Ananas bol vitamin ve mineral deposudur. İçerisinde bol miktarda C vitamini bulunan ananasın hamilelere de faydası bulunuyor. Uzmanlar hamilelerin kabızlık şikayetlerinin oldukça çok olduğunu belirtiyor. Bu durumdan ananas yiyerek kurtulanacağını belirtiyorlar. Ananas ayrıca hamilelikte oluşan el ve ayakların şişliğinin inmesinde etkilidir. Ananasın ödem atıcı etkisi anne adayların şişliklerinin oluşumunu engeller. Yapılan araştırmalar ananasın sindirim sistemini harekete geçirdiğini göstermiştir. İçerisindeki bromelain sayesinde sindirimi hızlandırmaktadır. Bromelain bir çeşit protein enzimidir.
Ananasın Faydaları
Antioksidan: Suda çözünür antioksidan vitaminler arasında bulunan C vitamini sayıları arttığında damar tıkanıklığı, diyabete bağlı kalp hastalığı, solunum yolu hastalıkları ve daha pek çok hastalığın önünü açan serbest radikalleri dengeleyerek vücudu koruyor. C vitamini aynı zamanda sağlıklı bir bağışıklık sistemi içinde önemli vitaminler arasında yer alıyor.
Bromelain: Ananasta bulunan ve gıdalarla alınan proteinlerin sindirimi sırasında kullanılan enzimlerin karışımı olan "bromelain"in pek çok faydası bulunuyor. İltihabı önleyen bromelain enzimi vücudun su tutmasına bağlı şişliği azaltıyor, gut hastalığının tedavisine yardımcı oluyor, proteinlerin sindirimini hızlandırarak sindirim sistemine katkıda bulunuyor. Aynı zamanda iltihapla birlikte görülen sinüzit ve artrit (eklem iltihabı) gibi hastalıkların belirtilerini hafifletiyor.
Makula Dejenerasyonu: Sarı nokta hastalığı olarak bilinen ve bir retina hastalığı olan makula dejenerasyonu daha çok 55 yaşından sonra görülen ve gerekli tedavi yapılmadığı takdirde görme kaybına yol açabilen bir göz hastalığıdır. Sarı nokta hastalığı üzerine yapılan araştırmalar A, C ve E vitaminleri bakımından zengin bir beslenmenin bu hastalığa yakalanma riskini önemli oranda azalttığını ortaya koyuyor. Uzmanlar sarı nokta ve diğer göz hastalıklarından korunmak için aralarında ananasın da bulunduğu antioksidan vitaminler bakımından zengin meyve ve sebzelerin daha sık tüketilmesini öneriyor.
Diş Etleri: Yetersiz beslenmenin ilk etkilerini diş etlerinde görmek mümkündür. Özellikle yeterince C vitamini almamak diş eti hastalıklarına neden olan bakterilerin çok daha hızlı üremesine neden oluyor. Buffalo Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmaya göre günde 60 mg'dan (yaklaşık 1 ananas) daha az C vitamini alanların almayanlara oranla 1.5 kat daha fazla diş eti iltihabına (gingivit) yakalanma riski bulunuyor.
Kanser: Son yıllarda yapılan araştırmalarda ananasa özgü bromelain enziminin laboratuvar hayvanlarında bağışıklık sistemine zarar vermeden kanser hücresi sayısı azalttığı sonucu elde edilmiş. Ancak bu araştırmalarda ananastan elde edilen bromelain enzimi hayvanlara enjekte edilerek kullanılmış. Yani sadece ananas yiyerek kanserli hücrelerin azalmasını sağlamak şu aşamada pek mümkün görünmüyor. Üstelik bu konuda insanların katılımıyla yapılacak daha fazla sayıda araştırmaya ihtiyaç duyulmakta.
Kilo Verme: Ananasta bulunan ve protein sindirimine yardımcı olan bromelain enzimi yağların sindirimi sırasında kullanılan lipaz enzimi ile birlikte çalışarak gıdalar yoluyla alınan yağın vücutta birikmesini önlüyor. Purdue Üniversitesi tarafından yapılan bir çalışmaya göre yağların yakılmasını hızlandıran ananas aynı zamanda iştahı azaltarak kilo vermeye yardımcı oluyor. Tüm bunların yanı sıra 100 gram ananasın sadece 50 kalori olduğu düşünülürse, diyet yaparken kalorisi az ve besin değeri yüksek bir atıştırmalık olarak tüketilebilir.
Kemik Sağlığı: Ananasta bol miktarda bulunan manganez minerali kalsiyum, çinko ve bakırla birlikte kemik sağlığı açısından en önemli elementler arasında yer alıyor. Ananas bu özelliğiyle kemik dokusunun içinde anormal derecede boşluklar oluşmasına neden olan osteoporoz tedavisinde tüketilmesi önerilen meyveler arasında il sıralarda. Manganez aynı zamanda bademcik iltihabı, selenyum zehirlenmesi, kanserden korunma, yüksek kolesterol ve karaciğerin temizlenmesinde öne çıkan bir element.
Tansiyon: Yeterli miktarda (günlük önerilen miktar 4700 mg) potasyum almak kan basıncının (tansiyon) dengelenmesini sağlar. Ananas içerdiği potasyum ile (1 meyvede 986 mg) yüksek tansiyonun düşürülmesine ve kontrol altında tutulmasına yardımcı olabilir.
Sindirim: Proteinin vücut tarafından sindirilmesinde kullanılan enzimleri içermesi bir yana ananas aynı zamanda sindirim için kritik önem taşıyan besin lifi bakımından da zengin meyveler arasındadır. Ananasta bulunan lif bağırsaklardaki suyu toplayarak sindirimi yavaşlatır. Bu sayede gıdalardan alınan vitamin ve minerallerin vücut tarafından daha çok emilmesine yardımcı olur. Ayrıca bağırsaklardaki suyla birlikte yumuşayan dışkı vücuttan daha kolay atılır. Bu nedenle sık sık kabızlık sorunu yaşıyorsanız daha çok ananas yiyerek daha kolay tuvalete çıkabilirsiniz. Lifli besinler yazımızda yüksek oranda lif içeren yiyeceklerin listesini bulabilirsiniz.
Cilt: C vitamininin cilt ve saç sağlığı için ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Yüksek miktarda C vitamini içeren ananas vücudun kolajeni sentezlemesini kolaylaştırarak cildin daha esnek olmasını sağlarken akne oluşumu azaltır.
Yüksek oranda suda çözünen besin lifi içerdiğinden aşırı tüketimi ishale neden olabilir. Çok fazla ananas yemek dudak ve dilde hassasiyet oluşmasına yol açabilir. Bu hassasiyet şişlik ve kaşıntı ile birlikte görülüyorsa ananas alerjisi belirtisi olabilir. Olgunlaşmamış ananas yemek oldukça tehlikelidir, şiddetli ishal ve kusmaya neden olabilir. Ananas antibiyotik, antidepresan, kan inceltici ilaçlarla etkileşime geçebilir. Bu ilaçları kullanıyorsanız olası yan etkiler hakkında doktorunuzdan bilgi alabilirsiniz.
Ananas Alırken Dikkat Edilmesi Gerekenler
Ananas tropikal iklim kuşağında yetişen bir meyvedir. Tombul, taze gözüken ve mümkün oldukça geniş olanı seçilmelidir.Ananas ne kadar genişse o kadar yenilebilir kısmı fazla olur.Öncelikle olgun ve yenilebilir bir ananas almak istiyorsanız, seçtiğiniz ananasta dikkat etmeniz gereken bazı noktalar vardır. İlk olarak ananasın üst kısmında bulunan yaprakların ortasından bir yaprağı tutarak çektiğinizde, yaprak elinize kolaylıkla gelmelidir. Aynı zamanda yaprakları en canlı ve taze görünen, mümkünse koyu yeşil yapraklı ananaslar seçilmelidir. İkinci olarak ananasın alt kısmının parmağınızla bastırabileceğiniz kadar yumuşak olması gerekir. Son olarak ise güzel kokan bir ananas, olgunlaşmasına ve kalitesine bir işarettir. Bu özelliklere dikkat ederek seçeceğiniz bir ananas yenmeye uygundur. Ananas meyve olarak yenilebileceği gibi, meyve suyu olarak içilebilir veya meyve salatasına katılarak da tüketilebilir. Gelin öncelikle ananası nasıl kesmemiz gerektiğine bakalım...
Ananas kesiminde ilk olarak kullanacağımız bıçak önem taşır. Tırtıklı ve elastiki bir bıçak, ananas kesiminde size kolaylık sağlar.
Ananası yanlamasına tutarak önce üst yapraklı kısmını, ardından alt kısmını kesiniz.
Ananasın iki baş kısmı da kesildikten sonra, ananası dik tutarak kabuklarını bıçak yardımıyla soyunuz.
Ananası tamamen kabuklarından temizledikten sonra bazı leke ve gözeneklerle karşılaştıysanız, bunları küçük bir bıçak yardımıyla temizleyiniz.
Ananası ortadan dörde bölerek, dilimlerin ucundaki sert kısmı arzuya göre kesebilirsiniz.
Son olarak ise ananası arzunuza göre dilim dilim, küp küp ya da üçgen gibi çeşitli şekillerde keserek tüketebilir; hatta ananasın kestiğiniz yapraklı baş kısmını prezentasyon için süsleme amaçlı kullanabilirsiniz.
Ananas suyunun faydası
Yapılan araştırmalar ananas suyunun bol miktarda mineral ve vitamin içerdiğini ortaya koydu. Ananas suyu içeriğindeki B ve C vitaminleri ile hücre kaybını ve cilt rahatsızlıklarını engellediğini ifade eden Nuh Naci Yazgan Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Neriman İnanç, "Sıcak yaz günlerinde ferahlamak için sağlıklı bir alternatif oluşturan ananas suyunun birçok faydası bulunuyor.İçeriğindeki C vitamini ile güneşten zarar gören derinin yenilenmesi için gerekli kolajen oluşumuna fayda sağlayan ananas suyu, bulundurduğu mineraller ile yıpranan saç ve tırnakların da sağlığına kavuşmasına yardımcı oluyor." dedi. Yaz aylarında yoğun güneşe maruz kalmanın cilt rahatsızlıklarına neden olabileceğini belirten Prof. Dr. Neriman İnanç şu bilgileri verdi: "Terleme ile yaşanan su ve mineral kaybının önüne geçilmesi için bol miktarda sıvı tüketilmesi gerekiyor. Ananas suyu bol miktarda demir, kalsiyum, A, B ve C vitamini içeriyor. Yaz aylarında ferahlamak için ananas suyu sağlıklı bir alternatiftir. İçindeki doğal şekerle vücuda enerji verir. Ananas suyunun 100 mililitresinde 11 miligram C vitamini bulunuyor. Kolejen oluşumuna yardımcı olan C vitamini güneşin zararlı ışınlarının meydana getirebileceği cilt sorunlarını önlemeye yardımcı oluyor. Bol miktarda demir ve kalsiyum içeren ananas suyu, güneşte yıpranan saçların yenilenmesine fayda sağlarken, antioksidan özelliği ile vücuttaki toksinlerin de atılmasını kolaylaştırıyor."