ESKİŞEHİR (AA) - Büyük Türk düşünürü, tasavvuf ve halk şairi Yunus Emre, Eskişehir'in Mihalıççık ilçesindeki kabri başında anıldı.
Eskişehir Vali Özdemir Çakacak, AK Parti Eskişehir Milletvekili Emine Nur Günay, Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Ahmet İlker, Mihalıççık Kaymakamı Emre Oğuztürk, Mihalıççık Belediye Başkanı İsmail Uysal, Yunus Emre Mahallesi'ndeki kabrin başında dua etti.
Vali Çakacak, burada yaptığı konuşmada, Yunus Emre'nin, İslam tasavvuf geleneğinin manevi ikliminde yetişmiş, tasavvufun rehberliğiyle çıktığı aşk yolculuğunda daima hakkı aramanın, Allah'a layık bir kul olmanın mücadelesini verdiğini söyledi.
Yunus Emre'nin, bu yolculuğun nihayetinde aradığını bulmuş, zaman ve mekana mahkum olmadan, çağları aşan bir ses olduğunu ifade eden Çakacak, şöyle konuştu:
"Bugün burada, makamı başında bulunduğumuz Yunus Emre'nin evrensel mesajları tüm dünyaya ulaşmış, o 'sevgi' kelimesiyle birlikte anılır olmuştur. Yunus Emre, haçlı seferlerinin, Moğol istilasının ve iç karışıklıkların olduğu bir dönemde yaşamış ve tüm bu olumsuz ortama rağmen duru Türkçesiyle, 'Biz kimseye kin gütmeyiz, kamu alem birdir bize' diyerek halka sevginin, hoşgörünün, affedici olmanın, dindarlığın yolunu göstermeye çalışmıştır. Onun 'Dövene elsiz gerek, sövene dilsiz gerek' düşüncesi en sert gönülleri bile yumuşatmış ve günümüze dek ulaşmıştır. Yunus Emre, bize ait olan bir değerdir. Onun için 'Mevlana gibi Hacı Bektaş-ı Veli gibi Eskişehir'in ve ülkemizin kültürel ve sosyal çimentosudur' desek hiç yanlış olmaz."
- "O, bizatihi halktır"
Çakacak, Yunus Emre'yi yerellikten evrensel bir konuma ulaştıran ana faktörün birleştirici yönü olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Eğer toplum olarak daha fazla saygı, değer, huzur ve güven arzuluyorsak başta Yunus Emre olmak üzere bu toprağın harcı olup, bizi sarıp sarmalayan, çimentomuzu oluşturan isimleri, onların yüzyılları aşıp gelen mesajlarını fikren ve ruhen daha fazla dikkate almak mecburiyetindeyiz. Geleceğimizi emanet edeceğimiz gençlerimize onların çağları aşıp gelen fikirlerini öğretmeli, o fikirlerin hayatlarında ikamesini sağlamalıyız. Yunus Emre, her ne kadar Sarıköylü 'Bizim Yunus' olsa da o, bu ülkeyi sevgiyle saran bir halk kimliğidir. O, bizatihi halktır."
Konuşmaların ardından ilahiler seslendirildi.