Ankara -AA- AK Parti'nin isteği üzerine yeni bir Anayasa çalışması yapan Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ergun Özbudun, ortaya çıkan taslağı "tümüyle yerli bir ürün" olarak değerlendirdi.
Bilkent Üniversitesi'nden bir grup akademisyenle birlikte çalışan Ergun Özbudun, AK Parti'nin isteği üzerine 2 ay süren bir çalışmayla hazırladıkları anayasa taslağını, "Mevcut anayasaya göre çok büyük bir iyileştirme" olarak tanımladı.
Taslağın hazırlığında hiçbir ülkeyi tek başına örnek almadıklarını bildiren Özbudun, ancak değişik ülkelerin uygulamaları ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi belgelerinden yararlanıldığını kaydetti. "Tamamen yerli bir ürün" ortaya çıkardıklarını ifade eden Özbudun, Türkiye'nin koşullarını, ihtiyaçlarını ve beklentilerini gözönünde bulundurduklarını vurguladı.
"Sivil Anayasa" tanımlarına dikkati çeken Özbudun, "Buna sivil anayasa denilmesinin kastı, yapılma biçimindendir. Halkın hür iradesiyle yaptığı, tartışma ve uzlaşma yoluyla yapılması anlamındadır. Çünkü bugüne kadarki anayasalarımız böyle hazırlanmadı" dedi.
Özbudun, 138 maddelik taslağın tümüyle akademisyenler tarafından hazırlandığını, Türkiye Barolar Birliği ve TOBB'un daha önce hazırladığı anayasa taslaklarından da yararlanıldığını bildirdi.
Taslağın siyasilerin süzgecinden geçtikten sonra geniş çapta tartışmaya açılması gereğine işaret eden Özbudun, yeni anayasa hazırlanırken en geniş anlamda toplumsal uzlaşmanın sağlanmasının önemini vurguladı.
YENİ ANAYASANIN RUHU
Yeni anayasa taslağının, "Temel hakların standartlarının yükseltilmesi, evrensel insan hakları belgelerindeki güvencelere sahip olması, güvencelerinin güçlendirilmesi, hukuk devleti üzerindeki kısıtlamaların kaldırılması" ilkelerine dayandığını anlatan Özbudun, cumhurbaşkanının yetkilerinin parlamenter sistemle uyumlu olacak şekilde azaltılmasının öngörüldüğünü bildirdi.
Cumhurbaşkanının 5 artı 5 yöntemiyle ve halk tarafından seçilmesini içeren anayasa değişikliğiyle ilgili referandum yapılmasının yeni taslakla çelişmediğini kaydeden Özbudun, "Parlamenter sistem bakımından önemli olan seçilme usulü değil, yetkilerinin kapsamıdır.
Avusturya, Finlandiya ve İrlanda gibi ülkelerde de cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesinin örnekleri var" dedi.Türkiye'de yargı denetimine tabi olmayan bir takım işlemler bulunduğunu, buna örnek olarak, Askeri Şura ve Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu kararları ile cumhurbaşkanının tek başına yaptığı işlemler ve OHAL
kararnamelerini gösteren Özbudun, bunların yargı denetimine açılmasının kendi taslaklarında yer aldığını söyledi.