Kurtarma fonlarının yeni dilimi için yapılması planlanan son kesintilere karşı Yunan sendikaları son üç hafta içindeki ikinci kez 24 saat süreyle greve gitti binlerce kişi protesto eylemlerine katıldı.
Ülkede borç krizinin ortaya çıktığı iki yıl öncesinden bu yana 20 kez genel grev düzenlendi.
Özel sektör ve kamu sektöründe örgütlü en büyük şemsiye sendika konfederasyonları GSEE ve ADEDY'nin çağrısıyla düzenlenen greve taksi sürücüleri, vapur çalışanları, doktorlar, ögretmenler ve hava trafik kontrolörleri de dahil çok çeşitli meslek gruplarında çalışanlar katıldı.
Bir süre için kapatılan Sintagma Meydanı sonradan yeniden trafiğe açıldı. BBC'nin Atina muhabiri Mark Lowen, meydandaki gösterinin, ülkedeki daha önce düzenlenmiş protestolarla kıyaslandığında hayli ufak çaplı olduğunu ve genelde sakin geçtiğini anlattı.
Göstericiler parlamentoya açılan meydanı kısmen barikat altına almış olan polis güçlerine molotof kokteyli ve taşlı saldırıda bulundu. Polisler de buna göz yaşartıcı gaz ve şok etkisi yaratan el bombalarıyla karşılık verdi.
Gösteri sırasında 65 yaşındaki bir erkek kalp krizi geçirerek öldü. Olayın gösteriyle bağlantısı olmadığı belirtildi ancak yerel basın organları söz konusu şahsın göz yaşartıcı gazdan etkilendiğini belirtiyor.
Yunanistan halen Troyka diye anılan IMF, Avrupa Birliği Komisyonu ve Avrupa Merkez Bankası'nı tatmin etmesini umduğu 11,5 milyar euroluk bir kesinti paketi üzerinde çalışıyor.
Kesinti planları Troyka'yı ikna ederse Yunanistan da 31,5 milyar euroluk son kurtarma fonu dilimini alacak.
Ülkenin hazinesinde gelecek ay para kalmayacak.
Ama sendika liderleri bugün toplanan AB liderlerine, planlanan son ücret ve emeklilik kesintilerinin Yunanistan halkını daha da kötü duruma düşüreceği mesajını iletebilmeyi umduklarını söylüyorlar.
Yunanistan ekonomisi beş yıldır küçülmeye devam ediyor ve şu anda ülkede her dört kişiden biri işsiz.
Özel sektörde örgütlü GSEE sendikasının başkanı Yannis Panagopulos "Hükümet bu defa Troyka'nın saçma taleplerini reddetmek zorunda. Yıkım getirecek önlemler almayı kabul etmek toplumu çaresizliğe itmek demektir. Bunun sonuçları da gösteriler de sonsuza kadar devam eder" diye konuştu.
BBC'nin Atina muhabiri Mark Lowen, koalisyon partilerinin liderlerinin, işçi çıkarmanın boyutları ve diğer kemer sıkma önlemleri üzerinde anlaşamadığını ve hükümetin şimdiden çatırdamaya başladığını söylüyor.
Lowen, duyulan öfkenin devlete olan inancı azaltmasıyla, Yunan halkının hızla siyasi aşırılıklara yöneldiğini, bunun sonuçlarından birinin de neo-Nazi Altın Şafak partisi olduğunu belirtiyor.