Yüze duramamak ne demek? Yüze duramamak TDK sözlük anlamı nedir?

Birleşik fiiller yapı bakımından çeşitlilik gösterir. Türkçede bolca bulunan bu ifadeler, kelime grubu olarak kullanılan deyimlerde de görülür. Sözcük öbeği olarak karşılaşılan pek çok deyim, birleşik fiillerden oluşur. Atasözleri ise, cümle halindeki deyimlerle benzerlik gösterse bile, yol gösterici özelliğiyle ayrışırlar. Tüm bu dil hazinelerinin hiçbirinin söyleyeni belli değildir. Yüze duramamak ifadesi de bunlardan biridir. Yüze duramamak ne anlama gelir?

Atasözleri ve deyimler birbirinden bazı özellikleri ile ayrılan kalıplaşmış sözlerdir. Benzerlikleri nedeniyle oldukça karıştırılan bu ifadelerin ayrılan noktası, deyimlerde görülen yüksek orandaki mecaz ve atasözlerindeki öğüt verme özelliğidir. Bunun dışında deyimler birleşik fiillerinden oluşan türleri de içerir. Bazı birleşik fiiller zamanla deyim haline gelmiştir. Bu kalıplaşmış sözler, dilde anlam zenginliği yaratan ifadelerdir. Türkçenin zenginliğine katkıda bulunan sözlerden biri de Yüze duramamak ifadesidir. Yüze duramamak ne demektir?

Reklam
Reklam

Yüze duramamak Ne Demek? Yüze duramamak TDK sözlük anlamı nedir?

  • Yüze duramamak TDK sözlüğe göre 1 farklı anlama sahiptir.

Yüze duramamak TDK sözlük anlamı şu şekildedir:

  1. birinin hatırından çıkamamak, birinin hatırını kıramamak

    Yüze duramamak Cümle İçerisinde Kullanımı

    "Belki ihtiyaçları olur isterler, yüze duramam." - Reşat Nuri Güntekin

Yüze duramamak ile Kurulan Atasözleri, Deyimler ve Birleşik Fiiller

yüz bulmak yüz bulunca astar istemek yüz çevirmek
yüz etmek yüz geri etmek yüz göstermek
yüz kızartmak yüz kızdırmak yüz surat davul derisi (veya mahkeme duvarı)
yüz sürmek yüz takınmak yüz tutmak
yüz tutmak yüzü sararmak yüz verince astar istemek
yüz vermemek yüz yapmak yüz yazmak
yüz yüzden utanır yüze çıkmak yüze gelmek
yüze gülmek yüze vurmak yüzü açılmak
yüzü düşmek yüzü asılmak yüzü görmemek
yüzü gözü açılmak yüzü gülmek yüzü kâğıt gibi olmak
yüzü kalmamak yüzü karışmak (veya allak bullak olmak veya alabora olmak) yüzü kasap süngeriyle silinmiş
yüzü kireç kesilmek yüzü kireç gibi olmak (veya ağarmak) yüzü kızarmak
yüzü olmamak yüzü seçilmemek yüzü sıcak olmak
yüzü suyu hürmetine yüzü suyuna yüzü soğuk olmak
yüzü tutmamak yüzü yazılı kalmak yüzü yere gelmek (veya geçmek)
yüzünden akmak yüzünden düşen bin parça olmak yüzünden kan damlamak
yüzünden okumak yüzüne bağırmak yüzüne bakamaz olmak
yüzüne bakılır olmak yüzüne bakılacak gibi olmak yüzüne bakılmaz olmak
yüzüne bakmamak yüzünün derisi yere geçmek yüzüne bakmaya kıyamamak
yüzüne bir daha bakmamak yüzüne duramamak yüzüne gözüne bulaştırmak
yüzüne gülmek yüzüne hasret kalmak yüzüne kan gelmek
yüzüne karşı yüzüne su çarpmak yüzüne tükürseler yağmur yağıyor sanır
yüzüne vurmak (veya çarpmak) yüzünü ağartmak yüzünü buruşturmak (veya ekşitmek)
yüzünü duvara yapıştırmak yüzünü gören cennetlik yüzünü görmemek
yüzünü gözünü açmak yüzünü güldürmek yüzünü karartmak
yüzünü kara çıkarmak yüzünü kızartmak (veya kızdırmak) yüzünü kızartmak
yüzünü şeytan görsün yüzünü unutmak yüzüne yazmak
yüzünü yere getirmek (veya geçirmek) yüzünün derisi kalın yüzünüze güller
Anahtar Kelimeler: