Yılın ilk Kabine Toplantısı sona erdi! Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Suriye'nin parçalanmasına rıza göstermeyiz. Risk görürsek adımları süratle atar"

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki yılın ilk Kabine Toplantısı sona erdi. Toplantının ardından açıklamalar yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan " Suriye'nin parçalanmasına, üniter yapısının bozulmasına rıza göstermeyiz. Bu konuda risk görürsek gerekli adımları süratle atarız" dedi. Erdoğan, "Türkiye, bekasını koruma noktasında tavizsiz iradeye sahip olduğunu pek çok kez göstermiştir. İş o raddeye varırsa yine bir gece ansızın gelebiliriz" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı. Saat 15.48'de başlayan toplantı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki toplantı 3 saat sürdü.

Yaklaşık 3 saat süren kritik toplantının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan yeni kararları açıklamak üzere kameralar karşısına geçti.

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar;
"Gazze'de barış umutlarını tekrar yeşertecek bir kapının aralanması için ne gerekiyorsa yapıyoruz. Türkiye olarak Filistin'de kanın ve katliamın durması için tüm yolları deniyoruz. Netice alıncaya kadar da buna devam edeceğiz"Galata Köprüsü'nde vücut bulan insanlık ittifakına tepki gösterenler insanlıktan nasibini almamış vicdan fukaralarıdır. 1967 sınırları temelinde başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen, toprak bütünlüğüne sahip Filistin Devleti mutlaka kurulacaktır."

Reklam
Reklam

"61 yıllık Baas zulmü ve 13 yıllık katliamın ardından Suriye'de nasıl iman ve sabır kazanmışsa, Filistin'de de adalet güneşi zulmün karanlığını delip geçecek."

"İHRACAT HEDEFİMİZ 390 MİLYAR DOLAR"

"Bölgemizde ve dünyamızda nükseden krizlere ve olumsuzluklara rağmen 2024 yılına göre yüzde 2,5 artışla 262 milyara ulaştı. Gelecek sene için çıtayı biraz daha yukarı çekiyoruz. 2025 yılında mal ve hizmet ihracatı hedefimizi 390 milyar dolar olarak belirledik. İnşallah bunun da üzerinde bir ihracat rakamıyla yılı kapatacağız. "

"ENFLASYONDA DÜŞÜŞ TRENDİ HIZLANACAK"

”TÜİK tarafından açıklanan son enflasyon verileri, enflasyonla mücadelede doğru yolda olduğumuzu tekrar teyit etmiştir. Uyguladığımız politikalar sayesinde enflasyon aralıkta aylık bazda yüzde 1,03 olurken, yıllık bazda yüzde 44,38’e gerilemiştir. Senelik enflasyon 2023 sonuna kıyasla 20 puan, 2024 Mayıs ayındaki zirve seviyesine göre 31 puan düşmüştür. Enflasyonda düşüş trendi inşallah 2025 senesinde daha da hızlanacak. Bununla ilgili çok kapsamlı bir yol haritası oluşturduk. Buna göre para politikasının enflasyona gecikmeli etkisi zamanla daha net görülecek"

Reklam
Reklam

"FAHİŞ FİYATLARLA İLGİLİ GEREKEN ADIMLARI ATTIK"

"Hayat pahalılığıyla ilgili milletimizin şikâyet konularının en başında konut fiyatları ve kiralar geliyor. Bunda özellikle 6 Şubat depremleriyle beraber ortaya çıkan ilave konut talebinin şüphesiz etkisi var."

"2024 yılı içinde döviz kuru gibi mazeret olarak öne sürülen unsurlar stabil kaldığı halde bazı sektörlerde fahiş fiyatlamalar maalesef devam etti. Şöyle bir tabloya şahit oluyorsunuz: Enerji, yakıt, döviz kuru, işçilik maliyetlerinde oluşan farkla satılan ürünün veya sunulan hizmetin fiyatı arasındaki bağ kopma noktasına gelmiş. İşçilik maliyetinde yaşanan artışla ürüne yansıyan fiyat farkı arasında da aynı şekilde kimi zaman uçurum oluşuyor. Mesela asgari ücretteki artış sebebiyle maliyet belki 2-3 birim artarken, bu artış bahane edilerek fiyatlara 5 birim, 10 birim zam yapılabiliyor. Bu fiyatlama davranışının ekonomik sebeplerden ziyade aç gözlülükten, tamahkârlıktan ve vicdansızlıktan kaynaklandığı aşikârdır. Tabii ki işini düzgün yapan, helalinden kazanan, dürüst, ahlaklı, vicdanlı işletmelerimiz çoğunluktadır ve bunlar sözlerimizin muhatabı değildir. Biz de zaten bu kardeşlerimizi tenkit değil, ancak takdir ve taltif ederiz"

Reklam
Reklam

"SERBEST PİYASA KURALSIZLIK DEMEK DEĞİLDİR"

“Şunun bir defa çok iyi anlaşılması lazım, serbest piyasa kuralsızlık demek değildir. Serbest piyasa başıbozukluk demek asla değildir. Denetimlerimizin amacı serbest piyasaya müdahale değil, işleyişin daha sağlıklı bir zeminde yürütülmesini temin etmektir. Burada şu hususu da söylemek mecburiyetindeyim; hayat pahalılığıyla mücadeleye vatandaşlarımızın da destek olması, katkı sunması sürecin başarısı açısından çok önemlidir. Bunun yolu da Bursa İl Kongremizde belirttiğim üzere fahiş fiyat uygulayanları boykot etmekten geçiyor. Bakınız pahalı ürün satanları dize getirecek en etkili yöntemlerden birisi muhalefet rahatsız olsa da hiç şüphesiz boykottur. Vatandaş olarak fırsatçılık yapanlara karşı en büyük kozumuz satın almama özgürlüğünüzü kullanmaktır. Bilinçli tüketici vasfımızı geliştirerek kaliteyi normal fiyatına çekmeyi başarabiliriz. Dünyaya baktığımızda geniş bir yelpazede bunun çok sayıda örneğiyle karşılaşıyoruz. Bu konuda devlet- millet ele ele vererek çok daha etkin sonuçlar alabiliriz. Nitekim uyguladığımız politikalar neticesinde enflasyonla mücadelede son 1,5 senede hakikaten önemli mesafe kat ettik. Enflasyon düştükçe işçimiz, memurumuz, emeklimiz, çiftçimiz, esnafımız dahil 85 milyonun tamamının alım gücü de artacaktır. 2025 yılında hedefimiz bu meseleyi büyük ölçüde çözüme kavuşturmaktır.”

Reklam
Reklam

"Asrın felaketinin ardından bölgede asrın inşa seferberliğini başlattık. Bu amaçla günümüz fiyatlarıyla toplam 2,6 trilyon lira harcadık. Yani bugünkü kurla 75 milyar dolar tutarında harcama yaptık. 252 bin konut ve iş yerimizi 365 günde tamamlayacağız. 2025'te toplam 453 bin yuva ve iş yerimizi afetzede kardeşlerimize teslim edeceğiz"

"Böyle bir coğrafyada hayatta kalmanın biricik şansı caydırıcılıktır. Savunma sanayii alanındaki yatırımlarımız savaşa hazırlanmak için değil; barışı, istiklali, istikbali, bağımsızlığı muhafaza ve müdafaa içindir. Türkiye, dostları için bir güven ve emniyet kaynağıdır ama vatanımıza uzanan kirli elleri de kimin olduğuna bakmadan kıracak kudrete fazlasıyla sahiptir"

"2 BİN KM MENZİLLİ FÜZE GELİŞTİRME PROGRAMIMIZI HIZLANDIRIYORUZ"

"2002’de sadece 56 firma varken, bugün bu sayı 3 bin 500’ü geçti. Savunma projelerinin sayısı son 22 yılda 62’den yüzde 80 yerlilik oranıyla bin 132’ye yükseldi, büyüklüğü de 100 milyar doları aştı. Sektörün cirosu 1,1 milyar dolardan 2023’te 15,5 milyar dolara çıktı. İHA-SİHA, elektronik harp ve savaş gemisi üretiminde dünyanın sayılı ülkeleri arasındayız. 2002 yılında 248 milyon dolar olan ihracatımız 2024 yılında bir önceki yıla göre yüzde 29’luk artışla 7 milyar 154 milyon dolara ulaştı. 2024 hedefimiz olan 6,5 milyar doları yüzde 11 oranında aşarak yeni bir rekor kırdık. Geçen yıl uzay, hava, kara, deniz, elektronik harp ve Ar-Ge alanlarında birçok önemli projeyi hayata geçirdik. Milli Muharip Uçak KAAN’ın ve Hürjet’in uçuş testlerine devam edilmiş, Gökbey Helikopteri ilk teslimatını gerçekleştirmiştir. Kızılelma İnsansız Savaş Uçağı prototip üretim ve testleri sürerken, Anka-3, Bayraktar TB3-TB2, Akıncı ve Aksungur İHA’ların kabulleri yapılmıştır. TB3-TCG Anadolu’ya destek ekipmanı kullanmadan iniş ve kalkış yapmıştır. Böylece kısa pistli bir gemiden iniş-kalkış yapabilen ilk SİHA olarak tarihe geçmiştir. Deniz sistemlerinde Piri Reis denizaltısını hizmete aldık. Hızır Reis denizaltısı deniz denemelerine başladı. Murat Reis’in donatım çalışmalarına devam ettik. TCG Derya İstanbul, Üsteğmen Arif Ekmekçi ve Marlin silahlı insansız deniz aracı teslim edildi. Yerli ve milli olarak geliştirilen Çelik Kubbe Projesi'ne bismillah dedik. Siper Ürün 1 Sistemi envantere girdi. Hem 800 kilometre ve üzeri menzilli füze stokumuzu güçlendirmeyi hem de 2 bin kilometre ve üzeri menzilli füze geliştirme programımızı hızlandırmayı kararlaştırdık. Daha burada saymaya kalksak saatler sürecek nice savunma projesini geride bıraktığımız yıl devreye aldık, ilerlettik veya başlattık. 2025 yılında inşallah bunlara yenilerini ekleyeceğiz"

Reklam
Reklam

MİLLİ UÇAK GEMİSİ

"Geçtiğimiz hafta ana muhalefetin safsata diyerek burun kıvırdığı mavi vatanda donanmamızın gücüne güç katacak projelerin startını verdik. MİLGEM projemiz ile ülkemizin ilk korvet ve firkateynlerini yüzde 100 yerli ve milli olarak tasarladık, inşa ettik. Envanterdeki 5 gemimize ilaveten halihazırda 7 MİLGEM firkateynimizin inşası devam ediyor. Bu projelerimizden edindiğimiz birikimlerle TF-2000 hava savunma harbi muhribimizin ilk kaynağını İstanbul tersanesinde ve milli denizaltımızın ilk kaynağını ise Gölcük Tersanesi'nde gerçekleştirdik. Milli uçak gemimizi TCG Anadolu’nun ağabeyi olarak görüyoruz. Tamamlandığında Türkiye’yi bir üst lige taşıyacak bu projelerin de hizmete girmesiyle çok kritik bir ihtiyacımızı daha gidermiş olacağız. Dosta güven aşılayan, düşmana korku salan bir Türkiye için savunma sanayi sektörümüzün tüm paydaşlarıyla birlikte çalışmalarımıza kararlıkla devam edeceğiz"

"BİR GECE ANSIZIN GELEBİLİRİZ"

"Terörün karanlık gölgesi ülkemiz siyasetinin üzerinden çekildikçe inşallah Türkiye daha sağlıklı olgun ve özgürlükçü bir zemine kavuşacaktır. Suriye'nin parçalanmasına, üniter yapısının bozulmasına rıza göstermeyiz. Bu konuda risk görürsek gerekli adımları süratle atarız. Türkiye, bekasını koruma noktasında tavizsiz iradeye sahip olduğunu pek çok kez göstermiştir. İş o raddeye varırsa yine bir gece ansızın gelebiliriz. Tercihini terörden ve şiddetten yana kullananları bekleyen tek akıbet silahlarıyla toprağa gömülmektir. Açık söylüyorum bunun önüne hiçbir güç geçemez. Açtıkları hendeklerle kantonculuk peşinde koşanları nasıl o çukurlara gömdüysek, bugün de aynı niyeti taşıyanlar çıkarsa bedelini onlara misliyle ödetiriz."

Reklam
Reklam

"5G İHALEMİZİ 2025 SENESİ İÇİNDE YAPACAĞIZ"

"Şimdi internet ve dijital altyapımızı güçlendirecek yeni bir adım atıyoruz. Uçtan uça yerli ve milli 5G haberleşme şebekesi projemiz kapsamında 5G ihalemizi 2025 senesi içinde yapacağız, 2026 yılında da ilk sinyalimizi almayı hedefliyoruz. Son olarak 6-10 Ocak arası ülkemizde Enerji Verimliliği Haftası olarak kutlanıyor. Bu hafta vesilesiyle her bir vatandaşımızdan enerjiyi daha tasarruflu ve verimli kullanmalarını istirham ediyorum"

"2025'İ AİLE YILI İLAN ETMEYİ KARARLAŞTIRDIK"

"Güçlü toplum ancak güçlü ailelerle mümkündür, ancak bu konuda ciddi meydan okumalarla karşı karşıyayız. Küresel şer odaklarının teşvik ettiği cinsiyetsizleştirme politikaları herkesin malumudur. LGBT meselesi bugün ailenin varlığına yönelik en ciddi tehditlerin başında gelmektedir. 2023 yılında ülkemizdeki doğurganlık hızı 1,51 seviyesine gerilemiştir. Açıkça ifade etmek gerekirse bu durum alarm vericidir, Türkiye açısından var oluşsal bir tehdittir. Her fırsatta yaptığımız en az 3 çocuk çağrısının ne kadar önemli olduğunu böylece tekrar görmüş oluyoruz. Toplumun tüm kesimlerinde bir farkındalık oluşturmak amacıyla 2025 senesini aile yılı ilan etmeyi kararlaştırdık. Yıl boyunca Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız koordinasyonunda aile yapımızın korunması, güçlendirilmesi ve gelecek nesillere sağlam bir miras olarak aktarılması için kapsamlı çalışmalar yürüteceğiz"

Reklam
Reklam