Yıldırım'dan Baykal'a 'Abdullah Gül' yanıtı: Demokrasiye uygun değil

Başbakan Binali Yıldırım, resmi ziyaret gerçekleştireceği Moldova'ya uçuşu öncesinde, Ankara Esenboğa Havalimanı'nda kritik açıklamalarda bulundu. Başbakan Binali Yıldırım, Deniz Baykal'ın "Abdullah Gül" çıkışına ilişkin, "Aday arayışına girmek demokrasiye uygun değil" ifadelerini kullandı. Yıldırım'ın Moldova heyetinde ise Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mevlüt Müezzinoğlu, Dışişleri Bakanı Nihat Zeybekçi, Genel Başkan yardımcısı Mehdi Eker bulunuyor.

Başbakan Yıldırım, Moldova ziyareti öncesi soruları yanıtladı. CHP'li Deniz Baykal'ın 'Abdullah Gül' açıklamalarıyla ilgili konuşan Başbakan Yıldırım, 'Aday arayışına girmek demokrasiye uygun değil' dedi.

"MİLLETE KARŞI BİR NEZAKETSİZLİK"

Başbakan Binali Yıldırım, Deniz Baykal'ın "Abdullah Gül'ün yüzde 49'un adayı olabileceği" yönündeki açıklamasına ilişkin, "Daha günü gelmeden kimin nereye aday olacağı arayışına girmek hem millete karşı bir nezaketsizlik hem de birinin bir başkasına makam ikramı çok da demokrasiye uyan bir şey değil" dedi.

Reklam
Reklam

Başbakan Binali Yıldırım, Moldova'nın başkenti Kişinev'e gitmeden önce Esenboğa Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi. Moldova ile diplomatik ilişkilerin 25. yılı olduğunu belirten Yıldırım, "Başbakan düzeyinde gerçekleştirilecek ilk ziyaret. Bu bakımdan bu ziyaretimizde Moldova ile hem ikili ilişkilerimizi daha da ileri noktaya taşıyacak önemli görüşmeler yapacağız,birtakım anlaşmalar ve belgeler imzalayacağız. Meclis Başkanı ve cumhurbaşkanı ile görüşme fırsatımız olacak. Ziyaretin ikinci gününde dünya Gökoğuz Türkleri'nin toplantısına katılacağız ve orada bir konuşma yapacağız. Ayrıca gerek TİKA, gerek Türk müteşebbisleri tarafından yapılan çeşitli eserler var, bunların da açılışını gerçekleştireceğiz. Gököğuz tarafına yapacağımız ziyarette Moldova Başbakanı da bizimle olacak" ifadelerini kullandı.

Moldova ile Türkiye arasında Serbest Ticaret Anlaşması'nın 2014 yılında imzalandığını hatırlatan Başbakan Yıldırım, "Geçtiğimiz yıl itibarıyla yürürlüğe girmişti. Bu anlaşmayla beraber ülkelerimiz arasındaki ticaretin hızlı bir şekilde artacağını öngörüyoruz. Şu andaki ticaret hacmi her iki ülkenin potansiyelini göstermekten uzak gözüküyor. Geçen yıl itibarıyla 410 milyon dolar civarında bir gerçekleşme oldu. Gerek bu ziyaretler, gerekse Serbest Ticaret Anlaşması'nın getirdiği imkanlarla ikili ilişkilerimiz, ticari alanda, karşılıklı terörle mücadele alanında önemli mesafe katedilecek" dedi.

Reklam
Reklam

KILIÇDAROĞLU'NA ÇAĞRI

Başbakan Yıldırım, açıklamasında şunları kaydetti:

"Benim çağrım sayın ana muhalefet partisi liderine, Mecliste arkadaşları katılsın, gerekli çalışmalarda da yer alsınlar. Çünkü millet, vekilleri Meclisteki yasalar, vatandaşın ihtiyacı olan işleri görmek için seçti. Onun için görevlendirdi. Boykot yapmak, biz üniversite yıllarımızda zaman zaman dersleri boykot yapardık. Milletvekilleri sorumluluğuna sahip olarak görevlerini icra etmeli ve parti genel başkanları da buna imkan tanımalıdır. Çünkü orası milletin evidir. Milletin işlerinin görüleceği yerde 'ben yokum demek' millete vekalet verenlere saygısızlık anlamına gelir. Bizim çağrımız, 2019 seçimleri ile yürürlüğe girecek yeni sisteme uygun her türlü düzenlemenin Mecliste bütün partilerin katılımıyla geniş kapsamlı görüşülerek, konuşularak yapılması doğrultusundadır. Buna yönelik daha önce çağrımızı yapmıştık, tekrar ediyoruz boykot etmekle, katılmamakla hiçbir sonuç alınmaz. Vatandaş, bunları uzaktan sakin bir şekilde izler, günü geldiğinde de herkese hak ettiği cevabı verir."

Reklam
Reklam

Başbakan Yıldırım'a Moldova ziyaretinde Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, Genel Başkan Yardımcıları Mehdi Eker ve Fatih Şahin ile ilgili bürokratlar eşlik ediyor.

Başbakan Yıldırım'ın açıklamalarından satır başları şöyle;

"Şu anki ticaret hacmi her iki ülke potansiyelini göstermekten uzak duruyor. Gerek bu ziyarette gerekse serbest ticaret anlaşmasının getirdiği imkanlarla ikili ilişkilerimiz her alanda, ticari alanda, terörle mücadele alanında önemli mesafeler katedilecek. Bu ziyaretimizle beraber heyetimizde Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı sayın Mevlüt Müezzinoğlu, Dışişleri Bakanımız Nihat Zeybekçi, Genel Başkan yardımcısı sayın Mehdi Eker ve bürokrat arkadaşlar olacaktır.

Hayır kampanyası yapanlar doğrusu artık evet çıktığına demek ki tam kani olmuşlar şimdi hayır grubunda kim aday olacak, makam dağıtacak faslına geçmişler. Bu iyi bir gelişme. Daha günü gelmeden kimin nereye aday olacağı arayışına girmek hem millete karşı bir nezaketsizlik hem de birinin bir başkasına makam ikramı çok da demokrasiye uyan bir şey değil. Ama söylediği sözün içinde doğru olan bir şey var hayır kaybetmiş, evet kazanmıştır, dolayısıyla bu halkoylamasının sonucu bir kez daha onlar tarafından da tescil edilmiş.

Reklam
Reklam

Ne olacakmış, oyları ayrı ayrı yeniden mi sayalım. Eğitimlileri, eğitimsizleri mi toplayalım. Geçmişte de "Efendim çobanla vatandaşın oyu aynı olur mu?" diyenlerle bir fark yoktur. Demokrasiyi herkes içselleştirmelidir. Demokraside oyların ağırlığı aynıdır, her oy aynı şekilde temsil edilir. Bu anlamsız tartışmaları artık bırakma zamanı çoktang elmiştir. Benim çağrım sayın anamuhalefet partisi genel başkanına, Meclis'teki çalışmalara katılsınlar, yer alsınlar. Meclis'te vatandaşın ihtiyacı olan yasalar için millet seçti. Boykot yapmak bizim üniversite yıllarımızda zaman zaman dersleri boykot yapardık, çeşitli nedenlerle. Artık o yıllar geride kaldı. Milletvekilleri görevlerini icra etmeli, parti genel başkanları da buna imkan tanımalıdır. Orası milletin evidir. Milletin işlerinin görüldüğü yerde 'ben yokum' demek millete saygısızlık anlamına gelir. Bizim çağrımız 2019'da yürürlüğe girecek yeni sistemle ilgili olarak bütün partilerin katılımıyla uyum yasalarının yapılması konusundadır. Tekrarlıyoruz, boykot etmekle, katılmamakla hiçbir sonuç alınmaz. Vatandaş bunları uzaktan, sakin bir şekilde izler. Günü geldiğinde de herkese hak ettiği cevabı verir."

Reklam
Reklam