Yumurtalık kanseri riskini azaltan 10 etken! Bunları yaparak hayatınızı kurtarabilirsiniz

100 kadından 7'sinin yumurtalık kanseri tanısı konulduğu ülkemizde kadınlar uzmanlar tarafından uyarılmaya devam ediliyor. Çoğu zaman başka hastalıklarla karıştırılan yumurtalık kanseri, bu durumdan doğan zaman kaybından ötürü sinsice gelişmeye devam ediyor. Ve üzücüdür ki, tanı konana kadar çok geç kalınmış olabiliyor.

Acıbadem Maslak Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum, Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Mete Güngör, ailesinde yumurtalık kanseri olan kişilerde riskin arttığını belirtirken, özellikle karın ağrısı, karında şişlik, gaz ve kabızlık gibi şikayetlere dikkat edilmesi gerektiğini söylüyor. Prof. Dr. Mete Güngör 8 Mayıs Dünya Yumurtalık Kanseri Günü kapsamında yaptığı açıklamada; yumurtalık kanseri nedenlerini azaltan 10 etkeni anlattı. Önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.

AİLE HİKAYESİNİN BİLİNMESİ

Yumurtalık kanserlerinin yüzde 10-15'i genetik geçişle ortaya çıkıyor. Bu nedenle ailesinde yumurtalık kanseri ve meme kanseri olan bireylerin bilinmesi ve farkındalık çok önemli. Aile hikayesini biliyor olmanız sizin ve doktorunuzun riski azaltmak için sağlığınızla ilgili daha aktif kararlar alınmasına yardımcı olur.

Reklam
Reklam

SAĞLIKLI DİYET

Doğru ve sağlıklı beslenme bütün kanserlerde olduğu gibi yumurtalık kanserlerinde de çok önemli. Size kilo aldırma ihtimali olan yağlı besinlerden, aşırı kırmızı et ve işlenmiş et ürünlerinden uzak durun. Yapılan çalışmalar özellikle düşük yağlı diyet, taze meyve tüketimi, zencefil, domates suyu, yeşil çay, biberlerin bitki türleri, kuruyemişler, marul ve keten tohumu tüketilmesinin yumurtalık kanseri riskini çeşitli oranlarda azalttığını gösteriyor.

DÜZENLİ EGZERSİZ

Vücudumuzdaki yağ oranı ile kanser arasında yakın bir ilişki bulunuyor. Yağ dokusundan salınan fazla miktardaki östrojen yumurtalık kanseri riskini artırıyor. Bu nedenle yapacağınız egzersizler ve spor ile kilolarınızdan kurtulabilirsiniz. Yağ oranınız düşeceği için kanser riskiniz de azalacaktır.

RUTİN KONTROLLER

Yaş ilerledikçe yumurtalık kanseri görülme oranı artıyor. En sık 63 yaşında görülüyor. Bu nedenle rutin kontrolleri ihmal etmemek çok önemli.

GENETİK TEST

Kadın Hastalıkları ve Doğum, Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Mete Güngör “Bir kadının hayat boyu yumurtalık kanseri olma ihtimali yüzde 1-2'dir. Ancak genetik olarak ailesinden gelen BRCA1 ve BRCA2 genetik mutasyonları varsa bu oran BRCA1 için hayat boyu riskini yüzde 40'a, BRCA2 için de yüzde 10-20'ye çıkartıyor. Bu nedenle bu mutasyonlara sahip olduğu bilinen kadınlarda belli yaş gruplarında cerrahi önerilebilir” diyor.

Reklam
Reklam

ANNELİK VE EMZİRME

Doğurganlık ve emzirme dönemi yumurtlamanın kesintiye uğradığı süreçler. Sık yumurtlamanın yumurtalık kanserinin oluşumunda rol oynadığı düşünülüyor. Bu nedenle çok doğum yapmış, özellikle erken yaşta gebelik yaşamış kadınlarda ve uzun süre emziren kadınlarda yumurtalık kanseri riski azalıyor.

DOĞUM KONTROL HAPI

Yumurtlamayı engelleyen doğum kontrol hapları yumurtalık kanseri riskini azaltıyor. Genç yaş grubunda (20'li 30'lu yaşlar) toplam 1 yıllık devamlı veya aralıklı doğum kontrol hapı kullanmış olan kadınların hayat boyu yumurtalık kanseri riski yüzde 50 azalıyor. Kullanma süresi uzadıkça risk azalıyor ve ilacı kesseler dahi koruma uzun yıllar devam ediyor.

İLAÇ VE VİTAMİNİ BİLİNÇLİ KULLANMAK

Androjen içeren ilaçların, menopoza girdikten sonra sadece östrojen içeren ilaçların ve doğurganlığı artırıcı ilaçların kullanımı yumurtalık kanseri riskini artırabiliyor. Bu nedenle bu ilaçların kullanılmasını gerektiren durumlarda doktorunuzla bu olasılıkları konuşun. İlaç şeklinde veya güneşle D vitamini alınması kanser riskinizi azaltıyor.

Reklam
Reklam

TALK PUDRASI KULLANMAK

Genital bölgede hijyenik amaçlı kullanılan ürünlerde bulunan talk pudrasının kullanılması yumurtalık kanseri riskini artıran faktörlerden biri olarak karşımıza çıkıyor. 1970’lerden beri vücut ve yüz pudralarında talk ve asbestoz kullanılmıyor. İçinde talk olan ürünlerden uzak durun.

CERRAHİ MÜDAHALE

Kadın Hastalıkları ve Doğum, Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Mete Güngör “Son yıllarda yumurtalık kanserlerinin yarısının tüplerden kaynaklandığı görülmüştür. Bu nedenle tüp ligasyonu yapılması veya tüplerin alınması yumurtalık kanseri riskini yarı yarıya azaltmaktadır. Ayrıca rahmin alınması da 1/3 oranında yumurtalık kanseri riskini azaltmaktadır” diyor.

YUMURTALIK KANSERİ NEDİR?

Dokusunda pek çok farklı hücre bulunan yumurtalıkların ana yapısını epitelyum hücreler oluşturur. Epitel hücrelerde ya da embriyonik döneme ait hücrelerde meydana gelen kontrolsüz bölünme ve çoğalma sonucunda yumurtalık kanseri oluşabilir. Daha çok menopoz sonrası görülen yumurtalık kanserlerinin yüzde 80’i epitelyum dokuda oluşur. 20 yaşın altında görülen yumurtalık kanserlerinin yüzde 60’ında ise embriyonik tümörler görülmektedir.

Reklam
Reklam

YUMURTALIK (OVER) KANSERİ NEDENLERİ

Yumurtalık kanseri nedenleri çok net bilinmese de bazı risk faktörlerinin bu hastalığa neden olduğundan bahsedilebilir. Genetik, çevresel ve hormonal faktörler yumurtalık kanserleri nedenleri arasında gösterilebilir. Yumurtalık kanseri nedenlerini şöyle sıralayabiliriz;

Ailesinde meme ya da yumurtalık kanseri olanlarda risk artar.

Son yıllarda bazı genlerdeki değişiklikler yumurtalık kanseri riskinin armasına neden olmuştur.

Yumurtlamayı artırıcı ilaç kullananlarda over kanseri riski artar.

Doğum kontrol hapı kullanımı yumurtalık kanseri riskini azaltır.

Yumurtalık kanseri riski hiç gebe kalmamışlarda daha yüksektir. Doğum yapanlarda risk azalır.

YUMURTALIK KANSERİ TEDAVİSİ

Yumurtalık kanseri tedavisi cerrahi olup, sadece rahim ve yumurtalıklar değil, vücutta tutulması muhtemel olan tüm dokular alınır. Cerrahi tedaviden sonra ise kemoterapi uygulanır. Yumurtalık kanserinde tüm evrelerde cerrahi yönteme başvurulur. Yumurtalık kanseri tedavisinde kitlenin çıkarılması hayati organlara zarar verme riski taşıyorsa önce kemoterapi ile kitlenin küçültülmesi hedeflenir. Ardından cerrahi yöntem ilke kanserli kitle ve dokulara müdahale edilir. Yumurtalık kanseri ameliyatı sonrasında eğer kanser vücuda yayılım göstermiyorsa kemoterapiye gerek kalmayabilir. Eğer yumurtalık kanseri yayılma gösteriyorsa kemoterapi ya da radyoterapi uygulanmalıdır. Kemoterapi hastalığın evresine göre değişmek ile beraber operasyon sonrası 6-9 kür uygulanmaktadır.

Reklam
Reklam

Yumurtalık kanserinde yeni tedavi alternatifleri artık ülkemizde de sıklıkla uygulanmaya başlamıştır. Hedefe yönelik ajanlar ile uygulanan tedaviler kür olasılığını arttırmakta, hayatta kalma süresini uzatmakta ve önemli bir semptomatik rahatlama sağlamaktadır. Yumurtalık kanserlerinin tedavisinde üremenin korunmasına, oldukça özen gösterilmektedir. Özellikle erken yaşta görülen germ hücreli yumurtalık kanserleri ve borderline tip yumurtalık kanserlerinde sadece kanserli doku veya kanserli yumurtalık çıkarılıp, rahim ve karşı yumurtalık korunarak gebe kalmak mümkün hale getirilir.

Anahtar Kelimeler: