Yüzbaşı İsmail'in 99 Yıl Önce Değerini Bilerek Yazdığı Mektup Kağıdı

BURAK AKAY - Tarihin en önemli çarpışmalarından biri olan Çanakkale Savaşları'nda Yüzbaşı İsmail'in cepheden iki yakınına yazdığı mektup, o dönemde yaşananları gözler önüne serdiği kadar, metinde yüzbaşının kaleme aldığı mektubun kağıdının değerini anlatmasıyla da önem kazanıyor. 3-4 Ağustos 1915'de, bugün Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı içerisinde bulunan Anafartalar köyünün civarındaki Kemikliburun önlerinden yazılan mektup, vatan savunması için 253 bin şehit verilen savaşın acı yüzünü gösterdiği gibi cephede yaşanan durumu da günümüze yansıtıyor. Çanakkale 1915 Seddülbahir Özel Müzesi'nin sahibi ve yerel tarih araştırmacısı Ahmet Uslu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Anadolu'nun çeşitli yerlerini gezerken bir gazi yakını vasıtasıyla Çanakkale Savaşı sırasında cephede yazılan bu mektuba ulaştıklarını söyledi. Bu mektubun Çanakkale tarihine ışık tutan yazılı evraklardan çok önemli bir tanesi olduğunu belirten Uslu, "Mektup, Yüzbaşı İsmail tarafından Vasıf ve Affan isimli iki yakınına yazılmıştır. İsmail Efendi mektubunda, mektubun kağıdının çok değerli olduğunu ve ileriki yıllarda bunun değerinin anlaşılacağını söyler. İşte biz, 99 yıl sonra bir Osmanlı subayının ileri görüsüne şahit oluyoruz" dedi. - "Başımın üzerinden mermiler geçmektedir" Uslu, mektubun kağıdının özelliğinin, Alman generallerinin şahıslarına ait kağıtlar olması ve Alman ordusunun ibarelerini taşıyor olması olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti: "Ve zaten mektupta da bu mektubun değerinin ileride anlaşılacağı yazılmaktadır. Yüzbaşı İsmail, diğer yakınına mektubunda 'Düşmanla siperlerimizin arası 900 metre ile 1 kilometre arasında. Şu an sana yazarken başımın üzerinden mermiler geçmektedir' der. Bu mektubun tarihi özelliği kadar üzerindeki demir haçlı ve 1914 tarihli bir kağıda yazılmış olması da çok önemli. Bu özel kağıt, bizimle o dönem müttefik olan Alman subaylarına ya da generallerinden birine ait olup herhalde mektup yazılabilsin diye bir istek karşılığında Yüzbaşı İsmail'e verilmiş bir kağıttır. Tabii ki mektubu yazan bu kağıdın değerini bilmektedir. Bunu yazarak daha sonraki yıllarda kağıdın değerinin anlaşılacağını anlatır. Biz hakikaten 99 yıl sonra Yüzbaşı İsmail'in bu temenni ve isteklerini öğreniyoruz ve gerçek olduğunu konuşuyoruz." - Yüzbaşı İsmail'in yazdığı mektup "Affancığım, Sana muharebe hatırası olmak üzere müttefiklerimizden Almanların orduya hediye ettikleri mektup kağıdıyla zarfı Gelibolu Şibhe ceziresinin Anafartalar civarında Kemikliburun önündeki mevziden takdim ediyorum. Düşman buraya da bir ihraç hareketi yaptı. Burada da sahile yapışarak duruyor. Biz de karşısında yine dalaşmaya başladık. Bundan evvel on gün kadar istirahat ettiğimiz Seddüllbahir'den fırkamızla birlikte Gelibolu'da kalmıştık. 24/25 ihracında aldığımız emirle bu yeni muharebeye geldik. Vaziyetimiz elhamdülillah çok iyi. Bu düşmanın ateş işi muharebe etmek değil. İlerleyemiyor. 'Oyalayalım' diye orada duruyorlar. Yani yaptığı ve yapacağı iş değil. Dostlar alışverişte görsün. Bu mektubum zannediyorum senin makbulüne geçecektir. Bu mektubun kağıdı çok değerli, bunu çok yıllar sonra anlayacaksın. Yukarıda bulunan haç Almanların 'Ayzerne Kroytes' dedikleri demir salib nişanıdır. Bunu büyüdüğün vakit 'böyle bir dayım vardı' diye hatıra olarak saklarsın. Seni öyle görürüm. Göreyim seni, çalış ve babanla anneni gark et. Kara yanaklarından, civelek gözlerinden öper ve senin için saadet temenni ederim oğlum. Vasıf, Yeni safha-i harb birdenbire çok telaşlı oldu. Uykusuz kaldık, yorulduk. Epey fire verdik. Fakat elhamdülillah ilk günü vaziyetimiz heyecan duruldu. Düşman duracağı set mevkiine indi. Burada en ileri piyadelerimiz değil, düşman piyadeleri benim karargahım olan tasarrut mevkiinden ancak 900 ile bin metredir. Melunların kurşunları size şu mektubu yazarken bile vızır vızır işliyor. İnsanın alışamayacağı bir şey yokmuş. O kadar alıştım ki, anlatamam."