Yüksek Öğretim Kurulu, ÖYP'yi kaldırdı

Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı (YÖK), Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı'nı (ÖYP) kaldırdı. Yapılan eleştirilerin ardından YÖK, ÖYP'nin kaldırılmasına ilişkin yazılı açıklamada bulundu.

Lisansüstü eğitim kontenjanlarına yerleşmek isteyen adayların başvurduğu Öğretim Görevlisi Yerleştirme Programı (ÖYP), Yüksek Öğretim Kurulu tarafından alınan kararla kaldırıldı. ÖYP sisteminin yerine lisansüstü eğitim verme imkanına sahip olan üniversitelerin öğretim üyesi yetiştirmesi öngörüldü. ÖYP'nin kaldırılma kararı bazı kesim tarafından doğru bulunurken kimileri de ÖYP'nin kaldırılmasının torpile yol açacağını savundu.

Yüksek Öğretim Kurulu'ndan yapılan açıklamaya göre 2010 yılından itibaren merkezi yerleştirmelerin yapıldığı ifade edilerek "ÖYP puanının hesaplanmasında lisans not ortalamasının yüzde 35'i, Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitim Giriş Sınavı (ALES) puanın yüzde 50'si ve varsa yabancı dil sınavı puanın yüzde 15'i dikkate alınmaktadır" denildi.

Reklam
Reklam

KONTENJANLARIN 3 BİN 500'Ü BOŞ KALDI

2010-2014 yılları arasında tahsis edilen kadrolardan 3 bin 550'sinin boş kaldığı ifade edilerek, programın kaldırılma nedenleri şöyle sıralandı: "Yükseköğretim kurumlarının çeşitli gerekçeler ile merkezi yerleştirme ile ÖYP kapsamında araştırma görevlisi talebinde bulunmaması. Öğretim üyesi ihtiyacının bulunduğu illerdeki yükseköğretim kurumlarının tercih edilmemesi. Doktora eğitimleri tamamlandıktan sonra söz konusu üniversitelerde mecburi hizmetlerini yerine getirmek istememesi."

TORPİL ANLAMINI TAŞIMIYOR

ODTÜ ve Boğaziçi gibi uluslararası başarılara imza atan üniversitelerin hiçbir dönemde araştırma görevlisi kadro talebinde bulunmadığı kaydedildi. Programın kaldırılmasının "torpil" anlamına gelmeyeceği belirtilerek, "Araştırma görevlisi alımları cari usul ile yapılmaktadır. Müracaat eden adaylar arasından ilan edilen kadro sayısının on katına kadar aday, ALES puanının yüzde 60'ını ve yabancı dil puanının yüzde 40'ını dikkate alarak belirlenir ve kurumun web sitesinde ilan edilir. Cari usulle araştırma görevlisi atamak torpil anlamını taşımamakta olup, atanma şartları ÖYP kapsamında atanacak araştırma görevlilerinden daha da ağırdır" ifadeleri kullanıldı.

Reklam
Reklam

YÖK'TEN ÖYP KARARINA İLİŞKİN AÇIKLAMA

Başkanlığımızın 2016 yılından itibaren Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı (ÖYP) uygulamasına son verilmesi kararına ilişkin çıkan haberler üzerine aşağıdaki açıklamanın yapılması gereği hasıl olmuştur. Üniversitelerimize 31.07.2008 tarihinden itibaren “Öğretim Üyesi Dışındaki Öğretim Elemanı Kadrolarına Naklen veya Açıktan Yapılacak Atamalarda Uygulanacak Merkezi Sınav ile Giriş Sınavlarına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” kapsamında Cari usulle araştırma görevlisi alımı yapılmakta olup, 20.03.2010 tarihinden itibaren, yeni kurulan üniversitelerimizin öğretim üyesi ihtiyacını karşılamak ve bu nedenle yüksek lisans ve doktora eğitim programlarını geliştirmek üzere ÖYP uygulamasına geçilmiştir.
Öğretim üyesi dışındaki öğretim elemanı kadrolarına yapılacak atama sayıları ile bunlardan ne kadarının ÖYP kapsamında ne kadarının cari usulle atanacağı her yıl Merkezi Yönetim Bütçe Kanunları ile belirlenmekte, ÖYP kapsamında atanacak araştırma görevlilerinin ise Yükseköğretim Kurulu koordinasyonunda merkezi olarak yerleştirilmeleri hükme bağlanmıştır.

Reklam
Reklam

Bununla birlikte üniversitelerimiz her geçen yıl YÖK’ten ÖYP araştırma görevlisi kadrosu talep etmekten kaçınmaya başlamışlar, bu da çok sayıda ÖYP araştırma görevlisi kadrosunun kullanılamamasına yol açmıştır. 2010-2014 yılları arasında yılı Bütçe Kanunlarıyla bu amaçla tahsis edilen kadrolardan yaklaşık 3550’si boş kalmıştır. Diğer taraftan ise son dönemde artan üniversite sayısına paralel olarak öğretim elemanı ihtiyacı da artmış olup, bu kadroların üniversiteler tarafından kullanılmak istenilmemesi yükseköğretimimiz için bir zafiyet oluşturmaktadır.

Aralarında ODTÜ ve Boğaziçi Üniversitelerinin de olduğu uluslar arası sıralamalarda başarı kaydeden bazı üniversitelerimiz başkanlığımızdan hiçbir dönemde ÖYP kadrosu talep etmemiştir. Başkanlığımız her yıl bu kadroları tahsis etmek durumunda olduğundan, bu konu üniversitelerimizce bir nevi kadro dayatması olarak algılanmaktadır. ÖYP uygulaması üniversitelerimizde akademik teamüllerin bozulmasına neden olmuş, bu uygulama neticesinde hoca-araştırma görevlisi ilişkilerinde bazı sorunlar yaşanmaya başlamıştır. Bu ve buna benzer gerekçelerden ve üniversitelerimizden gelen taleplerden dolayı ÖYP giriş şartlarına alan sınavı şartı konulduğu da malumdur.

Reklam
Reklam

Bunun üzerine Başkanlığımızın 01/09/2015 tarih ve 3040 sayılı yazısı ile Maliye Bakanlığına “ÖYP kapsamında atanacak araştırma görevlisi kadrolarına, üniversitelerden yeterince talep gelmemesi nedeniyle atama yapılamadığını, söz konusu kadroların, üniversitelerden gelen talepler doğrultusunda cari usulle atama yapılacak atama sayısına ilave edilmesi” hususunu içeren bir yazı yazılmıştır. Cari usulle araştırma görevlisi atamak torpil anlamını taşımamakta olup, atanma şartları ÖYP kapsamında atanacak araştırma görevlilerinden daha da ağırdır. Örneğin, ÖYP kadrolarına başvurularda yabancı dil şartı bulunmaz iken, cari usulle atanacak araştırma görevlilerinin başvurularında en az 50 yabancı dil puan şartı bulunmaktadır.

Bu kararın alınmasının altında yatan nedenler bazı medya organlarında yer aldığı gibi öğretim üyesi alımlarında torpilin ve kayırmacılığın önünün açılması değil, üniversitelerin ÖYP’nin kaldırılmasına yönelik talepleri, bu uygulamanın akademik camianın yapısıyla uyuşmaması ve üniversitelerce tercih edilmemesi neticesinde her yıl kullanılmayan çok sayıda kadrodur.

Reklam
Reklam

Almış olduğumuz kararın 2016 yılı öncesinde programa dâhil olan araştırma görevlilerini hiçbir şekilde etkilemeyeceğini belirtir, bu kararın öğretim üyesi alımlarında torpile ve kayırmacılığa yol açacağı şeklinde eleştirilmesinin doğru olmadığını, kararımızın açıklamamızda yer alan sebeplerden dolayı alındığını kamuoyunun bilgisine sunarız.