Zapsu'dan ilginç çıkış

ANKARA (İHA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dış politika danışmanlarından Cüneyd Zapsu, coğrafi anlamda İstanbul'un batısında dünyaya geldiğini ve kendini Avrupalı hissettiğini belirterek, "Ama Avrupalı olarak Başbakan'ın önünde bundan utanıyorum. Çünkü çifte standart uygulanıyor" dedi.

Konrad Adenauer Vakfı ve Türk Demokrasi Vakfı tarafından düzenlenen "Türkiye ve AB Katılım Müzakereleri" konulu konferans Ankara Dedeman Otel'de gerçekleştirildi. Konferansa konuşmacı olarak katılan Başbakan Erdoğan'ın danışmanı Cüneyd Zapsu, Türkiye-AB ilişkileri konusunda oldukça ilginç bir değerlendirme yaptı. Konuşmasına siyasetle amatör bir şekilde ilgilendiğini söyleyerek başlayan Zapsu, "Sayın Başbakan'a bu çok zor görevinde asistanlık yapmaya çalışıyorum" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Şu anda yeni bir Avrupa Birliği'nin ortaya çıktığını belirten Zapsu, "Bugünden sanki Türkiye yarın AB'ye üye olacakmış gibi sesler yükselmeye başladı. Gelecekte neler olacağını bilebiliyor muyuz?" şeklinde konuştu.

Türkiye'ye müzakere tarihinin verildiği 17 Aralık Brüksel Zirvesi'nde alınan kararla yeni bir döneme girildiğine işaret eden Zapsu, zirvenin Türkiye ve AB için yeni görev ve ödevleri de beraberinde getirdiğini kaydetti. Türkiye'nin 17 Aralık Zirvesi'nin ardından yeterince çaba sarfetmediği ve ivme kaybettiği yönündeki yaklaşımların doğru olmadığının altını çizen Zapsu, tam tersine Türkiye'nin kendini hazırladığını söyledi. Zamanı en iyi şekilde değerlendirmeye çalıştıklarını vurgulayan Cüneyd Zapsu, süreci en iyi şekilde değerlendireceklerini ve 3 Ekim tarihine en iyi şekilde hazırlandıklarını bildirdi. Zapsu, bu dönemde yeni üye devletlerden süreçle ilgili bilgi aldıklarını da kaydetti.

Başmüzakerecinin kim olacağı tartışmalarına da değinen Zapsu, hükümetin başmüzakereciyi bütün yapılarıyla açıklayacağını ifade etti. Dünya Bankası'nın 30 Mart'ta tüm bakanlıkların temsilcileri ve diğer yetkililerin katılacağı bir seminer düzenleyeceğini açıklayan Zapsu, AB uzmanlarının müzakere sürecini ele alacaklarını kaydetti. Zapsu, Türkiye'nin şimdiden ABD müktesabatı ile ilgili çalışmalarını yaygınlaştırdığını söyledi.

Reklam
Reklam

"FRANSA'DAKİ REFERANDUM KARARI ENDİŞELENDİRMİYOR"

Konuşmasında Avrupa Birliği üyesi ülkelere üstü kapalı uyarılarda bulunan Zapsu, birliğin Türkiye'ye verdiği sözleri zaman zaman yerine getirmemesinden yakındı. Helsinki Zirvesi'nde Türkiye'ye 'adaysınız' dendiğini ve hazırlıkların başladığını anımsatan Zapsu, üye ülkelerin Kopenhag Zirvesi'nde ise soğuk davranarak, tarihin tarihini verdiğini söyledi. Kopenhag Zirvesi'nde Chirac ve Schröder tarafından Türkiye'ye 'Kriterleri yerine getirirseniz bir sonraki defa müzakerelere başlarsınız' denildiğini belirten Zapsu, AB üyesi ülkelere "Bundan sonra Kıbrıs alınırsa ne olacak?" sorusunu yönelttiklerini ancak Avrupalı liderlerden "Kesinlikle hayır. Böyle birşey sözkonusu olamaz" cevabını aldıklarını vurguladı.

Avrupa Komisyonu'nun 6 Ekim'de bir rapor hazırlayarak "Türkiye şartları yerine getirmiştir" kararı verdiğine dikkat çeken Zapsu, 17 Aralık Zirvesi'ne ilişkin bazı detayları da anlattı. Zirvede Kıbrıs konusunun gündeme getirilmesini "Kılpayı ayrılıp oradan gidecektik" sözleriyle açıklayan Zapsu, Türkiye'nin bu tavrı karşısında Kıbrıs konusunun metinden çıkarıldığını bildirildi. Zapsu'nun ilginç açıklamaları şöyle devam etti:

Reklam
Reklam

"Verilen sözler hatırlatıldı. 'Ekim 2005 tarihine kadar tarama süreci tamamlanacak' dendi. Bize en üst makamlar tarafından söz verildi. 'Müzakere sürecinde tamamen teknik konular olacak ve siyasi konular dahil edilmeyecek' diye. Ancak Kıbrıs, Aleviler, Kürtler ve Ermeniler geldi. Bu siyasi değilse, bilmiyorum ne? Teknik olmadığı çok açık. Ben bir Avrupalıyım. Coğrafi anlamda İstanbul'un batı yakasında dünyaya geldim. Ben kendimi öyle hissediyorum. Ama Avrupalı olarak başbakanın önünde bazen bundan utanıyorum. Bu şekilde çifte standart uygumalarından dolayı utanıyorum. Bunları ağlamak için söylemiyorum. Bunlar gerçekler. Ancak biz bütün bunların stesinden geleceğiz."

Türk halkının AB'ye girmeyi en çok insan hakları açısından istediğini vurgulayan Cüneyd Zapsu, AB üyesi bir Türkiye'nin barış ve istikrar için çok daha güçlü rol oynayacağını, Rusya politikasını daha etkin hale getirebileceğini söyledi. AB'ye uygun hale gelen Türkiye'nin bugünkü Türkiye olmadığını, yeni Türkiye'de insan haklarının ve şeffaflığın sağlanacağını, değişen bir ekonominin yapının ortaya çıkacağını ifade eden Zapsu, böyle bir Türkiye'den kimsenin Avrupa'ya iltica etmek istemeyeceğini kaydetti. "Avrupa'daki dostlarımız korkmamalılar. Biz üstesinden geliriz. Biz geliyoruz" diyen Zapsu, Fransa parlamentosunda alınan referandum kararınının da kendisini endişelendirmediğine dikkat çekti. Zapsu konuşmasını Yunus Emre'nin "Biz yaratılanı severiz. Yaradandan dolayı" sözleri ve 98 yaşındaki bir İsviçrelinin "Vaten nedir? Vaten korkunun olmadığı yer. İnsanın emin olduğu yerdir" ifadelerini hatırlatarak tamamladı.

Reklam
Reklam

Konferansta ayrıca, Alcide de Gasperi Vakfı Başkan Yardımcısı Franco Nobili, İtalya'nın Ankara Büyükelçisi Luigi Guidobdnd Cavalchini de birer konuşma yaptı.