Yıldırım: “alkol, ‘ur’ Gelişimini Arttıran Risk Faktörleridir ”

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Dinçer Yıldırım, halk arasında "ur" diye adlandırılan miyomların bir bezelye tanesi büyüklüğünden, futbol topu büyüklüğüne kadar değişebilen boyutlarda olabileceğini söyledi.Miyomlara en çok 35-45 yaş grubu kadınlarda rastlandığını belirten MedicalPark Ordu Hastanesi Opr. Dr. Dinçer Yıldırım, “Ergenlik döneminde görülmesi çok ender bir durumdur. 20-35 yaş arasındaki kadınların yüzde 20'sinde görülür. Yaş ilerledikçe miyom sıklığında artış olmaktadır. 35 yaş üzerindeki kadınların yaklaşık yüzde 40'ında miyom vardır. Miyomlara en çok 35-45 yaş grubu kadınlarda rastlanır. Rahimde miyom olmasına rağmen gebelik oluşabilir. Bu durumda gebeliğin erken dönemlerinde yani ilk 3 ayında miyom büyür. Daha sonra boyutu küçülebilir, değişmeyebilir veya büyümeye devam edebilir. Bunu önceden kestirmek zordur. Menopoz döneminde de miyom görülme sıklığı düşüktür ve doğurganlık yaşlarında miyom tanısı almış çoğu kadında menopoza girdiklerinde miyomlarda küçülme izlenir. Doğum yapmamış olmak, ilk adetin erken yaşta başlaması, düzensiz beslenme, obezite, alkol, ailesel yatkınlık gibi faktörler de miyom gelişimini arttıran risk faktörleridir” dedi.“MİYOMLAR GENELLİKLE BELİRTİ VERMEZ, DOKTOR MUAYENESİNDE ANLAŞILIRLAR”Miyomların sıklıkla belirti vermediğini ifade eden Opr. Dr. Dinçer Yıldırım, “Rutin jinekolojik muayeneler sırasında tesadüfen tespit edilirler. Ancak çoğu zaman büyüme ile orantılı olarak, fazla adet kanamaları, cinsel ilişki sonrası kanama, adet arası dönemde ara kanama, sık sık idrara çıkma, karında şişlik, adet dönemlerinde ya da cinsel ilişki sırasında kuyruk sokumuna doğru ağrı, fazla miktarda kanamalara bağlı kansızlık gibi nedenler miyom belirtileri olabilirler. Bu nedenle bu gibi belirtileri olanlar vakit kaybetmeden bir kadın hastalıkları ve doğum uzmanına başvurmalıdırlar.” diye konuştu.“HER MİYOM AMELİYAT GEREKTİRMEZ”Opr. Dr. Dinçer Yıldırım, her miyomun ameliyat gerektirmediğinin altını çizerken, “Miyomlar küçükse ve herhangi bir şikayete neden olmuyorlarsa ameliyat edilmeksizin 6 ay arayla kontrol muayeneleri yapılmalıdır. Buna rağmen belirgin şikayet yaratanlar, doğurganlığı etkileyecek kadar büyüklükte olanlar tedavi gerektirirler. Çok başarılı ve yaygın kullanılan bir ilaç tedavisi henüz yoktur. Tedavi için hemen hemen her zaman ameliyat uygulanır. Ameliyatta bazen sadece miyomlar alınır; bazen de miyomların rahimle birlikte tamamen alınması gerekir. Buna hastanın yaşı, çocuk sayısı, miyomların büyüklüğü gibi faktörlere göre karar verilir” şeklinde konuştu.