Oltu Birlik ve Beraberlik Vakfı tarafından organize edilen “İslam Kerdeşliği ve Gençlik” konulu konferansa katılan ilahiyatçı yazar, eski Rize Milletvekili Şevki Yılmaz, "Yüce kitabımız bizlere kardeş olmamızı emrediyor. Bugün kardeşliğe, sudan ekmekten daha çok ihtiyacımız var. Dünya üzerinde yaşayan Müslüman ülkeler arasındaki kardeşlik duyguları olması gerektiği gibi olsaydı Suriye’de, Arakan’da, Alaska’da ve dört bir yanda Müslümanlar ağlamazdı." dedi.
Oltu Belediyesi Kültür Evi’nde düzenlenen konferansta İstiklal Marşı’nın ardından vakfın kurucu başkanı, Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Mustafa Ağırman, üniversite yıllarında tanıştığı ve 41 yıldır arkadaşlıklarını devam ettirdiği Şevki Yılmaz’ı takdim ederek, kürsüye davet etti.
Şevki Yılmaz, davetlilere, Nene Hatun’un torunlarıyla birlikte olmaktan dolayı son derece mutlu olduğunu ifade ederek konuşmasına başladı. Yılmaz, kardeşliğin lafta olmayacağını, sevgi ve fedakarlık işi olduğunu kaydetti. Yılmaz, şunları ifade etti:
"İnsan kardeşine el uzatmalı, yardım etmeli, barışık olmalıdır. Dışarıda olduğu gibi kendi coğrafyamızda da aynı değerlerin taşınması gereklidir. Yıllardır birlikte yaşadığımız topraklarda, dış güçlerin içimize attığı tefrikalarla uğraşıp durur hale geldik. Sevgiyi, mutluluğu farklı yerlerde aradık. Halbuki sevginin ayarını İslam'dan başka bir şey yapamazdı. Dini değerlerimizden uzak kaldığımız için saygıyı da sevgiyi de mumla arar olduk. Kainat, sevgi üzerine yaratıldı. Tohum toprağı, toprak da tohumu sevmezse, bitki yeşerip gül açar mı? Dinimizde tarlalarda anız yakmak yasaklanmıştır. Çünkü çöplerle birlikte karıncalar, çekirgeler ve cümle hayvanat yanıp yok olmakta. Bu vahşetten çekinen insanlar Madımak'ta onlarca insanı yakabilir mi? İnançları buna elverir mi? Ama kirli eller bu işi yapıp faturasını da sağduyulu insanlara kestiler. Osmanlı'nın torunları yeter ki birlik olmasınlar. Son zamanlarda gündemde olan kardeşlik sürecine ters istikamette koşanların, karşı kampanya başlatanların da aklına şaşıyorum. Kurtuluş savaşında binlerce askerimizi şehit eden Ruslarla barıştık. Batı illerimizi yakıp yıkan Yunanlılarla barıştık. İtalyanlarla da barışığız. Dinimiz kardeşlik dinidir. Hüzün verici bir durumdur ki Hasan Hasan’la savaşırken, Hans fırsat buluyor ve üstümüze bela olup geliyor. Bunları bilmemiz lazım. Çanakkale’de, Kurtuluş Savaşı’nda, Sakarya’da mücadele eden, şehit düşen Çerkezi, Kürdü, Lazı değil miydi? Onlar toprağın bağrında kardeş kardeş yatarken, bizlerin toprağın üzerinde anlamsız kavgalarımız nedendir?
Yüce kitabımız, asrı saadetten önce 117 yıl kanlı bıçaklı olan Evs ve Hazrec kabilelerini barıştırmaya yetmiştir de bugün aynı coğrafyayı paylaşan insanları selamete eriştirmeye mi yetmeyecektir. Sulhta selamet vardır, hayır vardır. Uzanan eller hele bir kenetleniversin etraftaki kötü emeller, kirli oyunlar göreceksiniz kaybolup gidecek.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz