Yıldız, doların son günlerde sürekli artış göstermesine yönelik de, "Dolardaki artışı vatandaşa yansıtmayı düşünmüyoruz" açıklamasında bulundu.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Çelik Boru İmalatçıları Derneği üyelerini kabul etti. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Yıldız, 13 Ocak'tan günümüze kadar olan süreç içerisinde ham petrolün varilinin 46 dolardan 60 dolarla seviyesine, doların paritesinin de 2.28'lerden 2.60'lar bandına çıktığını belirtti.
Gazetecilerin soruları üzerine sevindirici bir rakamı paylaşmak istediğini ifade eden Bakan Yıldız, "2015 yılına özellikle ilk 3 ayda yaklaşık bin megavatlık tesis kuruldu ve devreye aldık. Bin megavatın yüzde 90'u rüzgâr su ve yerli kömür gibi öz kaynaklarımızdan kaynaklanıyor. Bu sevindirici bir gelişme. Her bir yerli kaynak üretimimiz tüm zorluklara bir kısım yargı kararlarına, bir kısım spekülatif çevreci arkadaşlara rağmen 1000 megavat civarında yalnızca 2015 yılında güç devreye aldık. Her devreye aldığımız güç bizim ithal doğalgazın azaldığı anlamına gelir. Burada yalnızca bizler değil vatandaşımızın tüm kesimlerinin bu konuya dikkat çekmesi lazım. Ben bir kısım sivil toplum örgütlerini de aynı hassasiyete davet ediyorum" dedi.
-"KANDİL DAĞI ETEKLERİNDEKİ ÇALIŞMALARA DA ÖNÜMÜZDEKİ SÜREÇTE BAŞLAYACAĞIZ"-
Bakan Yıldız, "Bölgede yeni enerji yatırımlarının yapılması muhtemel midir? Terör nedeniyle yapılamayan nedenler önümüzdeki süreçte yapılabilecek mi?" yönündeki bir soru üzerine de şu yanıtı verdi:
"Çözüm süreci başta siyasi ve sosyal olarak ülkemizin normalleşmesini içerdiği gibi aynı zamanda içinde bulunduğumuz enerji sektörünü de olumlu manada etkileyecek. Olumsuz örnekler yerini yatırımlara bırakacak. Başbakanımızın açıkladığı yeni eylem planıyla hidroelektrik santrallerinin yapılacağı çok güzel yatırım alanları var. Bunların hazırlıklarının tamamını hemen hemen yaptık. Aynı zamanda çok fazla gözle görülmeye 7 ayrı şirketin 8 tane arama kuyusu bu süreç içerisinde açılamadı. Bu da 330 bin variller civarında bir üretim kaybına neden oldu. Toplamda 188 milyon dolarlık bir yatırıma karşılık geliyor. Bunların hepsini askıya almıştık. Şimdi bunları tekrar devreye koyacağız. Biz daha önceden 15-16 ay önceden hazırlığını yaptığımız Kuzey Irak'ta sözleşmesini yaptığımız bir kısım bloklar var. Bunlardan birisi de Kandil Dağı eteklerinde. İnşallah onun da çalışmalarına önümüzdeki süreçte başlayacağız."
-"SANAYİ VE MADENCİLİK SEKTÖRÜNDE BÜYÜME HIZINDAN DAHA FAZLA BÜYÜMEMİZ LAZIM"-
"Sanayi üretimi verilerine göre madencilik ve taşocağı sektörü yüzde 11.5 ile en fazla daralan sektör oldu. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?" şeklindeki bir soru üzerine Taner Yıldız, "Türkiye'de özellikle mevsimsel etkilere bağlı olarak bir kısım üretimlerin yükseldiğini ve düştüğünü görüyoruz. Madencilik ve sanayi üretimiyle de alakalı bunun daha üst şapkası olarak Türkiye'de arz güvenliğiyle ilgili bir problem kalmadı. Önceki yıl 7 bin megavatlar civarında geçtiğimiz yılda 3 bin megavatın üzerinde bu yılda bin megavatla başlayan yeni tesisler devreye alıyoruz. Ürettiğimiz tükettiğimizin yüzde 15 kadar fazlası olacak. Eskisi tesislerin bir kısmını da devreden çıkartmayı düşünüyoruz. Çevre şartlarına ve iklim şartlarına uygun bir yapılanmayı daha sağlıklı daha sürdürülebilir daha rekabet edici bir ortamda bir kısım yapılanmaları öngörüyoruz. Sanayi ve madencilik sektöründe büyüme hızından daha fazla büyümemiz lazım. Rekabet ortamını oluşturmuş olalım. Kapasitemizi daha fazla artıracağımız kanaatindeyim" şeklinde konuştu. (ANKA)