BİZE ULAŞIN
Ankara 37. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanık Doğan, maktulün yakınları ve taraf avukatları katıldı.
Mahkeme Başkanı, dava dosyasına gelen evrakı okuduktan sonra esas hakkında mütalaasını sunması için Cumhuriyet Savcısı Umut Sadak'a söz verdi.
Savcı Sadak, soruşturma aşamasında sanık hakkında "tasarlayarak adam öldürme" suçundan iddianame düzenlendiğini ancak sanığın dosya kapsamında cinayeti tasarladığına yönelik bir delil bulunmadığını belirtti.
Sanığın, "kasten adam öldürme" suçundan müebbet hapisle cezalandırılmasını talep eden Savcı Sadak, cinayetten sonra maktule ait arabayı almasının da kaçma maksatlı olduğunu, bu nedenle suçun, iddianamede geçen "yağma" suçunu değil, "nitelikli hırsızlık" suçunu oluşturduğunu kaydetti.
"KENDİSİNİ BIÇAKLADIM"
Son savunmasını yapan sanık Doğan, olay tarihinde kuzeni Kerekli'nin önce evinde, daha sonra arabada manevi değerlere küfrettiğini iddia ederek, "Bu nedenle arabayı durdurmasını istedim ve kendisini bıçakladım." dedi.
Cinayeti işledikten sonra alkol ve uyuşturucu madde aldığını anlatan sanık Doğan, "Bu ayrı bir konu, maktulün elime bulaşan kanını olaydan sonra aldığım alkol ile yıkadım. Su helal olduğu için elimdeki kanı bu şekilde çıkardım." ifadesini kullandı.
Sanık avukatının savunmasını da alan mahkeme heyeti, ardından kararını açıkladı.
Buna göre sanık Doğan, "kasten öldürme" suçundan müebbet, "nitelikli hırsızlık"tan ise 6 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
OLAY
Şükrü Kerekli'nin cesedi, 22 Mart 2022'de Ulucanlar Caddesi'nde yol kenarında bulunmuştu.
Bölgedeki kamera kayıtlarını inceleyen polis, Kerekli'nin katil zanlısı olduğunu belirlediği kuzeni Özgür Taylan Doğan'ı Afyonkarahisar'da yakalamıştı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Doğan hakkında "tasarlayarak adam öldürme" ve "yağma" suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle iddianame düzenlemişti.
