Minnacık çocukların yılsonu müsameresinin mesajı açık: Her Türk asker doğar, her Türk çatışmaya girer, her Türk elbet insan öldürür.
Taraf'tan Yıldıray Oğur'un haberine göre; Yaz tatiline girmeye hazırlanan okullarda yılsonu müsamere sezonu açıldı. İstanbul Kurtköy’deki Orhan Gazi İlköğretim Okulu da o okullardan biri. Geçen hafta çekilen fotoğraflarda görünenler okulunun anasınıfında okuyan minik öğrenciler. Yılsonu müsameresinin okulun bahçesinde yapılan son provalarından biri bu. Velilerin, öğretmenlerinin ve misafirlerin katılacağı gösteride minik öğrenciler Çanakkale ya da Kurtuluş Savaşı’nı canlandıracaklar. Gösterinin koreografisini yapan öğretmenleri hiçbir ayrıntıyı atlamamış. Önce erkek öğrenciler siperlere yatıp ellerine verilen silahlarla çatışmaya giriyor. Çatışma sırasında vurulanlar sipere düşüyor. Arada başka minik çocuklar savaş, ölüm üzerine kahramanlık şiirleri okuyor. Savaş her nerede oluyorsa pek başarılı geçmiyor anlaşılan. Bir süre sonra siperde çatışan bütün çocuklar ‘şehit’ oluyorlar. Gösteride sahne sırası bu kez kız öğrencilerin. Onlara verilen görev şehit düşmüş askerlerin başında ağlamak, ağıt yakmak. Bu kadar da değil. Birden küçük askerlerin karnından büyük bayraklar çıkıyor. “Şehit düşen”lerin üzerine bu bayraklar örtülüyor. Minik çocuklar Türk bayraklı tabutlar haline getiriliyor. İşte gösterinin katarsis bölümü burası. Herhalde gösteri günü izleyenler bu tüyleri diken diken eden finali uzun uzun alkışlayacak.
**Prova aşamasındayken durdurun**
Neyse ki ana okul öğrencilerinin bu gösterisinden tüyleri başka türlü diken diken olan eğitimciler de var. Bu müsamereyi tespit edip, gündeme getiren Özgür Eğitim-Sen uzun süredir okullar ve ders kitaplarındaki militarizmle mücadele ediyor. Başkan Yusuf Tanrıverdi ve sendikanın yöneticilerinden Ufuk Çoşkun henüz prova aşamasındaki bu ve okullarda bu aralar provaları süren diğer benzer gösterilerin durdurulmasını için Milli Eğitim Bakanı’na çağrıda bulunuyor. Bu gösteriyi çocuklara vatan sevgisini aşılamak zanneden eğitimcilere de zor sorular soruyor:
Ölmenin, öldürmenin, savaşın ne demek olduğunu kavrayamayacak durumda olan çocuklarımıza milli kurtuluş günleri etkinliği altında çatışma ve şiddet mizanseni içine sokmak hangi pedagojiye, hangi eğitim anlayışına uygundur? Minicik ellere silah tutuşturup, vatan kurtaranlar bu çocuklara yaptığı kötülüğün farkında mı?