Zirve Yayınevi Davası

Zirve Yayınevi davasına bakan Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hayrettin Kısa, davayı Haziran ya...

Zirve Yayınevi davasına bakan Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hayrettin Kısa, davayı Haziran ya da Temmuz aylarında bitirmeyi hedeflediklerini söyledi.

Zirve Yayınevi davasının 53. duruşması, Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başladı. Duruşmaya tutuklu sanıklardan Emre Günaydın ile Salih Gürler katılmazken, diğer tutuklu sanıklar ve taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmaya, öldürülen Alman misyoner Tilman Geske'nin Malatya’da yaşayan eşi Suzanna Geske de katıldı.

Duruşmada, 850 sayfalık savunmasına devam etmek için kürsüye gelen tutuklu sanık Ruhi Abat, boğaz enfeksiyonu nedeniyle rahatsız olduğunu ve savunmasını bir sonraki duruşmada yapmak istediğini söyledi. Mahkeme heyeti de, sanığın bu talebini kabul etti.

Reklam
Reklam

Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hayrettin Kısa, sanık savunmalarını alarak delil değerlendirmesine geçmek istediklerini belirterek, duruşmaları seri olarak yürüteceklerini ifade edip, “Davayı Haziran veya Temmuz gibi bitirmeyi hedefliyoruz” dedi.

Dosyadaki delillerin sanıklara tek tek sorulacağını belirten Mahkeme Başkanı Kısa, soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tutuklu sanıklarla ilgili olarak ek klasörlerle birlikte ses kayıtlarını mahkemeye sunduğunu aktararak, sanık Ruhi Abat ile sanık ve aynı zamanda davada tanık olan İlker Çınar ile yaptığı bir telefon görüşmesinin ses kaydını duruşmada dinletti.

Mahkeme heyeti, tutuksuz sanık Ercan Gelegen'in de savunmasını almaya başladı. Gelegen, kendisinin imam hatip lisesi mezunu olduğunu, bazı İslami grupların içinde bulunduğunu, Mersin ve Adana’da İslami çizgide yayın yapan radyolarda görev yaptığını anlatarak, Mersin’in Tarsus ilçesinde bulunan ev kilisesine giderek, daha sonra Hristiyan olduğunu söyledi. Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa'nın "Şu andaki kimliğin ne" sorusuna ise Gelegen, "Duygularım karışık, şu anda İsa Mesih inancındayım" dedi.

Reklam
Reklam

Gelegen, kendisinin Hristiyan cemaati içinde olup bitenleri bildiği için hedef seçildiğini iddia ederek, "Türkiye’deki misyonerlerin yüzde 90'ı sahtekardır. Tek istedikleri şey daha iyi bir yaşamdır. Amaçları başka şeylere hizmet etmektir" ifadelerini ileri sürdü.

İstanbul'da gözaltına alındıktan sonra, evindeki bilgisayarının çalındığını iddia eden sanık Gelegen, "Bilgisayarımda Hristiyan cemaati içinde yaşanan yolsuzluklar, cemaatin Hristiyanları kullanması, cemaat içindeki gruplaşmaların yapılmasıyla ilgili bilgiler yer alıyordu" diye konuştu.

Çeşitli defalar tehdit edildiğini öne süren sanık Ercan Gelegen, mahkeme başkanının "Bunu delillendirecek belgen var mı" sorusuna, "Beni yalan makinesine bağlayabilirsiniz" cevabını verdi.

Ercan Gelegen, dava kapsamında isimlerini verdiği bazı misyonerler ile Hristiyan cemaati yöneticilerinin mahkemede dinlenmesini de talep etti. Sanık Gelegen, "İlker Çınar'ın; ‘bana emir geldi, ben Müslüman oldum’ sözü yalandır. Kilisesi dağılmıştır. Türkiye’deki bütün Hristiyan cemaati yöneticileri bunu biliyorlar" şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

TEHDİTTE BULUNAN SANIĞA SUÇ DUYURUSU

Bu arada, bir önceki duruşmada Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa’ya yönelik olarak, "Adaletiniz yere batsın. Ben şu andan itibaren ölüm oruçlarına başlıyorum. Sahtekarlar, bunun hesabı sorulacak. Hayrettin Kısa kafana sıkacağım senin" şeklinde tehdit savuran tutuklu sanık Varol Bülent Aral hakkında ise, Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusu yapıldı.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: