Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fevzi Uğur, vatandaşları kurbanlık alırken dikkat etmeleri gereken hususlar hakkında uyardı.
Kayıt altına alınmamış ve belge düzenlenmemiş hayvanların kurbanlık için satın alınmaması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Uğur, “Herhangi bir kontrolden geçmemiş hayvanlar sağlığı tehdit ediyor. Bunların yanı sıra kılları karışık ve mat olan, salya, burun akıntısı ve ishali bulunan hayvanların sağlıkları bozulmuş olabileceğinden bu tür hayvanlardan da uzak durulmalıdır. İlave olarak, vücudunda şişlikler bulunan, cinsiyet organlarından ve memeden kötü kokulu akıntılar gelen hayvanlar da tercih edilmemelidir. Ayrıca, hayvanların dış görünümlerinin ve bakışlarının canlı olması ve derilerinin elastik olması onların sağlıklı olduklarının bir işaretidir” dedi.
Satın alınacak hayvanın elle ve gözle kontrol edilmesi gerektiğini söyleyen Uğur, “Hayvandaki et ve yağ dokusunun durumunu dıştan belli eden noktalara kavram noktaları adı verilmektedir. Kavram noktalarını elle ve gözle muayene ederek hayvanın besilik durumu hakkında karar vermek mümkündür. Bu şekilde hayvana belli bir bedel ödeyerek hayvandan daha fazla ve daha kaliteli et elde etmek isteyen tüketiciler taleplerini karşılayabileceklerdir. Bu anlamda sığır için, yerden yapılı, dikdörtgen vücut yapılı, kısa ve dolgun boyunlu, geniş ve dolgun sırtlı, etli ve geniş omuzlu, kaburga, sırt, bel ve omzundaki kemik çıkıntılarının belli olmadığı hayvanlar tercih edilmelidir. Küçükbaş hayvanlar için ise, bel dolgun olmalı, boyun kısa ve dolgun, kaburga arası ve üstü kas gelişimi iyi olmalı, yağlı kuyruklu koyunlarda kuyruk elle yoklandığında çok yumuşak ve gevşeklik hissi bırakmamalı, sağrı geniş ve dolgun olmalıdır” diye konuştu.
Kesim için de uyarılarda bulunan Dekan Uğur, “Kesimden önce hayvan strese maruz bırakılmamalı ve şiddet kullanılmamalıdır. Kesim öncesi bu tip olumsuz çevre faktörleri karkasların koyu renkte olmasına yol açmaktadır. Koyu renkli karkaslarda bakteriyel gelişim daha hızlıdır. Bu etleri uzun süre saklamak daha zordur. Ayrıca, koyu renkli karkaslardan sağlanan etlerin lezzeti de düşüktür. Yorgun kesilen hayvanların kanları iyi akmaz ve hayvanların damarları kanla dolu kalır. Böyle etler dayanıklı değildir çabuk bozulur. Yorgun kesilen hayvanların etleri normal bir olgunlaşma devresi geçiremezler. Kısa mesafelerden gelen sığırlar yaklaşık 2 saat bekletildikten sonra kesilebilirler. Uzun mesafelerden taşınan hayvanlar akşam saatlerinde kesim yerlerinde olacak şekilde getirilmeli, bu hayvanlar sabaha kadar dinlendirilmeli, sabah da kesilmelidirler. Karkas ya da gövde; kas, yağ ve kemik dokusundan oluşmaktadır. Tüketiciler, yüksek oranda yenilebilir et sağlayan hayvanların seçilmesini tercih etmektedirler. Hayvanın vücudunun her bölgesi aynı kalitede et sağlamamaktadır. Genel olarak, hayvanın az hareket eden ve az yağlı bölgelerinin etleri daha kaliteli olmaktadır. Dolayısıyla, hayvanın bel, sağrı, ve but gibi bölgelerinden üretilen etler daha kalitelidir. Bu tür etler, bonfile, kontrfile ve nuar gibi kaliteli ürünler grubunda değerlendirilmelidir. Gerdan, karın ve boyundan elde edilen etler ise daha az kalitelidir. Değerli etlerin kıymalık olarak değerlendirilmesi yanlış olacaktır. Kalitesiz etlerin kıymalık olarak değerlendirilmesi tüketicilerimizin lehine olacaktır” dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz