Yükseköğretim Kurulunca, Engelsiz Üniversite Bayrakları ve Program Nişanı Ödül Töreni, YÖK Başkanlığında düzenlendi.
Özvar, buradaki konuşmasında, kurul olarak "engelsiz üniversite ve erişilebilir kampüs" anlayışıyla dezavantajlı öğrenciler için bütün yükseköğretim kurumlarıyla işbirliği içinde çalışmalar yürüttüklerini ifade etti.
Yükseköğretim sistemindeki öğrenci sayısının 7 milyona yaklaştığını, farklı engel düzeylerindeki öğrenci sayısının 56 bin dolayında olduğunu belirten Özvar, bu sayının yükseköğretim sistemindeki öğrencilerin yaklaşık binde 8'ini teşkil ettiğini, engelli öğrencilerin yaklaşık üçte birinin kadınlardan oluştuğunu aktardı.
Kadın engelli öğrencilerin erkek öğrencilere kıyasla daha dezavantajlı olduğunu ve üniversiteye erişimde sorunlar yaşayabildiğini ifade eden Özvar, şöyle devam etti:
"Engelli öğrencilerin yaklaşık yüzde 90'ı açık öğretim programı uygulayan üniversitelerimizi tercih etmektedir. Bu tercihin temel nedeni, yüz yüze eğitim programlarında ulaşım, barınma gibi temel ihtiyaçlarını karşılayamamalarıdır. Özellikle engelli kadınlar, bu sorunlarla daha sık karşılaşmakta ve üniversiteye erişim noktasında daha fazla dezavantajlı bir konumda bulunmaktadır. Bu veriler açıkça göstermektedir ki toplumun tamamına katılım konusunda zorluk yaşayan engelli bireylerin üniversiteye erişimi, sunulan olanakların kısıtlı olması nedeniyle istenilen düzeyde gerçekleşememektedir. Toplumumuzun ilerlemeye ve gelişmeye devam etmesi ve engelli öğrencilerin üniversiteye erişimi için daha fazla destek ve fırsat sağlanmalı, engelsiz bir eğitim ortamı oluşturulmalıdır."
Erişilebilirlik standartlarına uygun kampüslerin yanı sıra engelli öğrencilerin özel ihtiyaçlarına yönelik akademik destek ve kaynakların da sağlanması gerektiğini vurgulayan Özvar, engelli bireylerin eğitim olanaklarından bütünüyle yararlanabilmeleri ve eğitime katılımlarını desteklemek amacıyla üniversitelerin yapacağı çalışmaların önemine dikkati çekti.
Özvar, mekan erişilebilirliği konusunda birçok üniversitede önemli ilerlemeler kaydedildiğini ancak farklı engel gruplarındaki öğrenciler için eğitim ve program içeriklerinin erişilebilir olması için daha büyük çaba sarf edilmesi gerektiğini söyledi.
Üniversitelerden, engelli öğrenciler başta olmak üzere bütün engelli vatandaşların toplumsal hayata katılımını kolaylaştıracak projelere katkı sunmalarını bir "ödev" olarak beklediklerini ifade eden Özvar, YÖK olarak devletin bütün kurumlarıyla bu konuda destek vermeye hazır olduklarını bildirdi.
Özvar, "Üniversite-sanayi işbirliği çerçevesinde AR-GE, ÜR-GE faaliyetlerinizde engelli vatandaşlarımızın ihtiyaçlarına öncelik vererek daha somut, çözüm odaklı ve ulusal düzeyi aşacak başarılara imza atmanızı diliyoruz. Bilhassa bu çalışmalara engelli öğrencilerimizin ve araştırmacılarımızın katılması büyük bir önem arz ediyor. Bu konuda farkındalık yaratacak üniversitelere daha hususi destekler sunacağız." ifadelerini kullandı.
BAYRAK ALMADA 20 ÜNİVERSİTE ÖNE ÇIKTI
Erol Özvar, üniversitelerde engelsiz bir ekosistem oluşturulmasını teşvik etmek üzere 2018'den bu yana Engelsiz Üniversite Ödülleri verildiğine dikkati çekti.
Ödüllerin ilki olan Engelsiz Üniversite Bayrakları'nın, Mekanda Erişilebilirlik (Turuncu Bayrak), Eğitimde Erişilebilirlik (Yeşil Bayrak) ve Sosyo-Kültürel Faaliyetlerde Erişilebilirlik (Mavi Bayrak) olmak üzere üç kategoriye ayrıldığını anlatan Özvar, farklı engel gruplarına erişilebilirlik sağlayan üniversitelerin ilgili programlarına ise Engelsiz Program Nişanı verildiğini aktardı.
Erol Özvar, şöyle konuştu:
"Bu yıl Engelsiz Üniversite Ödülleri için 97 üniversitemizden toplam 1091 başvuru yapılmıştır. 47 panelist tarafından yapılan değerlendirme sonuçlarına göre 56 üniversite toplam 295 bayrak almaya hak kazanmıştır. Bu bayraklardan 152'si mekanda erişilebilirliğe verilen turuncu bayrak, 92'si eğitimde erişilebilirliğe verilen yeşil bayrak ve 51'i de sosyo-kültürel faaliyetlerde erişilebilirliğe verilen mavi bayrak olmuştur."
Bayrak alma konusunda öne çıkan ilk 20 üniversiteye ilişkin Özvar, şu açıklamalarda bulundu:
"Selçuk Üniversitesi 37 bayrakla ilk, Aksaray Üniversitesi 23 bayrakla ikinci sırada yer almıştır. Mersin Üniversitesi ve Dokuz Eylül Üniversitesi ise her ikisi de 20 bayrakla üçüncü sırayı paylaşmaktadır. Bu sıralamada diğer üniversitelerin başarıları da dikkat çekicidir. Bartın Üniversitesi 16 bayrakla dördüncü, Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi 11 bayrakla beşinci ve Anadolu Üniversitesi 10 bayrakla altıncı sırada yer almaktadır. Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi 9 bayrakla yedinci, Ege Üniversitesi de 9 bayrakla sekizinci sırada yer almaktadır. Yozgat Bozok Üniversitesi, Uşak Üniversitesi ve TED Üniversitesi ise her biri 8 bayrakla dokuzuncu sırayı paylaşmaktadır. Bu başarılı üniversitelerin yanı sıra Marmara Üniversitesi 7 bayrakla onuncu, Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesi de 7 bayrakla on birinci sırayı elde etmiştir. Kastamonu Üniversitesi 6 bayrakla on ikinci, İstanbul Üniversitesi de 6 bayrakla on üçüncü sırada yer alırken, Sakarya Üniversitesi 5 bayrakla on dördüncü sırayı elde etmiştir. Necmettin Erbakan Üniversitesi ve Hacettepe Üniversitesi ise her ikisi de 5 bayrakla on beşinci sırayı paylaşmaktadır."
Özvar, Engelsiz Program Nişanı'nı 14 programla 4 üniversitenin aldığını belirterek, "Bu kapsamda, Dokuz Eylül Üniversitesi 9 nişana, Ege Üniversitesi 3 nişana, İzmir Demokrasi Üniversitesi ve İzmir Bakırçay Üniversitesi 1’er nişana sahip olmuştur." dedi.
YÖK Başkanı Erol Özvar, törene katılan üniversite rektörlerine ödüllerini takdim etti.