"Zaferiniz uzak değil"

Kilis’te konteyner kentte kalan Suriyeli sığınmacılara seslenen Başbakan Erdoğan, Türkiye’nin Esad yönetimine karşı uluslararası camiadaki girişimlerine dikkat çekti.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Suriyelilerin misafir edildiği Kilis Hac Konaklama Tesisleri'ndeki konteyner kenti ziyaret etti.

Başbakan Erdoğan, buradaki sığınmacılara otobüs üzerinde bir konuşma yaptı. Erdoğan konuşurken Suriyeliler çeşitli sloganlar attı ve sevgi gösterisinde bulundu.

Erdoğan, sözlerine, ''Sizler şu anda kardeşlerinizin yurdunda, kendi evinizdesiniz. İnşallah Suriye'de güvenlik sağlanıncaya kadar, sizler gönüllü olarak dönmek isteyinceye kadar başımız ve gözümüz üstündesiniz'' diyerek başladı.

Reklam
Reklam

Erdoğan, özetle şunları söyledi:

''Suriye'den Türkiye'ye 40 bin 807 giriş yapıldı. Bunlardan yaklaşık 18 bini kendi arzularıyla tekrar Suriye'ye döndü. Şu an itibarıyla değişik kamp merkezlerimizde toplam olarak 23 bin 11 Suriyeli kardeşimizi misafir ediyoruz. Şu anda konteyner kentimizde, bu kampta 2001 konteynerde 9 bin 633 kardeşimizi misafir ediyoruz. Bu kampın kapasitesini 12 bine kadar çıkartacağız. 2 bin 60 konteyner, sizlere hizmet verecek. Ayrıca Hatay'da bulunan misafirlerin tamamı da bu kampla birlikte 10 bin kapasiteli.

Tüm kamplarımızda sizler için eğitimden sağlığa, gıdadan giyime, spor imkanlarından ibadet yerlerine kadar her ihtiyaç en ince ayrıntısına kadar düşünülüyor ve bu ihtiyaçları gidermeye çalışıyoruz, çalışacağız. Şu anda Hatay'da 35 derslikte 805 öğrenci okul öncesi, ilk ve ortaöğretime devam ediyor. İnşallah burada bulunan 4 bin 251 okul çağındaki yavrumuz için de eğitim imkanlarının oluşturulması çalışmasını sürdürüyoruz.

Sizler kendi isteğinizle gönüllü olarak, güvenlik içinde ülkelerinize dönünceye kadar her türlü ihtiyacınızı karşılamak için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. Şunu biliniz, şuna inanınız: Zulüm kalıcı değildir, daim değildir, ebedi değildir. Masum insanları katleden, çocukları katleden, kadınları katleden zalimler tarih boyunca her zaman er ya da geç cezalarını çektiler.

Reklam
Reklam

Nice Firavun, nice Nemrut, nice Haman, nice diktatörler yaptıkları zulmün bedelini ödeyerek arkalarında tarih boyunca silinmeyecek kara bir leke bırakarak bu dünyadan göç ettiler. İnşallah benim Suriyeli kardeşlerime, bizim kardeşlerimize zulmedenler de er ya da geç bu yaptıkları zulmün hesabını milletleri önünde vereceklerdir.

Biz iki elin birbirine kenetlenmiş parmakları kadar kardeşiz. Sizin acınız, sizin derdiniz, sizin meseleniz; bizim acımız, bizim derdimiz, bizim meselemizdir. Suriye’nin refaha kavuşması için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. Bilesiniz ki bizler bu olayları dar çerçevede tutmadık, uluslararası camiaya taşıdık. Uluslararası camianın Suriye’ye sahip çıkması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Beşar her geçen gün kan kaybediyor. Benim mazlum Suriyeli kardeşlerimin ahı yerde kalmayacaktır.

Beşar’ın yanında görünen kardeşlerime de sesleniyorum. Biz Suriye halkının yanındayız. Ama Beşar yönetiminin yanında asla değiliz. Halkına tankla, topla, silahla yürüyen bir rejimin yanında bizim olmamız mümkün değildir. Bütün girişimlerimizi sürdürüyoruz, siz daha güçlü hale geliyorsunuz. Zaferiniz uzak değildir. Tek bir derdimiz var, akan kanın bir an önce durmasıdır, akan gözyaşlarının dinmesidir. Suriye halkının taleplerinin yerine gelmesidir.

Reklam
Reklam

Biz Suriye halkı ile yönetimini ayrı görüyoruz. Kardeş ülke Türkiye sonuna kadar sizin yanınızda olacaktır. Umutsuz olmayın, asla umutsuzluğa düşmeyin. Biz yanınızdayız. Dünyanın sizi duyması, görmesi için bütün gücümüzle çalışıyoruz. Dua ediyor ve inanıyorum ki Allah sizinle beraberdir.”