Yrd. Doç. Dr.fahri Erenel: "suikast İran'ın Işine Geldi"

-EMEKLİ Tuğgeneral Yrd. Doç. Dr. Fahri Erenel, Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov suikastinin İran bağlantılı bir süreç olabileceğini belirtti.

Suikastin İran’ın işine geldiğini belirten İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Müdürü Emekli Tuğgeneral Yrd. Doç. Dr. Fahri Erenel, şu şekilde konuştu:

"Bence burada İran faktörü devreye girdi. Türkiye ile Rusya arasındaki yakınlaşmada Türkiye'nin bölgede söz sahibi olabileceği endişesiyle İran'ın son bir haftadır Türkiye'ye karşı artan olumsuz tavırları da dikkate alınmalı. Önce Tahran büyükelçimiz İran Dışişlerine çağırıldı ve orada kendisiyle Türkiye ile ilgili konularda görüşmeler yapıldı, sonra İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı İshak Cihangiri'nin ziyareti iptal edildi, şimdi de güvenlik gerekçe gösterilerek Türkiye'deki İran Büyükelçiliği ve konsoloslukları kapatıldı. Bunlar İran'ın özellikle bölgede ve Suriye ekseninde fazla rol almak ve elde ettiği rolü kaybetmek istememesinin göstergesi. Rusya ile Türkiye'nin ilişkilerinin bozulmasından en çok menfaati İran sağlayacaktır. Çünkü Rusya ile İran kendi arasında Esad sonrasını paylaşım yaparken birden bire Türkiye Cerablus üzerinden Fırat Kalkanı’yla güçlü bir aktör olarak sahaya girdi. Bu süreçten, İran ciddi şekilde huzursuz olmaya başladı. İran'ın, bu sahayı Türkiye'ye kaptırabileceği konusundaki endişesi ön plana çıktı. Bunların hepsi bu süreçte İran'ın büyük rol oynadığının göstergesidir."

"FETÖ, GÜVENLİK VE İSTİHBARAT BİRİMLERİNİ ZAYIFLATTI"

Suikastin nedeni olarak 15 Temmuz'un ardından Türkiye'de oluşmaya başlayan güvenlik ve istihbarat zafiyetinin de dikkate alınması gerektiğini belirten Erenel, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

"Emniyet Müdürlüğü'nün, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK)’nın ve Jandarmanın istihbarat birimlerinin neredeyse tamamının Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ)’den temizlenmesinden sonra Türkiye'deki güvenlik güçlerive istihbarat birimleri ciddi güç kaybına uğradı. Güvenlik güçlerindeki temizliğin ardından özellikle istihbarat birimlerinin sahadakihaber elemanlarıyla irtibatları kesildi. Bu sistem yeniden kurulmaya çalışılıyor,ancak bir haber elemanının istenilen seviyeye gelmesi ve güven kazanması uzun bir süreçtir. Ayrıca, artış gösteren terör eylemleriyle paralel olarak artan operasyonlar nedeniyle yorgunluğun artmaya başladığını ve buna bağlı olarak dikkat konusunda eksiklikler oluşmaya başladığını düşünüyorum. TSK'dan, Jandarma ve Polis teşkilatından çok sayıda yetişmiş personelin sistem dışı bırakılması mevcut personel üzerinde iş yükünü arttırmıştır."

"SALDIRILAR GÜVENLİK GÜÇLERİNE VE İTİBARLARINA YAPILDI"

Karlov suikastini, Beşiktaş ve Kayseri saldırılarının devamı olarak nitelendiren Yrd. Doç. Dr. Erenel, şu şekilde konuştu:

"Saldırılar zamanlama olarak birbirleriyle uyum içerisinde gerçekleşti. Bundan en çok kim zarar görecek diye baktığımızda üç saldırının da güvenlik güçleri ve onların itibarına yönelik olduğunu görüyoruz. Beşiktaş'ta polislerimiz hedef alınmıştı. Kayseri'deki saldırı ise Güneydoğu'da başarılı iç güvenlik operasyonlarına imza atan kahraman komando Tugayının askerlerine yönelik oldu.Ankara'daki saldırının ise güvenlik zafiyetini ve güvenlik güçlerinin yetersizliği düşüncesini ortaya koymak üzere gerçekleştirilmiş olabileceği de dikkate alınmalıdır. Bunun toplumsal boyutu da var. Toplumda, güvenlik güçlerinin, kendi askerini, polisini, bir büyükelçiyi bile koruyamıyorlar algısını oluşturmak için yapıldığı düşüncesindeyim."

NEDEN RUSYA BÜYÜKELÇİSİ?

Hedefin Rus büyükelçi olmasının nedenini “Rusya ile ilişkilerin ivme kazanması” olarak değerlendiren Erenel, konuşmasına şöyle devam etti:

"Şu anda Türkiye'nin PYD konusunda Amerika ile ilişkileri malum. Bunun dışında Avrupa Birliği (AB) ve başta Almanya olmak üzere ilişkileri son derece zikzaklı şekilde gidiyor. Onların da bize karşı tavrı belli. Bu aşamada bir tek Rusya ile olan ilişkilerimiz iyileşme sürecindeydi. İyileşti diyemeyiz ama iyi bir diplomatik temas sürdürülüyordu. Halep konusunda da tam anlaşmanın yapılacağı bir sürece girilmişti."

"TÜRKİYE YALNIZLAŞTIRMAYA ÇALIŞILIYOR"

Yapılan saldırılarla Türkiye'nin yalnızlaştırılmaya çalışıldığına dikkat çeken Erenel, "Türkiye'nin, özellikle yatırım ve ekonomi açısından, güvenilir bir ülke olmasını engellemeye çalışıyorlar. Rusya'yı da yanlarına çekip güvenlik açısından yetersiz bir ülke konumuna getirerek Türkiye'yi yalnızlığa itmeyi hedefliyorlar" dedi.

"TÜRKİYE RUSYA'YA TAVİZ VERMEYE BAŞLAYACAK"

Erenel, Rusya Başbakanı Dimitri Medvedev'in "Rusya, bunu yapanları cezasız bırakmayacak" sözünün altında yatan mesajı da şu şekilde değerlendirdi:

"Bu sözler daha çok kendi kamuoyuna yönelik bir mesajdı. Türkiye'deki uçak düşürme olayından sonra da benzer ifadeler kullanıldı. Ben hesap sormayı bir savaş kapsamında değil de ekonomik anlamda değerlendiriyorum. Örneğin; Türkiye ile ilgili olan ihracat kalemlerinde birçok kalemi açmadılar. Doğalgaz ve turizm de ekonomik ilişkilerde büyük yer kaplıyor ve bu konularda da hala istenilen boyutta bir gelişme mevcut değil. Rusya bunu ortaya koyarak Türkiye'den başka konularda taviz isteyebilir. Suikastı araştırmak üzere ortak bir komisyon toplanması da bence ilk taviz ve bunu Türkiye'nin içişlerine bir müdahale olarak görüyorum. İlişkilerin bozulmaması kapsamında bu tavizin faydalı olacağı düşünülerek devlet yetkililerimizin söyleyeceği olumlu şeyler olabilir. Ama böyle ortak komisyon ile bir olayın açıklığa kavuşturulmasının örneği dünyada çok az vardır."

()