her davanın olmazsa olmazı bu koşullar. Bu tür davalarda ayrıca öncelikli ve şart. Bu nedenle bununla ilgili kamuoyu spotları oluşturulmalı, yeni yasal düzenlemeler yapılmalı, toplumun gündemine bu tür konuların alınması öncelikli olmalıdır" diye konuştu.

(DHA)

Reklam
Reklam
Anahtar Kelimeler: