Haluk Özdoğan, pek çok ülkede faaliyet gösteren Hizb-ut Tahrir üyesi olduğu gerekçesiyle İstanbul 14'üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nin 24 Ocak 2013 tarihli kararıyla 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. Karar, Yargıtay tarafından onandı.
Özdoğan, 16 Ocak 2018 tarihinde adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasıyla Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Özdoğan, başvurusunda Hizb-ut Tahrir isimli oluşumun bir terör örgütü olmadığını, bu oluşumun şiddet içeren herhangi bir faaliyetinin bulunmadığını belirterek, silahlı terör örgütü üyesi olma suçundan mahkumiyetine karar verilmesi nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini öne sürdü. Başvurusunda ayrıca ilk derece mahkemesinin, delil olarak hükme esas aldığı dergi ve broşürlerin ne şekilde suç oluşturduğunu gerekçeli kararında açıklamadığını iddia etti
Anayasa Mahkemesi, 3 Nisan 2019 tarihinde Haluk Özdoğan’ın bireysel başvurusunu görüşerek karara bağladı. Anayasa’nın 36’ncı maddesi ile adil yargılanma hakkının güvence altına alındığına dikkat çekilen kararda, Anayasa Mahkemesi’nin geçmişte aynı mahiyette şikayet ile bireysel başvuruda bulunan Yılmaz Çelik ile ilgili karar hatırlatıldı. Kararda, "Anayasa Mahkemesi, derece mahkemelerinin kararlarında Hizb-ut Tahrir’in bir terör örgütü olarak kabul edilmesine ilişkin olarak yeterli bir değerlendirme yapılmadığını ve derece mahkemelerinin bazı şablon cümlelerin tekrarı görünümünde olan kararlarını, hangi temele dayandırdıklarını yeterince açık olarak belirtmediklerini tespit etmiştir" denildi.
Özdoğan’ın başvurusunu haklı bulan Anayasa Mahkemesi, Anayasa’nın 36’ncı maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamındaki gerekçeli karar hakkının ihlal edildiğine karar verdi. Mahkeme ayrıca, kararın bir örneğinin gerekçeli karar hakkı ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere yerel mahkemeye gönderilmesine ve yargılama giderinin başvurucuya ödenmesine hükmetti.
DHA