Yurt Dışındaki Ülkücüler: Düzenleme Bir An Önce Bitsin, Yurda Dönmek Istiyoruz

Hükümetin, 1971 ve 1980’deki askeri mahkeme kararlarını yok hükmünde sayacak kanun tasarısı üzerinde çalışması, yıllar yurt dışında yaşayan Ülkücüler tarafından olumlu karşılandı.

32 yıldır Belçika’da yaşayan Baha Sertkaya, Türkiye’nin demokratikleşme sürecini sevinçle takip ettiğini belirterek, “Düzenleme bir an önce bitsin, artık yurda dönmek istiyoruz.” dedi. Senelerdir Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde yaşayan Uğur Coşkun ise atılan bu adımın, burnunda buram buram tüten vatan hasretini bitireceğini kaydetti. Coşkun, Türkiye’ye dönerse 12 Eylül yargılamalarına müdahil olacağını söyledi.

TÜRKİYE’YE GELMEMİZ İÇİN GEREKENİN YAPILMASINI İSTİYORUZ

“Artık, yurda geri dönmek istiyorum.” diyen Baha Sertkaya, yurda giriş yapabilmeleri için yasal düzenleme yapılmasını istedi. Sertkaya, 12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrasında 'vatan haini' olduğu gerekçesiyle hakkında askeri savcı Nurettin Soyer tarafından hazırlanan iddianame ile yargılandığını anlattı. MHP Bafra Bölge sanıkları arasında bulunduğunu belirten Sertkaya, “Alpaslan Türkeş ile birlikte idamım istendi. Mahkemenin verdiği ara tahliye kararından sonra yurt dışına çıktım. Senelerdir Belçika'da mülteci olarak yaşıyorum. Bugün aradan 32 sene geçmiş olsa da ülkemdeki demokratikleşme çabalarını umut ve sevinçle takip ediyorum.” dedi.

ÇEKMEDİĞİM CEZA GÖRMEDİĞİM EZİYET KALMADI

Senelerdir Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde mülteci olarak yaşayan Uğur Coşkun ise “Ülkeme dönmek istiyorum. Bunca yıldır çektiğimiz acılar yeter de artar bile.” dedi. MHP davasından dolayı 12 Eylül 1980'de tutuklandığını anlatan Coşkun, gördüğü işkenceler ve yaşadığı acılardan bahsetmek bile istemediğini vurguladı. En yakın arkadaşlarının günahsız oldukları halde denge politikası sebebiyle idam edildiğine dikkat çeken Coşkun, “12 Eylül adaletsizliğinin kurbanı olarak yıllarca hapiste yattım. Mahkemelerin haksız olarak verdikleri cezalar yetmezmiş gibi şartlı salıverme kanunu ile serbest bırakıldıktan sonra tekrar tutuklanmam istendi. Mecburen yurt dışına çıktım. Senelerdir Avrupa’da mülteci olarak yaşıyorum. 12 Eylül darbesini yapanların yargılanması ülkem için çok hayırlı bir gelişmedir. Ayrıca işkenceciler hakkında bir dava açılacağını öğrendim.” ifadelerini kullandı.

DEMOKRATİKLEŞME SÜRECİNE GÖLGE DÜŞÜRÜYOR

Geçen yıla kadar yurt dışında kalan isimlerden biri de Yusufiyeli Ülkücüler Derneği’nin Başkanı Recep Küçükizsiz’di. Küçükizsiz, bu karar karşısında çok sevindiğini vurguladı. Mamak'ta 8,5 yıl hapiste kaldığını dile getiren Küçükizsiz, “Darbecilerin en ağır cezalara çarptırılmalarının istendiği bir yargılama sürecinde; 12 Eylül adaletsizliğinin mağduru olarak hala hapishanelerde yatan Muhsin Kahya, Bünyamin Adanalı, Ünal Osmanağaoğlu, Mahir Kavalcı, Caner Erdinç, İsmail Fuat Tarhan gibi arkadaşlarımızın bulunması beni vicdanen rahatsız ediyor. Keza gurbette vatan hasretiyle sürgünde olan Nuh Semiz, Uğur Coşkun, Baha Sertkaya, Hamza Kaya gibi arkadaşlarımızın varlığı mevcut demokratikleşme sürecinin inandırıcılığına gölge düşürüyor.” diye konuştu.

Yargılamalara, müdahil olarak katılmak için 4 Nisan ve 11 Mayıs'ta Ankara Adliyesi'ndeki duruşmalarına katıldığını ifade eden Küçükizsiz, “Senelerce vatanımdan uzakta sürgün yaşamaya mecbur edildim. Hakkımdaki dosyalar zaman aşımından düşünce geçen sene yurduma döndüm.” diye konuştu.